Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Richard Sugg

Richard SuggMumyalar, Yamyamlar ve Vampirler yazarı
Yazar
8.3/10
12 Kişi
36
Okunma
0
Beğeni
691
Görüntülenme

En Yeni Richard Sugg Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Richard Sugg sözleri ve alıntılarını, en yeni Richard Sugg kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...darağaçları ve giyotinlerden, anatomi döneminin soyulmuş mezarlarından geçip, uluslararası organ kaçakçılığının yüksek teknolojili, jet motorlu, ultra-klinik dünyasına geçiş kesinlikle doğrudur.
Sayfa 485 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Ve Altun yalnız değildir. Uluslararası karaborsa organ ticareti, çok sayıda ülkeye yayılmıştır. Yoksul bağışçılar genellikle Hindistan, Güney Amerika, Mısır ve Filipinlerden gelmektedir. Jason Keyser Kahire'nin varoşlarındaki korkunç yoksulluk içindeki Abdurrahman Abdülaziz ve karısı Esma'nın her birine 5400 dolar vaat edilince böbreklerini satmaya nasıl karar verdiklerini anlatmaktadır. Özel bir hastanedeki gizli ameliyatlar sonrasında, “ağır bir narkoz etkisindeyken taksilere bindirilip, ceplerine her birine 2.300 dolar konulup gönderildiler. Ameliyat sonrası bakımın yetersizliği yüzünden bu çift sakatlanmış olup, şimdi hiç çalışamıyor ve adamın yetmiş yaşındaki babasına bağımlı yaşıyorlar.”
Sayfa 481 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Stoker'in romanından yalnızca dört yıl önce, seksolog Richard von Krafft Ebbing, 1893 tarihli Psychopathia Sexualis'inde, bir defasında kendisini kolunda birçok yara izi olan bir evli adamın ziyaret ettiğini anlatıyordu. Krafft-Ebbing'in açıkladığına göre; “genç ve “sinirli” olan karısıyla sevişmek istediğinde, önce kolunda bir kesi açmak zorundaydı. Sonra karısı yarayı emiyor ve bu eylem esnasında cinsel açıdan çok azıyorlardı.
Sayfa 467 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
...tıpla uğraşanlar ne amaçla yapıyordu? Tabular ve sözde “evrensel içgüdüler” zaman içinde bu kadar radikal biçimde nasıl değişti? Doktorların soğuk aldığınızda yatağa yatmanızı önermesine karşın, ilaç firmalarının işe gitmenizi önerdiği bir çağın tıbbı ne kadar rasyonel ve homojendir? Uzun bir süre boyunca tarihçiler tıpkı Arenler gibi davrandılar. Bir bütün olarak tıbbı ve belki de geçmişi, şiddetli yamyamlık suçlamasından korumaya çalıştılar, İyi antropologlar gibi, tıp tarihi çalışanların da geçmişi, tehlikeli derecede yanlış değil, ilginç derecede farklı görmeleri gerekmektedir.
Sayfa 440 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Erkek giyotin kurbanlarının derisinin “güderiden daha dayanıklı olduğu, bu arada kadınların derisının özellikle “yumuşak ve esnek” olduğu, eski Orleans dukü için dizlik ve Barère ve Vadier valileri için çizme yapmak için kullanıldığını işitiyoruz. Eğer Meudonda yeni cumhuriyet tarafından 45.000 Frank ödenekle insan derisi için özel bir tabakhane kurulmuşsa, 1790'ların kan içmesinden daha sistematik bir şeye bakıyoruz demektir. Meudon tabakhanesinin varlığı kesin değilse de, insan derisi konusunda günümüze ulaşan kitaplardan birçoğunun Fransızca olması -gerçekten de birisi 1793 tarıhli yeni anayasa nüshasıdır-önemlidir.
Sayfa 398 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Bir dul kadın ölen kocasının derisinden, “Şiirlerden oluşan bir hatıra kitabına cilt yaptırırken...”
