Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Necdet Saraç

Necdet SaraçAlevilerin Siyasal Tarihi yazarı
Yazar
Derleyen
8.8/10
9 Kişi
22
Okunma
1
Beğeni
923
Görüntülenme

Hakkında

1961 Erzincan doğumlu Necdet Saraç, ilkokulu İstanbul’da Harbiye İlkokulu’nda, ortaokulu Kurtuluş Ortaokulu’nda, liseyi ise Feriköy Lisesi’nde okudu. Marmara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’nin “Siyaset ve Kamu Yönetimi Bölümü’nü bitirdi. Almanya’da Halk Yüksek Okulu’nda çalıştı. Köln Sinema Günleri başta olmak üzere, Almanya’da bir çok sosyal-kültürel proje yaptı. Çeşitli televizyon kanallarının Avrupa temsilciliği, SU tv ve YOL tv gibi televizyonların Genel Yayın Yönetmenliğini, BİRGÜN Gazetesi’nde ve YURT Gazetesi’nde çok uzun süre köşe yazarlığı ve muhabirlik yaptı. Avrupa’da ve Türkiye’de Alevi kurumlarında Genel Başkan Yardımcılığı yaptı. Köln Galatasaray Derneği Başkanlığı ve Avrupa Galatasaray Dernekleri Koordinatörlüğü yaptı. CHP’nin 2009 Ankara ve 2014 Maltepe yerel seçim kampanyalarının koordinasyonuna çalıştı. 2015’de CHP İstanbul İl Başkan Adayı oldu. 2015 yılında ön seçime girdi, 11 bin 703 oy alarak 15. sıradan CHP İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı oldu. Seçim kampanyalarında koordinasyon merkezinde çalıştı. Yüzlerce sokak çalışmasına, panele, konferansa, televizyon programına katıldı. 2015-2016 yıllarında CHP Yurtdışı Örgütleri Danışmanlığı yaptı, Yurtdışı CHP birlikleri ile Almanya, Hollanda, Fransa, Belçika, Avusturya ve İsveç gibi ülkelerde bir çok toplantı ve sokak çalışması örgütledi. Necdet Saraç’ın, Sosyal Demokrasi, Farklı Çizgi, Yavuz’un Aklı ve Alevilerin Siyasal Tarihi adlı yayınlanmış dört kitabı var. Evli olan Necdet Saraç’ın iki kızı var.
Unvan:
Yazar
Doğum:
Erzincan, 1961

