Generallerin darbe yaptığı tüm ülkelerde önce ülke yararına yapılacak reformlardan, halk yararına düzenlemelerden, erinçli bir ortamdan söz ederler. Bu demeçler çok kısa sürer. İntikam rüzgarları esmeye, sevgisizlik yaşamı kurutmaya, kan akmaya başlar. Darbenin darağaçları kurulur. Önce liderler asılır... Aynı zamanda yüzlerce insan işkencelerde can verir, sakat kalır. Yaralanan sadece bedenler değildir. Firarlar, tutuklanmalar, sürgunler, gözaltılar... Kısa sürede cezaevleri dolar. Sağır ve dilsizler bile slogan atmaktan tutuklanır.
Ne yaptı Vahdettin? İç savaş başlattı. Vahim bir şeydir iç savaş başlatmak. Üstelik Vahdettin bu iç savaşı, Yunanlılar ülkeyi istila ederken yaptı. Şimdi bir padişah demokratik gelişmeleri önlemek için iç savaş başlatabilir, bu onun bileceği bir şey. Bunu başlattı diye gerici dersiniz, başka bir şey dersiniz ama vatan haini olmaz. Ama düşman saldırırken kalkıp da böyle bir hesaplaşmaya girersen, bu vatana ihanetin ta kendisi olur. Vahdettin işte bunu yapmıştır. Dolayısıyla böyle bir şey demenin, varsayım doğru bile olsa, hatta senetli sepetli belgesi olsa bile hiçbir kıymeti yok. Bu adam haindir, düşman saldırırken iç savaş başlatmıştır.
Ailem karşı çıkar ve görüştürmez diye Filipos'tan onlara söz etmedim. İlk görüşmemiz Kapadokya'da olsun istedik . Uçan balona binecektik. Güneş doğarken bana uçan balon içinde aşkını bir kez de yüz yüze haykıracaktı!