Mürvet Altınel Sözleri ve Alıntıları
Mürvet Altınel sözleri ve alıntılarını, Mürvet Altınel kitap alıntılarını, Mürvet Altınel en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan babamın;
"Kaybettiğin şey her neyse, karanlıkta arama. Sabahı beklemek akıllıca olur, çünkü onu bulmak bir çeşit aydınlanma gibidir. Aydınlanma bilgi ışığı olmadan olmaz." diyordu.
Sayfa 91
Bu etkileyici konuşmamızı sürekli hatırladım. Vatan, Dünya, insanlık konularını ozumsemekte zorlandım. Benim de silahım vardı- tırnaklarım; özgürlüğüm ve bahçem uğruna ben de ölürdüm. Entellektuel olmak şart mıydı? İnsan babam bunu açıklamadı.
Sayfa 128
Birkaç yıl önceydi. Hatalı kotlama sonucunda beklenmedik yerde, pek de tercih edilmeyecek bir vaziyette. Doğu'nun dağları arasına sıkışmış bir köyün kenar evlerinden birinin bahçesinde dünyaya geldim...
Sen kediye bak neler biliyor
Hayal gücünü kullan. Hayal, hayatın temel gıdasıdır. Daima güzel şeyler hayal et. Onlar yaşamına renk katarak, var olma arzusunu canlı tutarlar. Hayatta hiç olmasa bir hedefin olur. Eğer sebat edersen, hedefin zamanla seni başarıya ulaştırır.
Evde yalnız kalmanın iyi yanı, keyfime göre hareket edebilmemdi. Kötü yanı ise yalnızlığın ağırlığını paylaşacak birisinin olmamasiydi. Bir yığın uyarılarda bulunup gidenlerin ardından, iz birakmadiğim sürece tembihlere uyup uymadığımı denetlemenin imkanı yoktu. Yalnızlığın sevimsiz ağırlığını üzerimde hissetmeden kendimi oyalayacak bir eğlence bulmam gerekiyordu.
Sayfa 48
Bir seferinde insan babam şöyle demişti:
"Her şey zordur. En zoru ise buyumektir!"
Sayfa 44
Ölüm kalım meseleleri kalubeladan beri zihinlerimizi kutlamaktadır diyor insan babam insanoğlu yaş ortalaması 27 iken bile bu konuda eğitilmiştir. Açlığını giderince beynini doyurma arzusuna yenik düşmüştür. Doğadaki değişimlere mantıklı bir izah arayışında, zamanı "Neden? Niçin? Nasıl?" sorularına tatmin edici cevaplar bulmak için harcamıştır...
"Kaybettiğin şey her neyse , karanlıkta arama. Sabahı beklemek akıllıca olur, çünkü onu bulmak bir çeşit aydınlanma gibidir. Aydinlanma bilgi ışığı olmadan olmaz."
Sayfa 91
Belene’de mezarlık henüz yokken ölenlerin, öldürülenlerin akıbeti belliydi. Koyarlardı cesedi torbaya, onun yanına bir taş... Yallah Tuna’ya! Adı dillere destan olmuş Mavi Tuna kaç yıl ağladı, kaç yıl feryat etti? Duyan olmadı. Başlar eğildi, eğilmeyenler kesildi!Kader denildi. Vahşet denildi. Akıbetin sırrı ve acısı sineye gömüldü. Tuna’ya
Sayfa 62Kitabı okudu
Genelde uyarılar dipçik vuruşu eşliğinde yapılırdı, fakat görüşme öncesi vurmaya kalkışırsa fatura ona kesilecekti. Şimdilik mahkümu tartaklamaya değmezdi, Tartaklama işi ertelenir, bekler, zamanı kollanırdı. Ziyaretçisi her kim olursa olsun, mahküm zinde, sağlıklı ve mutluluk saçan birisi olarak görünmeliydi.
Sayfa 42Kitabı okudu