Okurlar

1 okur beğendi.
22 okur okudu.
17 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Yüzyıllarca dışındaydı, şimdi içinde:
Bugünlerde "ehlileştirmek, kendilerine benzetmek için" sıkça Aleviliğin ne kadar İslam içinde olduğunu anlatan zihniyet o dönem de "Aleviliğin ne kadar İslam dışı sapkın bir mezhep olduğunu" anlatmak için ellerinden gelen her çabayı göstermişler.
Sayfa 123Kitabı okudu
Reklam
Demirel ve Madımak:
Tarih 2 Temmuz 1993'tür. Bu kez yer Sivas Madımak'tır. Demirel artık Cumhurbaşkanıdır. Madımak Oteli'nde ablukaya alınan Aleviler yardım isterken, Demirel, Sivas Valisi'ne "Güvenlik güçleri ile halkı karşı karşıya getirmeyin" demiştir. Halk dediği 35 kişiyi yakan katiller sürüsüdür.
Sayfa 437Kitabı okudu
Hacı Bektaş öncesi Alevi Ocakları vardır Anadolu'da. Kabileler halinde yaşamaktadır Aleviler Anadolu'da. Her Alevi yerleşim birimi yatay ilişkilerin güçlü olduğu "küçük bir devlet" tir aynı zamanda...
Alevi dünyasındaki araştırmacıların önemli bir bölümü, "Kurtuluş Savaşı"nda Alevilerin rolünü fazlasıyla abartır, Sünnilerin ve diğer İslam tarikatlarının Kurtuluş Savaşı'nda sanki rolü yokmuş gibi bir hava yaratırlar. Bu doğru değildir. Mustafa Kemal, mücadele sırasında bütün dini gruplarla ilişkiye geçer. Ulaşabildiği bütün dini liderlere, tarikat şeyhlerine mektup yazar, destek ister. Birçok farklı çevre Kurtuluş Savaşı sürecini destekler. Ciddi sayıda karşı çıkan olmakla birlikte Sünni din adamları savaşın her safhasında vardır.
Sayfa 203Kitabı okudu
Alevilerin en azından Kurtuluş Savaşı´nın başında bu mücadeleye destek vermekte tereddüt ettiklerini söylemek abartı olmaz. Çünkü Kurtuluş Savaşı, o dönemki ifadesiyle "Milli Mücadele, Şeriat ve hilafeti korumak" üzere yola çıkmıştı. En azından "resmi tez" böyleydi. Böyle bir durumda Alevilerin koşar adım hamle yapmaları düşünülemezdi. Şeriat ve hilafet dışında "milli" kavramı da o dönem daha çok "Islam milleti" vurgusu için kullanılıyordu. Misak-ı Milli ile bir ulus devlete değil, Osmanlı'ya atıf yapılmaktadır. Savaşa katılanların önemli bir bölümü Halifeyi kurtarmak için İslami motiflerle savaşa katılmışlardır. İslam, savaşın en sert olduğu dönemlerde bile hep bir adım öndedir. Bu durumu atlayan birçok Alevi araştırmacı, gereksiz bir şekilde Milli Mücadelede baştan itibaren Alevilerin rolünü abartırlar. Oysa Milli Mücadelenin ilk bileşenleri tereddütsüz, itihat-Terakkici çevreler, Ermeni ve Rum malları üzerine konan eşraf ve onlarla birlikte davranan Sünni ulemanın bir bölümüdür...
Sayfa 179Kitabı okudu
Henüz kayıt yok
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
496 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Kitap iki cilt olarak planlanmış. Bu ciltte Aleviliğin Osmanlı'nın kuruluşundan(1300) 1971'e kadar olan siyasi, dini ve toplumsal durumu, önemli dönüm noktaları anlatılmış. Yani yüzyıllardır 1. Sınıf vatandaş olamamış bir etnisitenin tarihidir anlatılan. Ancak yazarın uzak ve yakın tarihe yönelik yaptığı doğru tespitler kitabı büyük bir zevkle okuttu. Her ne kadar Alevi kültürünü anlatmayı amaçlayan bir kitap olmasa da alevi kültürüne dair de kısmen bilgiler barındırıyor diyebilirim. Olaylar ve olgular ile ilgili yazarın yorumlarına, değerlendirmelerine baktığım zaman Aleviliği kayırmaya ya da yüceltmeye çalıştığına dair bir his uyanmadı. Bilakis yazarın Alevi kültür derneklerinde yöneticilik yapmış, Alevi kökenli biri olduğunu düşünecek olursak yaklaşımını ben çok beğendim. Çünkü yazar kitapta salt resmi tarihin tezlerini irdeleyip eleştirmekle kalmıyor; Cemal Şener ve Baki Öz gibi Alevi kökenli yazarların kimi olaylara ilişkin duygusal yorumlarına da eleştiri getirmekten çekinmiyor. Kitaba dair en sevdiğim nokta da bu oldu. Muhtemelen bu kitaba ilişkin paylaştığım alıntıların birçoğu ne yazık ki okunmayacaktır. Ancak içerdiği birçok siyasi ve tarihi olaya ilişkin bilgiler kitabı çok değerli bir çalışma yapıyor. Okumanızı tavsiye eder, keyifli okumalar dilerim...
Alevilerin Siyasal Tarihi
Alevilerin Siyasal TarihiNecdet Saraç · Cem Yayınevi · 201111 okunma
224 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitap her ne kadar İdris-i Bitlisi'nin hayatını anlatsa da kaçınılmaz olarak Osmanlı-Safevi güç mücadelesini ve izledikleri politikayı da anlatıyor. Dönemin siyasal tablosu gayet başarılı bir şekilde işlenmiş. İdris-i Bitlisi'nin hayatının yanı sıra Osmanlı Devleti'nin Kürt ve Türkmen/Alevi politikasını da öğrenme şansımız oluyor. Ayrıca Alevilere yönelik Anadolu'da gerçekleştirilen katliamlarda İdris-i Bitlisi'nin, Yavuz Sultan Selim'in rolü detaylı bir şekilde anlatılmış. Bu kitabın bana kattığı en önemli şey Alevilere yönelik iftiraların, aşağılayıcı ve dışlayıcı nefret söylemlerinin tarihsel arka planını öğrenmek oldu: Bu söylemler cahil insanların söylemi olmayıp devlet aklı tarafından Çaldıran savaşı öncesinde ve sonrasında sistematik bir şekilde ulema(!) tarafından kaleme alınmıştır. Kitapta bu söylemlerin nedenini ve kimler tarafından dile getirildiğini de öğrenme şansımız oluyor. Son olarak kitabın sordurduğu çok güzel bir soru var: Alim kişi insanların katlini isteyebilir mi? Muhtemelen bu soruya vereceğiniz cevap siyasal görüşünüz ile paralel olacaktır ancak ben vicdani duyarlılığı olan bir insanın bu soruya vereceği cevabın sadece ve sadece "hayır" olabileceğini düşünüyorum. Keyifli okumalar dilerim...
Yavuz'un Aklı
Yavuz'un AklıNecdet Saraç · Asi Kitap · 20156 okunma