Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Naci Eren

Naci ErenHece Tahtaları yazarı
Yazar
10.0/10
1 Kişi
2
Okunma
0
Beğeni
341
Görüntülenme

Hakkında

1932 yılında Bolu’da doğan Ali Naci Eren, ilköğrenimini burada yaptıktan sonra Edirne öğretmen okulunu bittirdi. Genç ilçesinde stajyer öğretmenliğini yaptı. Gazi Eğitim Enstitüsünün Resim-İş Bölümü’nde yüksek öğrenimini tamamladı. 1954-55 arasında Kahramanmaraş Lisesinde Resim-İş öğretmenliği, yedek subaylık hizmetinden sonra Erzincan lisesi Resim-İş öğretmenliğine tayin edildi. 1957-1959 burada çalıştı. 1959- 1973 arasında Bolu Lisesi ve Göynük ortaokulunda öğretmenlik çalıştı. 1973 yılında Antalya müzesine tayin olundu. Burada memur, seksiyon şefi, müze araştırmacısı, müze müdür yardımcısı olarak 12 yıl çalıştı. Meslektaşı öğretmen Muzaffer hanımla evlendi. 11 Nisan 1985 tarihinde Antalya Kültür ve Turizm Şube müdürlüğüne atandı. 31 Ocak 1986’da vefat etti.
Tam adı:
Ali Naci Eren
Doğum:
Bolu, 1932
Ölüm:
Antalya, 1986

Okurlar

2 okur okudu.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Tahtacı Türkmenleri
Mezarların üzerine şeker bırakma adeti genellikle tahtacılarda görülen bir adettir.Tahtacıların,ölünün kullanılmamış örtü, mendil ve kefeninin parçalarından, yahutta kırmızı renk bir bezden yaptıkları bayrakları mezarların başlarına diktikleri, bu bayrakların altına, akrabaları yahut kendi çocukları hergün gelerek, konulan şekerden alıp yedikleri ve bunun da ibadet kabilinden yapıldığı" söylenilmektedir.
Avşarlar
Bolu Mengen ilçesi Avşar köyünde ise mezarın üzeri, mezar tamamen kapanacak hatta kaybolacak şekilde, çam dalları ve pürleri ile örtülmektedir. Aynı şekil. Adana ve Mersin taraflarında Mersin dalları ile yapılmaktadır.
Reklam
Ağaç dallarına paçavra bağlamak ve bunu "nezir" olarak kabul etmek adeti Anadolu'da çok yörelerde görülebilen ve Şamanizmin etki ve izlerini belli eden bir olay olarak kabul edilebilir.
Kamların davullarında güneş, ay, yıldız, şimşek resimleri yanında kayın ağacı resmi de bulunur.Bir sağay kamı, davulundaki iki kayın ağacı resmini şöyle izah ediyor: Biz Ülgen atamızdan ilk türediğimiz zaman Umay anamızla beraber bu iki kayın ağacı yere indi.
Megalitler bugün Anadolu'nun hemen her yerinde görülmektedir, dolmen ve menhirler ise, Anadolu'nun değişik yörelerinde rastlanılmakla beraber, Trakya bölgesinde yoğunluk göstermektedirler. Lalapaşa ilçesinin Büyünlü köyünün kuzeyindeki Kapaklıkaya veya Perikızı Evi adı verilen dolmenler,Edirne Büyükdöllük-Çömlek Akpınar köyüne giderken büyük dikili taşlardan menhirlerden-meydana gelen mezarlık, Hanlıyenice-Küçünlü-Hacılar yeni yolundan Hacılar köyüne giderken görülen aynı Lip mezarlık örnek olarak verilebilir.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok