Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Meryem Koray

Meryem KoraySosyal Politika yazarı
Yazar
9.7/10
3 Kişi
49
Okunma
4
Beğeni
1.405
Görüntülenme

Meryem Koray Sözleri ve Alıntıları

Meryem Koray sözleri ve alıntılarını, Meryem Koray kitap alıntılarını, Meryem Koray en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Süpermarketler bizim tapınaklarımızdır. Buna alışveriş listelerimizin dua kitaplarımız AVM'lerde gezinmelerimizin hac yolculuklarımız olduğunu ekleyebilirim.
Galip Mağluplar Biz mağlup olduk Bayım Yedisinde uçurtmamızı alan rüzgara On yedimizde umudumuzu çalan sisteme Yirmisine gelmeden bir sınava Sonrasýnda hayata yenildik
Reklam
Her birimiz ötekinin 'bekçisi' ve ondan sorumlu olduğumuz gibi öteki ne kadar zayıf ve hakkını talep edemeyecek durumdaysa sorumluluğumuz o kadar büyük...Bir köprünün taşıma kapasitesi en zayıf ayağının gücüyle ölçülür.Bir toplumun insan kalitesinin de en zayıf üyelerinin hayat kalitesiyle ölçülmesi gerek.
Endüstrileşme, namı diğer "pamukla buharın evlenmesi" birçok açıdan devrimdir.
Düşünmemiz de gerek... Neden derseniz, insanın eli ve bedeninden sonra beyninin bazı özelliklerinin makineye geçtiği zamanlara geldik; şimdi düşünme, kavrama, yanıtlama gibi daha kapsamlı yetilerin makineleşmesine gidiliyor. Bu, bir yandan insanlığın bugünkü kaygı uyandıran siyasal, toplumsal, ahlâki çökmüşlüğünü ve zeki makinelerin insanlık adına gelişmeden çok tehlike olabileceği olasılığını akla getiriyor; öte yandan akıllı makineler dünyasında insana ne olacağını. Örneğin insan süper zeki makinelere karşın yönetimi elinde tutmayı becerebilecek mi, yoksa işe yaramaz hale mi gelecek? ması sağlanabildiğinde, bu teknolojiler tüm insanlığın hizmetinde mi olacak, yoksa birilerinin ötekilere karşı güçlenmesini sağlayarak köleliği mi hortlatacak? 3D makinelerle her şeyin üretimi mümkün olunca bundan refah mı üretilecek, silah ve savaş bolluğu mu? Kısacası öyle gelişmelerden söz ediliyor ki, bugün “açıl susam açıl” misali olan sihir, yarın “Alaattin’in Lambası”na dönüşecek amma Alaattin’in lambasının insanın dileklerini yerine getirmesi gibi, yarının teknolojilerinin getirecekleri de insanın, insanlığın ne isteyeceğine bağlı olarak değişecek. Neyin isteneceğiyse kuşkusuz insanlık durumuna bağlı!
Bir yardımlaşma var Hepimizin Gördüğü sevindiği Dal Kuşlar konsun diyedir Ördekler yüzsün diye değil mi Bu kocaman maviliği gölün Dağılmıştırlar Yeryüzü gökyüzü Hepimize Fazıl Hüsnü Dağlarca
Reklam
"Siyah köle ticareti 16. yüzyıl başlarında başladı ve yüzyıl boyunca kral ve kraliçelerin de ortak olduğu en karlı ticaret alanı olarak devam etti. Böylece coğrafi keşifler sonucu Kuzey ve Güney Amerika, daha sonra Afrika ve Asya derken Avrupa için artık birkaç yüzyıl sürecek ve ticaret, yağma, sömürü biçiminde önemli bir sermaye birikimine yol açacak sömürgecilik çağı açılmıştı. "
Sayfa 42 - İmge KitabeviKitabı okuyacak
Esping-Andersen: "Demokrasi bir çok liberal için Aşil'in topuğu anlamına gelmektedir"
Nazilli'de 1999'da tiyatro yok, sadece eski bir sinema var. Oysa 1937'de Sümerbank Nazilli Basma Fabrikasının 700 kişilik bir sinema ve tiyatro salonu vardı.
Sayfa 152Kitabı okudu
Max Weber
Kazanmak, insanın yaşamının amacıdır, yoksa maddi yaşam gereksinimlerini karşılayan amaç değildir. Bu ihtirassız duyguların bütünüyle 'doğal' olgular diyebileceğimiz olgulara dönüşümü, kapitalizmin açık, bir o kadar da mutlak bir ilkesidir.
Reklam
"Kazanmak, insanın yaşamının amacıdır, yoksa maddi yaşam gereksinimlerini karşılayan amaç değildir. Bu ihtirassız duyguların bütünüyle 'doğal' olgular diyebileceğimiz olgulara dönüşümü, kapitalizmin açık, bir o kadar da mutlak bir ilkesidir" (Weber, 1985: 29. 42).
Özetle, çok zaman olduğu gibi, büyük zenginlikler ile büyük sefaletler birlikte yaşanmaktadır.
...20. yüzyılın sonunda bile, henüz demokrasinin ve vatandaşlık haklarının gelişmediği dünyanın birçok bölgesinde toplumsal sorunlara yönelik kapsayıcı ve anlamlı sosyal politikaların uygulanmasını beklemek zor; demokrasiden söz etmenin zor olması gibi.
Sayfa 27 - imge kitabevi
Avrupa'da işçi sınıfının güçlenmesi, genel oy hakkının kazanılması çatışmanın siyasete tahvil edilmesi anlamına geldi; bu sınıfın hem kitlelerle hem de sosyal demokrat düşüncelerle buluşması da parlamenter demokrasi içinde ideolojik ve siyasal anlamda güçlenmesinin yolunu açtı diyebiliriz.
Gerçekte ortaçağın tek üretici sınıfı köylülerdi,hem kilise hem de toprak sahibi için çalışırlardı ; yine de ne ezilmekten ne de günahkar olmaktan kurtulabilirlerdi.
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.