Popular Science Türkiye Dergisi Sözleri ve Alıntıları
Popular Science Türkiye Dergisi sözleri ve alıntılarını, Popular Science Türkiye Dergisi kitap alıntılarını, Popular Science Türkiye Dergisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Nature Materials'ta yayımlanan bir araştırmada, yün kullanılarak akıllı kumaslar elde edildiği ve bu kumaşların farklı senaryolara uyum sağlayabilmek amacıyla sekil değistirebildiği ve önceki şekillerini de hatırlayabildiği belirtildi. Saçlarımızda, tırnaklarımızda ve yünlerde de bulunan keratinin ilginç özelliklerinden faydalanılarak geliştirilen akıllı kumaş teknolojisi sayesinde, farklı uyaranlar kullanılarak kumaşın şekli düzenli olarak istenilen hale getirilebildi. Bu kumaşlar kullanılarak tüm bedenler için uygun olan tek kalıplı kıyafetlerin üretilebileceği düsünüIüyor. Bu yeni teknolojinin, moda endüstrisinin doğaya verdiği zararı da ciddi boyutta azaltabileceği öngörülüyor.
Sayfa 10Kitabı okudu
Nature dergisinde yayımlanan bir makaleyle, bilim insanları oldukça iyi korunmuş bir göze sahip olan 429 milyon yıllık trilobit fosili bulduklarını açıkladı. Evrimsel açıdan en kompleks canlılardan biri olan ve sert kabuklu vücut yapılarıyla bilinen trilobitlere ait bir fosilin üzerinde yapılan bu incelemelerde gözün iç yapıları tanımlanırken, uzmanlar bileşik gözlerin erken evrimine dair önemli bulgular elde ettiklerini açıkladı. Ayrıca türün gözlerinin, modern eklembacaklıların gözleriyle büyük benzerliklere sahip olduğu da görüldü. Bu sonuçlar, günümüzdeki çoğu böceğin sahip olduğu görme yeteneğinin, milyonlarca yıldır var olan bir sistem olduğuna isaret ediyor.
Sayfa 8Kitabı okudu
Eğer 20. yüzyılın demagogları bize bir şey öğrettiyse o da insanların duygularını manipüle edebilen kişilerin onları tarifsiz acılar yaşatmaya zorlayabileceğidir. Bu gücün sadece müzik yoluyla duyguları manipüle etmek yerine yapay zekânın mekanik hassasiyetiyle geniş ölçekte kullanılma ihtimalini bir düşünün.
Sayfa 49 - Yapay Zekâ Müzik Yapabilir mi? - Lucas Cantor
İNSAN MI YAPAY ZEKA MI?
Bilgisayarların insan gibi konuşup konuşamadığına karar vermek için uzun zamandır "Turing testi" kullanılıyor. Ancak yapay zekânın büyük atılımlar yapmasıyla birlikte bilim insanları daha ayırt edici bir test arayışına girdi.
İngiliz matematikçi Alan Turing 1950 yılında "taklit oyunu” adını verdiği basit bir deney ortaya atmıştı. Turing, sorgulayıcı bir kişinin bir insanla ve bir makineyle (bilgisayar) yazılı olarak iletişim kurduğu bir senaryo hayal etti.
Soruları soran kişi hangisinin insan hangisinin bilgisayar olduğunu anlayabilir miydi?
Turing'e göre taklit oyunu, makinelerin "düşünüp düşünemeyeceğine" dair karmaşık bir tanım ihtiyacını ortadan kaldırıyordu.
Bu aynı zamanda ileriye dönük bir tanımdı. O günlerde ilk dijital bilgisayarlar yeni ortaya çıkıyordu ve en hızlı bilgisayarın bile hesaplama gücü çok sınırlıydı.
Ancak Turing, gelecekte çok daha güçlü bilgisayarların en azından bazı durumlarda sorgulayıcıyı kandıracak şekilde programlanabileceğin! öngörmüştü, işte o geleceğe geldik.
Sayfa 42Kitabı okudu
Binaların depreme karşı dayanıklı olmasına yardımcı olan denenmiş ve kullanımdaki bir teknoloji olan şok emicilerin Otomobillerde yoldan gelen sarsıntıyı gideren amortisörleri hepimiz biliyoruz. Amortisörler, zıplayan süspansiyonun kinetik enerjisini hidrolik sıvı aracılığıyla dağıtılabilecek ısı enerjisine dönüştürüyor ve bu sayede titreşim hareketlerini yavaşlatıp büyüklüğünü azaltıyor. Fizikte buna sönümleme deniyor, bu yüzden bazı amortisörlerin bir adı da sönümleyiciler.Sönümleyicilerin depreme dayanıklı binalar inşa etmek için de kullanılabileceği ortaya çıkalı epey oluyor. Mühendisler genelde sönümleyicileri çok katlı bir binanın her katına koyuyor. Bir tarafı kolona, diğer tarafı ise kirişe bağlanıyor. Her sönümleyicide içi silikon yağı ile dolu bir silindirin içinde hareket eden bir piston kafası bulunuyor. Deprem vurduğunda, binanın dikey hareketi, her sönümleyicideki pistonun yağa baskı yapmasına neden oluyor ve depremin mekanik enerjisi ısı enerjisine dönüştürülüyor.
Sayfa 80Kitabı okudu
bir kişinin beyninin mimarisini kısmen de olsa o kişinin yaptığı şeyler (öfkelenmek, gülmek, korkmak, konsantre olmak vb.) oluşturur. Bu şekilde oluşturulan mimari, kişinin beynini aynı şeyleri tekrar tekrar yapmaya teşvik eder. Davranışsal anlamda buna “öğrenme” veya “alışkanlık yaratma” denir.
Sayfa 26Kitabı okudu
Dokuz Eylül Üniversitesinden 100 tıp öğrencisi üzerinde gerçekleştirilen bu araştırma, erken kalkan öğrencilerin hayatta daha mutlu hissettiklerini ortaya koydu.
Sayfa 19Kitabı okudu
Rüya görmek, bir tür bilgi simyasına benziyor.
Aslına bakarsanız uyku sırasında, beynimizin elde ettiği bilgileri birbirine bağlamak için çalıştığını biliyoruz.
Bu bağlantılar yapıldıktan sonra rüya gördüğümüz sırada da kurallar ve benzerlikler ortaya çıkıyor.
Ertesi gün, daha önce aşılamayan sorunlara çözümler oluşturmanıza olanak tanıyan, gözden geçirilmiş bir bağlantılar ağıyla donanmış olarak uyanıyoruz.
Sayfa 73Kitabı okudu
"İnsan doğal olarak bilmek ister."
Sayfa 24 - Popular ScienceKitabı okudu
Yarasalar da sosyal mesafeye uyuyormuş :D
Bilim insanları, kendini hasta hisseden vampir yarasaların çevrelerindeki diğer yarasalardan uzak durarak bir nevi sosyal mesafelenme uyguladığını gösterdi.
Sayfa 12Kitabı okudu
