Öne Çıkan Mikki Brammer Gönderileri
Öne Çıkan Mikki Brammer kitaplarını, öne çıkan Mikki Brammer sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Mikki Brammer yazarlarını, öne çıkan Mikki Brammer yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Çoğu kişinin dikkate almadığı şey, ölümün genellikle bir anda geldiği ve acımasız olduğudur. Hayatınız boyunca nazik olup olmamanız umurunda değildir. Ya da sağlıklı beslenip beslenmediğinizi, sık sık egzersiz yapıp yapmadığınızı ve her zaman emniyet kemeri ya da kask takıp takmadığınızı umursamaz. Ardınızda bıraktığınız sevdiklerinizin hayatlarının geri kalanını kafalarında olayları tekrarlayarak ve "keşke" sözleriyle eziyet çekerek geçirmeleri de umurunda değildir. İnsanlar kendilerine daha çok zamanları olduğunu söyler, ta ki dikkatsiz bir hareketin -cep telefonuyla konuşan bir sürücü, mumu yanık bırakan bir komşu- merhametine kalana kadar. O zaman her şey için artık çok geçtir
Yaşlanmanın yavaş yavaş mı ilerlediğini, yoksa bir gün uyandığınızda bir anda yaşlı mı görüneceğimizi hep merak etmiştim
Fakat çoğu insan için ölüm bir bilinmezdi; dakikalar ya da on yıllar sonra gerçekleşebilecek kaçınılmaz ama belirsiz bir olay. Yine deneyimlerime göre, yaşarken bunu düşünmemeyi tercih edenler ölürken en çok pişmanlık duyanlardı.
"Müzik olmasa bile insanların ölmeden hemen önce kapıldıkları bir tür dinginlik vardır. Yaşayanlarda asla göremeyeceğin bir şey, sanki sıkı sıkıya tutundukları her şeyi ve sonunda kendilerini bırakıyorlar. Keşke herkes bunu yapmayı daha erken öğrenebilse."
Kalabalığın tam ortasında kımıldamadan durdum. Bir kez olsun aceleyle bir yerden bir yere giden aceleci balık yerine, öylece sallanan yosun olmak istedim. Gözlerimi kapatarak buharı tüten çöreklerin, çürüyen çöplerin ve araba egzozunun kokusunun rahatlatıcı o aşina karışımını içime çektim ve işitsel kaosun kulak zarlarıma çarpmasına izin verdim.
Hâlâ buradaydım, hâlâ yaşıyordum.
Ama yaşamak benim için sadece alışkanlıktan mı ibaretti
Birinin en tutkulu olduğu, en yetenekli olduğu şeye bazılarının "akış” dediği şeye kapılıp gittiğini gözlemlemek hayatın en büyük ayrıcalıklarından biriydi. Ortaya yayılan bir enerji, bir sihir vardı. Sanki insanlar kalplerini tamamen açar ve dünya ile en saf halleriyle iletişim kurmaya başlardı; güvensizlik, stres ve acı tamamen yok olurdu. Zaman askıya alınmış da bu insanlar sadece var olmanın keyfini çıkarıyor gibi olurdu..