Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Platon (Eflatun)

Platon (Eflatun)Sokrates'in Savunması ve Şölen yazarı
Yazar
8.4/10
17,7bin Kişi
99,6bin
Okunma
4.461
Beğeni
89,1bin
Görüntülenme

Platon (Eflatun) Gönderileri

Platon (Eflatun) kitaplarını, Platon (Eflatun) sözleri ve alıntılarını, Platon (Eflatun) yazarlarını, Platon (Eflatun) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ruh gözlerini gerçeğin ve varlığın ışıttığı bir nesneye çevirdiğinde onu yakalar, bilir ve kusursuz bir anlayış edinir. Ancak karanlığa batıp çıkan, doğup ölen, gelip geçici şeylere çevirdiği zaman onları belli belirsiz ve muğlak görür. Bir görüntüden diğerine atlar durur, aklı çalışmaz bir hale gelir.
Sayfa 370
- Haksız yere idam ediliyorsun Sokrates + Ne yani, haklı yere edilsem daha mı iyiydi?
Reklam
"... göğsüne vurarak kalbine seslendi, dayan kalbim, bir zamanlar daha büyük kötülüklere dayanmıştın..."
Sekizinci Kitap
568 a - ... Dürüst yurttaşlara gelince, onlar iğrenip kaçacaklar ondan.
Sayfa 300 - Zorba yönetim/yöneticiden.Kitabı okuyor
Sekizinci Kitap
c - ... hekimlerin başvurduğu temizlemenin tam tersi. Onlar bedende kötü ne varsa atıp, yalnız iyi bırakırlar, zorbaysa iyileri atıp kötüleri bırakır.
Sekizinci Kitap
567 a - ... bir zorba, her zaman savaş kundakçısı olmak yolundadır.
Reklam
Sanki bir yerden tanıdık ...
565 a - Üçüncü sınıfsa halktır, yani bütün işçiler ve devlet işlerine karışmayan küçük gelirli insanlar. Demokrasilerde en kalabalık ve birlik olabilirse en güçlü sınıf budur. - Doğru, ama kolay kolay birlik olamaz bu sınıf. Baldan ona da bir pay verildikçe sesi çıkmaz. - Onun için baştakiler, zenginlerden toplayıp çoğunu kendilerine ayırdıkları paradan halka da her zaman iyi kötü bir pay verirler.
Sayfa 296 - (Sekizinci Kitap) Demokrasi üçe ayrıldı ve üçüncü sınıfın diğer sınıflarla ilişkisi irdeleniyor.Kitabı okuyor
Sokratesin savunması
Yanlış konuşmak sadece dile karşı işlenen bir suç değildir, aynı zamanda ruhlara da zarar verir.
Sayfa 174 - Türkiye iş Bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
"Ey insanlar, içinizde en bilge olan, Sokrates gibi bilgeliğinin gerçekte bir hiç olduğunu bilendir."
Sayfa 18 - ParodiKitabı okuyor
Ant olsun ki, sevgili Atinalılar, köpek hakkı için bütün araştırmalarımın sonunda anladım ki bilgelikleriyle ünlü olanların hepsi aslında yetersizdir; buna karşılık sefil ve cahil sanılan kişiler ise gerçek bilgeler ve iyi insanlardır.
Sayfa 16 - ParodiKitabı okuyor
Reklam
... ama yine de ben ondan daha bilge sayılırım çünki o hiçbir şey bilmediği halde çok şey bildiğini sanıyor; bense bir şey bilmemekle birlikte bunun çok iyi farkındayım.
Sayfa 16 - ParodiKitabı okuyor
- Kendini iyi bir insan olarak yetiştirmek isteyen güzeli arar, güzeli över, ondan hoşlanır ve onunla beslenir. (Sokrates)
Artık ayrılma vakti geldi çattı, ben ölmeye, sizler de yaşamlarınızı sürdürmeye gidiyorsunuz. Hangisinin daha iyi olduğunu sadece tanrı bilebilir.
Sayfa 63
Korku ve saygı üzerine
SOKRATES - Bak şair ne diyor: «Bütün bunları yapan, bunların tohumunu atan Zeus'tur deme; korku olan yerde saygı da vardır.» Ben bundan büsbütün başka düşünüyorum. Niçin, söyleyeyim mi? EUTHYPHRON - Hay hay. SOKRATES - Ben korku olan yerde saygı olacağına inanmıyorum. Çünkü, sandığıma göre, birçok insanlar hastalıklardan, yoksulluktan ve bunlara benzer birçok şeyden korkarlar ama bu korktukları şeylere hiç de saygı beslemezler. Sen de böyle düşünmüyor musun? EUTHYPHRON -Elbette. SOKRATES Ama saygı olan yerde korku da vardır. Bir adam düşünebilir misin ki, hem kötü bir iş işlemekten çekinsin, hem de dile düşmekten korkmasın? EUTHYPHRON - Hayır, Sokrates, böyle bir adam olmaz SOKRATES - O halde: «Korku olan yerde saygı da olur» demek doğru değildir; doğrusu şudur: «saygı olan yerde korku olur, ama korku olan yerde her zaman saygı olmaz. Bence korku, saygıdan daha geniştir; saygı korkunun bir parçasıdır; tıpkı tek sayı, genel olarak sayının bir parçası olduğu gibi; öyle değil mi? Sayı olan yerde tek sayının bulunması zorunlu değildir; ama tek sayının bulunduğu her yerde mutlaka sayı vardır.
... İşin garibi batıdan pratik ve teknik bilimlerin etraflıca alınmaya başlandığı Tanzimat çağında, batı kültürünün temeli olan düşünce tarzını yansıtan ana felsefe ve edebiyat ürünlerine yönelmek yerine, eskisinden daha büyük bir ilgiyle Doğu eserlerine dönülmesi ve bu yönde birçok çeviri yapılmasıdır. Ama yazık ki bu yöneliş bile Arap ya da Acem düşüncesinin ve edebiyatının temel ve klasik eserlerinin değil, fıkıh, tefsir, kelam gibi dallardaki ürünlerin aktarılması sonucunu vermiştir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.