Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ömer Faruk Akkaya

10.0/10
4 Kişi
27
Okunma
2
Beğeni
661
Görüntülenme

Ömer Faruk Akkaya Sözleri ve Alıntıları

Ömer Faruk Akkaya sözleri ve alıntılarını, Ömer Faruk Akkaya kitap alıntılarını, Ömer Faruk Akkaya en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hiçbir kul gücünün yetmediği iş ile sorumlu tutulmamıştır. Allahü teâlânın bizleri mükellef kıldığı kulluk vazifelerimiz gücümüz yeteceği için emredilmiştir.
Sayfa 33 - arifan kitapKitabı okudu
"Şeriat dinin kendisidir. Şeriatı kabul etmeyen, alay eden veya hakaret eden bu cürümleri dine karşı işlemiş olup imândan çıkar."
Sayfa 30 - Arifan KitapKitabı okudu
Reklam
Mehdi aleyhi's-selam'ın zuhûr zamanı hakkında ...
"bizim mehdimizin iki alameti vardır ; ay ramazan ayının ilk gecesinde ; güneş ise ramazan ayının ortasında tutulur. Bu iki alamet Allah'ın gökleri ve yeryüzünü yarattığı günden beri olmamıştır" - bu sene ramazan ayının içinde ortası ve son haftasında bir ay birde güneş tutulması yaşanacaktır.. takvimler ve zaman kaymaları nedeniyle 15 günlük bir sapma olacağını var sayarsak [ki bu araştırılan bir olay şu anda] bu sene insanlık için büyük değişimlerin senesi diyebiliriz belki de... bu sürece hazırlık aşaması ise k.vid ile start almıştır gözlemlediğim kadarıyla...
Sayfa 177Kitabı okudu
"İslâm'dan çıkmış Hâricîler, günah işleyeni kâfir kabul etmektedir. Asrımızda mü'minleri amelî günahları sebebiyle kâfir kabul edenler; Hâricîlerin damarı ve çağımızdaki takipçileridir."
Sayfa 25 - Arifan KitapKitabı okudu
"Allah Teâlâ dalâlet verdiği kuluna, bu dalâleti katından bir adâlet neticesinde vermektedir. Allah Teâlâ'nın dalâlet vermesi; Allah Teâlâ'nın kulunu yardımsız bırakmasıdır. Kul, ilahi yardım kendisinden kesilince Allah Teâlâ'nın razı olduğu amellere muvaffak olamaz. "Allah dilediğini sapıtır veya sapıklık verir." gibi bazı cümlelerden kastedilen işte bu durum olup, kuldan yardımın kesilip kulun kendi hür iradesi ile sapıklığa gitmesine ve Allah Teâlâ'nın da onun istediğini adâleti gereği yaratmış olmasına "Allah Teâlâ'nın dalâlet vermesi" denilmektedir. Kul istemediği hâlde Allah'ın kulunu saptırması anlamında değildir.
Sayfa 31 - Arifan KitapKitabı okudu
Mü’min, imanında şüphe etmez ve “Ben, inşallah mü’minim.” demez. Çünkü: “inşallah” kelimesi gelecek zaman ve kesinleşmemiş ama ümit edilen işler için kullanılır.
Reklam
Mümin olmak nasıl önemli ise mü'min olarak ölmek de aynı derecede önemlidir.
Kıyametin Büyük Alametleri
Büyük alametler ise 10 tane kabul edilmiştir. Duman, Deccal, dabbetül arz, güneşin batıdan doğması, İsa Aleyhisselam'ın gökten inmesi, Yecüc ve Mecüc, batı, doğu ve Arap Yarımadası'nda yere batırılma hadiselerinin vukuu bulması Ve Yemen taraflarından bir ateşin çıkması. Mehdi Aleyhisselam'ın çıkmasını alimler büyük ve küçük alametlerin ortası olarak belirtmişlerdir.
Sayfa 19 - SİYER-İ NEBİ YAYINLARIKitabı okudu
"İmâni meseleleri, imânı kaldırıp küfre sokan konuları ve ehl-i sünnet esaslarını öğrenmek inanç açısından farz-ı ayn olup; öğrenmeyi geciktirmek haramdır."
Sayfa 19 - Arifan KitapKitabı okudu
Ehl-i sünnet ve'l-cemâat; Nebî Efendimiz Sallallahu aleyhi ve sellem'in "Mâ ene aleyhi ve ashabi / Benim ve ashabımın bulunduğu inanç esaslarına bağlı kalanlar" diye özelliklerini belirtip "sevâd-ı azam; büyük kalabalik, büyük ümmet" ve "firka-ı naciye; kurtulan firka" olarak müjdelediği topluluktur
Reklam
Kıyametin Küçük Alametleri
Küçük alametler her dönemde çıkmıştır. Bunların sayıları çok fazladır. Örneğin ilmin kalkması, cehaletin hakim olması, içkinin içilmesi, zinanın her türlü şekli ile yayılması, erkeklerin sayılarının azalıp kadınların sayılarının çoğalması, yalancıların rağbet görüp güvenilir şahsiyetli insanların toplumdan dışlanması, idarecilerin Allah'ın kitabından yüz çevirmeleri vb.
Sayfa 18 - SİYER-İ NEBİ YAYINLARIKitabı okudu
Bir millet kendi sahih Ehl-i Sünnet yolunu bırakıp Şia, Selefi, Vahhabi, Modernist, Rasyonalist vb.- Müslümanların düşünce dünyasına ve hayatına bir hançer saplamaya çalışılanların itikadını benimsemeye başlar ise artık bu neslin inanç, fikir, kültür, örf, aidiyet, tarih, vatan ve hürriyet gibi bizleri milli ve yerli kılan hayati kavramları da yok olur gider.
17 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.