Türkiye'deki sosyal demokratların bu sorunun çözümünde en ön planda ve liderlik konumunda olmasını beklerdik. Ama öyle değil. Dünyada sosyal demokratlar birçok yerde etnik milli ve bölgesel sorunların çözümünde başat rol oynamış, demokratik değişimin öncüsü ve farklılıkların diyalog penceresi olmuş, devlet tarafından kabul görülenlerle ötekileştirilenler, çoğunluk toplumuyla azınlıklar birbirlerinin kimliklerini ve özgür iradelerini dışlayan, saygı duymak istemeyen etnik, mezhepsel, dini ve milli gruplar arasında birleştirici bir köprü olmuştur. Bizde de geçmişte sosyal demokratların bu konuda önemli çabaları ve katkıları var ama bugün yetersiz. Neden?
Enisite (etnik grup-insan topluluğu), dil, ırk ve din-mezhep farklarını reddetmeden insanları birleştiren bir ulus inşa etmek amacını yansıtıyordu. Ama o dönem tarihsel koşullarında bu amaçla tutarlı politikalar uygulanamadı.
Turkiye'deki Kürtlerin önemli bölümünün en temel talebinin, sözde kalmayan ve tek taraflı olmayan "eşit vatandaşlık" ve Türk ve Kürtlerin ortak arzusu olan "Barış"tır.
Tüm dünyada sosyal demokrasinin en temel değerleri olan sosyal adalet, insan onuru ve gerçek eşitlik (yasalardan ve kağıt üzerinde kalmayan) ve demokrasi.