Muammer Gündüz

Hiç, Hiç Oldun mu? yazarı
Yazar
9.4/10
5 Kişi
10
Okunma
3
Beğeni
980
Görüntülenme

En Eski Muammer Gündüz Gönderileri

En Eski Muammer Gündüz kitaplarını, en eski Muammer Gündüz sözleri ve alıntılarını, en eski Muammer Gündüz yazarlarını, en eski Muammer Gündüz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sen yoksan baharlara düşmanım
Eser izdırabın rüzgar ağlamaklı Neylesin baharlar cılız güneşi? Şimdi gidişine keder eşlik ediyor. Ve sen, yokluğunla zamanı derbeder eden sevgili! Değişmem sensizliği en delikanlı acılara; Çünkü sensiz acılar da çekilmiyor. Acıtan yalnız gidişin olmadı bende Gittiğinde hırçın yüreğimi de uğurladım senle Sensizken zaman meyvesini hüsranla verdi Kuralım da sendin kuralsızlığım da sen Kim dolduracak söyle senin yokluğunu? Tattıramaz hiçbiri dokunduğumda o nazlı burukluğunu. Sen yoksan baharlara düşmanım, yağmurlara kinim var Çünkü seninle güzel bütün bunlar Ayrılığın mavzer gibi patladı yüreğime Şimdi senli geçmişime özlemle Sensiz geleceğe öfkeyle bakıyorum Silinmeden duracak o sisli hatıralar Tüm yaşananlarla birlikte hoşça kal.
Matmazel
Kaybolduğumu biliyordum matmazel. Bunu çok iyi biliyordum. Sandalyeden doğruldum. Masanın altına sıkışan kâğıtları toplayıp, saatten habersiz kahveyi pişirdim. Yatağın ucunda bağdaş kurup sigaramı yaktım. Ruhumda kaynayan hüznün telvesinde kendimi aradım. Kaybolduğumu biliyordum matmazel. Biliyordum evrildiğimi; hayatlar devşirirken, kurgu değil
Reklam
Uçarı Gün Doğumları
Yorgun, yorgun gözlerim gibi Gözlerim gibi melankoli Dünyanın saltanatında, ayrık isyanları çıkarmaya geldim Günahın kıyısındaydı Ya da keşişlerin aforozunda Ben hükmümü kendi ellerimle vermeye geldim Sizler yoktunuz, olmayınız Kalemimle kurşun harfleri kafanıza sıkmaya geldim Gün doğumlarım Uçarı... Uçarı fikirlerim gibi Ölümün avucunda cesetleri örgütlemeye geldim
Düşün avucundaydı Ya da kabusun uykusunda Ben bu kentin düş eşlerini öldürmeye geldim Çarparak düştüğüm her düş kopar bileklerimden Bileklerim ince İnce, çıtkırıldım kalbim gibi Kalbim gibi enkazım Kabusun hıncına kelimelerimi saplamaya geldim Düşün kıyısındaydı Ya da kabusun homurtusunda Ben bu hayatın şah damarını kesmeye geldim Sizlere çarpmadan yürüdüğüm her adım kopar ayaklarımdan Ayaklarım... Yorgun, yorgun gözlerim gibi Gözlerim gibi melankoli Dünyanın saltanatında, ayrık isyanları çıkarmaya geldim Günahın kıyısındaydı Ya da keşişlerin aforozunda Ben hükmümü kendi ellerimle vermeye geldim Sizler yoktunuz, olmayınız Kalemimle kurşun harfleri kafanıza sıkmaya geldim Gün doğumlarım Uçarı... Uçarı fikirlerim gibi Ölümün avucunda cesetleri örgütlemeye geldim.
Çöküşümü izle! yarınlarla beraber Yürek yangınlarımı cehenneme götürme vaktidir Yeryüzü çirkefliğe bürünmüş; altında dualar gömülü Sat anasını salya sümük ucube zevklerin! El değmemiş hülyalarımı, zindanlarımda büyütürüm Nefretini kus! uykularda ölmeden önce Benliğimi işgal et cengaver acılarla Ben, bugünleri geçtikçe; takvimlerden düşüyorum Sarsıl! Yıkıl! kırgınlığını içine at bir kere Belki sende çabuk yürürsün kırık canlar üstünde İlkbaharlar yaza geçmeden daha; Yazlar ayaza dönecek şimdi benimle
15 öğeden 11 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.