Sizi sık sık sevgiyle anıyorum. Hatıralarınızı, gün ışığına hasret bir zindan mahkumu gibi taşıyorum. Ya da ümitsiz bir tutsağın özgürlüğü düşlediği gibi.
Bir zamanlar beni sevdiğinizi hatırlamayı çok seviyorum. Gururumu ve sevgimi yaralayan her şeyi unuttum. Birbirinden ayırmamın mümkün olmadığı tüm anıları, kıskançlık ve sevgiyle anımsıyorum. sizden gururlu biçimde ayrıldım. Bana yaptığınız tüm iyilikler, gösterdiğiniz sevgi ve saygı, cömert kişiliğinizi samimi bir lütfuydu.
Kuralcı Avrupalının aksine,
Müslüman; içine düştüğü çaresizlikten kurtulmak için sahip olduğu tüm enerjisini harcamak yerine, kontrolünde olmayan bir kadere sessizce boyun eğer ve geriye kalanlarla en iyi şekilde idare etmeye çalışır.
Sen gidince vadideki çiçekler boyunlarını büktüler ve tepelerde esen rüzgâr kederli kederli uğuldadı. Ama şimdi seni tekrar buldum ya, o günden beri yaşadığım tüm dertleri unuttum.
Bize yaylı süngüsü olan bir tüfek gösterdiler. Avrupa'da yapılanlardan daha ağır ve daha kaba olmakla birlikte, henüz emekleme dönemindeki bir silah imalathanesi için hiç fena sayılmazdı.