Sayfa 397 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Daha yakın bir dönemde PM701'imiz oldu. 2011 yılında idrarın olağandışı kullanımları konusunda bir makale yayınladığımda, bilim muhabiri Mardin Gardiner bana, Dr. E M. Korshid'in öncülük ettiği yeni bir anti-kanser madde hakkındaki denemelerden söz etti. Bu gayet soğuk anonim kod isminin ardındaki kaynağa doğru gittiğimizde, çişini yapan bir devenin apış arasına denk gelen, idrarla ıslanmış çöl kumuna rastlarız. PM701 ayrıştırılmadan ve bilim yalnızca deve çişi içmenin kanseri tedavi edebileceğini bulmasından önce, Yemenli ve diğer bölgelerin gelenekçi kabileleri, deve idrarını kulak akıntıları ve egzamaya karşı, diğer hayvani maddeler ve dışkılarla birlikte kullanıyorlardı...
Sayfa 291 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Aşırı cinsel faaliyet nedeniyle, fahişelerin iç sıvılarında koku oluştuğu bilinmektedir. Bu yüzden bir kimse onları dayanılmaz kötü kokularından tanıyabilir. Bu inanç hâlâ fahişelere verilen Fransızca isimde gizlidir: “çürümüş” anlamına gelen Latince “putris”ten türetilen “putain” sözcüğü. 1684 yılında yazan bir Praglı keşiş, zina yapan kadınları ele veren kokuyu tanıyabildiğini (kuşkusuz yalnızca erdemli kişilerde olan bir özellik) ileri sürüyordu. 1599 yılında şair Sör John Davies “en iyi kokanlar, kötü kokacak bir şey yapmayanlardır? diyordu.
Sayfa 280 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Zengin Batı toplumunun belli kesimleri, temizlik ve hijyen takıntılarını o kadar geliştirdiler ki, bunları tehdit eden her şey anında doğal olmayan ve sağlıksız hale geldi. Özellikle Kuzey Amerikada mikroplar kötülendi ve eski çağlarda dinsel ve ırksal düşmanlara özgü olan şiddetli bir iğrenme ve saldırganlıkla saldırıldı. Ortaçağ ebeveyninin çocuklarının ağızları âdet olarak antiseptik bezlerle siliniyor veya bardaklarını paylaşmaları zorla yasaklanıyordu. Modern bebekler ve çocukların birçoğunun genel ortamı o kadar aşırı temizlenmiştir ki, etkin bir bağışıklık sistemi geliştirmek için gerekli minimum kir düzeyinden bile yoksundur. Temel bedensel savunma sistemleri bu iyi niyetli mikrop savaşı yüzünden erozyona uğradığından, bu gibi çocukların sonraki yaşamlarında alerji veya astım geliştirmeleri çok büyük ihtimaldir.
Sayfa 265 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Huron kabilesi “nüfusunun yarısı ila üçte ikisini” altıyıl içinde çiçek hastalığı ve diğer hastalıklar yüzünden kaybetti. 1670'li yıllarda çiçek hastalığının Yeni Dünyadaki yıkıcı gücü o kadar iyi biliniyordu ki, Kuzey Amerika'nın İngiliz birlikleri komutanı Sör Geoffrey Amherst, savaş oyunlarının erken dönem taktiği olarak isyancı Kanada kabilelerine kasıtlı biçimde hastalık bulaşmış battaniyeleri verdi.
Sayfa 246 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir ayının testislerini, devenin püreye dönüştürülmüş beynini, bir köpek yavrusunu, çürümekte olan koyunun burnundaki kurtçukları veya (onların değil, sizin cinsel ilişkiniz esnasında) solucanları yiyebilirsiniz. (Daha önce gördüğümüz gibi) bir kedinin kanını, bir siyah atın idrarını, babanız veya annenizin kanını, içinde tesbih böceği bulunan şarabı içebilirsiniz. Bu son birkaç ilacın (ve daha birçoğunun) derleyicisi Leo Kanner, Alman han sahibinin karısının bu son içeceği 1925 yılında hâlâ ilaç olarak sattığını belirtmektedir.
Sayfa 241 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Birkaç yıl önce, eski ABD askeri Brad McCall “bir askerin diğerine Amerikan güçlerine yönelik gelişmiş patlayıcı saldırısı kurbanı bir Iraklı sivilin kavrulmuş etini yemesinin öyküsünü kahkahalarla anlattığını” naklediyordu...
