Yücel Balku Gönderileri
Yücel Balku kitaplarını, Yücel Balku sözleri ve alıntılarını, Yücel Balku yazarlarını, Yücel Balku yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Yüzümü bir kazıda buldum. Kendimden bile eski.”
Sayfa 95Kitabı okudu
Akşam olur düşer gezerdik, sokaklar
Hep bir yaraya açılırdı
Sayfa 129 - KetebeKitabı okudu
Patlıyor derinimde.
dalım budağım diye sevdikçe seni, Sağır
Bahçıvanımsın.
Asılsın diye ruhum kendi dalında, Ağır
Sözler arıyorum
Dilsiz çığlığı dünyanın, Sükûtun sırrı
Çınlıyor yüreğimde Sözümün dümeni,
Sesim diye sevdikçe seni
Sur'a ses vermezsin İsrafil olsan.
Asılsın diye ruhum kendi dalında; Sıcak
Elvan kumaşlar dokudum dünyanın tezgâhında,
Sırma ten,
Sayfa 119 - KetebeKitabı okudu
Gözlerinde denizin bulaşıcı mavisini görmek için boşuna bakındım, orada denize kavuşmak için acele eden çiy taneleri vardı sadece. Gözleri kendi kuyusunun nemli derinliğinden bakıyordu, çürüme göz kenarlarına vurmuştu. Keşke önceki bakmaları da gelseydi.
Sayfa 13 - KetebeKitabı okudu
“Güneşe kavuşsak bulur muyuz ki yolu?”
“Morali bozuktu; dünyanın anlamını öğrenip üstelik de onu kurtarma şansını yitirmek sinirlerini bozmuştu.”
“Çaresizdik, o ışığı bulmak, pervaneler gibi o ışığa doğru savrulmak istiyorduk”
Koza Han ... Sükûnet... Kendini Dinle -kendimi-
Yücel Balku Abi'nin sıkça yaptığı gibi... Rahmetle...
Koza Han... -kapak fotoğrafım-
Zühre Örnek
@zuhreornek
·15 Ekim 2023 17:58
Sıkça yaptığım gibi bir kahve içmek için Koza Han'a gittim. Han tenhaydı, yaşlı bir erkeğin durmuş oturmuş çehresi gibi, hem sessiz hem uğultuluydu. Ortadaki havuzlu, küçük mescidin merdivenlerine oturmuş mırıl mırıl söyleşen iki kişi ve diğer bir köşede bir yandan kahvesini yudumlarken öte yandan nargilesini fokurdatan siyah paltolu bir kişi daha ve güvercinler, güvercinlerin muhabbetle gurultuları.
Sayfa 38Kitabı okudu
Ben yaşıyorum...
Yüreğimse hâlâ, bir ısırgan kümesinin tam ortasında atmaya devam ediyor. Ben yaşıyorum.
Sayfa 133 - GölKitabı okudu
İsmimi vermekle isimsiz bir ozan gibi görülmekten kurtulduğumu sanmıyorum; çünkü belki de görüntüm haklıdır, şiir sadece kâğıt üzerine yazılmaz.
Sayfa 83 - M.K.C.Kitabı okudu
Koza Han... -kapak fotoğrafım-
Sıkça yaptığım gibi bir kahve içmek için Koza Han'a gittim. Han tenhaydı, yaşlı bir erkeğin durmuş oturmuş çehresi gibi, hem sessiz hem uğultuluydu. Ortadaki havuzlu, küçük mescidin merdivenlerine oturmuş mırıl mırıl söyleşen iki kişi ve diğer bir köşede bir yandan kahvesini yudumlarken öte yandan nargilesini fokurdatan siyah paltolu bir kişi daha ve güvercinler, güvercinlerin muhabbetle gurultuları.
Sayfa 38Kitabı okudu
GİZEM...
Sis iyice bastırıp dağ ve Abruşak birbirine karıştığında erguvan, ihtimal ki sadece sisin rengi oluyordu. Sonsuz, ağır, hayali sisin. Başlangıcın.
Başlangıç dediğim, aylaklığın keyifli ezberinin başımı döndürdüğü puslu bir sonbahar günüydü.
Sayfa 10 - AbruşakKitabı okudu