Sayfa 218 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Olağanüstü derecede yaygın olan kıtlık kaynaklı yamyamlık tarihi nedeniyle, Çin'in çok güçlü bir tıbbi yamyamlık geleneği geliştirdiği ileri sürülmektedir. 1578 yılındaki bir tıp derlemesinde otuzbeş farklı beden parçası veya maddesinin ilaç olarak zikredildiği görülmektedir. Bunlara “tırnak, saç, deri, süt, idrar, idrar tortusu, öd, plasenta ve ... insan eti” dâhildi.” Ancak bu ilaçlar, “ko ku” ve “ko kan” olarak bilinen tedavilerin yanında, oldukça basit kalmaktadır. Çinli bilgin Yu Chun-Fangl'ın eserine dayanan Daniel Korn, Mark Radice ve Charlie Hawes “Ko Ku"nun atalara imandan kaynaklandığını ve yedi ila onuncu yüzyıllardaki Tang Hanedanı'ndan geldiğini belirlemişlerdir. Bu uygulamanın en çok rivayet edilen örneği, aslında kan hısımlarını değil, yaşlı ve hasta bir adam veya kadının gelinini içermektedir. “Tipik olarak, sadık gelin kolu veya baldırını bir parça kumaşla sıkı sıkıya bağlar” Keskin bir bıçak kullanarak, “pazılarından veya baldırlarından bir parçayı çabucak keser” Sonra bu et parçası çorba veya bulamaçla karıştırılıp hasta yaşlıya yedirilir ve (efsaneye göre) peşinden mucizevi bir iyileşme gelir. En son ko ku olayı 1987 tarihinde -bu tarihte artık bu âdet kabul gören bie gelenek - değildi kaydedilmiştir.
Sayfa 208 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
...İngiltere'de bu olayın 120 yıl öncesinde, Norforlk tavernalarında şu şaka dolaşıyordu: “Karımla birlikte evlilik danışmanına gittik. Ben kendimi asmayı düşündüğümü söyledim! “Karın ne dedi” “Önce diyet yapsan iyi olur. Aksi halde seni anatomiste satarım” Ve bu bir efsane değildi. 1736 yılı Ekim ayında çeşitli gazeteler ve dergiler, birkaç gün önce Norfolk, Rushal'da bir adamın karısıyla tartıştıktan sonra, “aniden dışarı çıkıp kendisini astığını” yazıyordu. Soruşturma bunun intihar olduğunu belirledi. Normalde cenaze bir mezarlığa gömülmeliydi. Oysa “karısı -cenaze töreni ve defini geçip doğrudan bir cerrah çağırdı ve cenazeyi yarım guineaya sattı. Cerrah “cenazeyi titizlikle muayene ederken" kadın ona güvence verdi: “maksadınıza gayet uygun, tereyağı kadar yağlı” Sonra cenaze çıplak olarak bir çuvala konuldu, bacakları dışarıda sallanarak bir at arabasına yüklendi ve cerrahın arabasını takip etti.
Sayfa 194 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Avrupalı varisleri olan zengin kozmetik firmaları, Fransa, İngiltere veya Kuzey Amerikadaki ayrıcalıklı vatandaşların yoksulların yağlarını kendi yaşlanan derilerine sürebilmeleri için cinayete ortaklık etmeye hazırdılar. Sonuç kısmında gösterileceği üzere, Güney ve Kuzey Amerika halkları bu çağımızda bile dışarıdan gelen beyazların daha kötü şeyler yapabileceklerine kesin olarak inanmaktadır. Birlikte değerlendirildiğinde, İspanyol ve İngiliz kökenli İrlandalı işgalcilerin davranışları tahrik edicidir. İlki bilinen dünyadan son derece yabancı olduğu için bedenlerinden çekinmeden ilaç yapabilecekleri bir halk bulmak için yolculuğa çıktılar. İngilizlerin ise, bu amacı gerçekleştirmek için, yalnızca İrlanda Denizi'ni geçmeleri yetiyordu.
Sayfa 193 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
94 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.