25 Ekim 1957, Sülekler / Korkuteli / Antalya doğumlu. Asıl adı Koray Küçükemiroğlu’dur. Yunus Koray K. ve Hayali imzalarını da kullandı. Antalya Cumhuriyet İlkokulu (1969), Antalya Merkez Ortaokulu (1972), Antalya Lisesini (1976) bitirdi. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden “İkinci Yeni Hareketinin Türkiye Türkçesinde Yaptığı Biçim Kırmaları” lisans tezi ile (1980) mezun oldu. Edebiyat öğretmeni olarak Balıkesir İvrindi ve Susurluk ile İzmir liselerinde görev yaptı. Yaşamını ve çalışmalarını İzmir’de sürdürdü.
“Beyazı Emziren” adlı ilk şiiri Türk Dili dergisinin Şubat 1977 sayısında, diğer ürünleri 1977’den itibaren Türk Dili, Varlık, Türkiye Yazıları, Yusufçuk, Somut, Oluşum, Milliyet Sanat, Hürriyet Gösteri, Yeni Biçem, Edebiyat ve Eleştiri, Karşı Edebiyat, Yeni Sesimiz, Saçak, The New Renaissance (ABD) vd. dergilerde yer aldı. Şair, yazar ve karikatürcüler üzerine yazdığı “porte şiirler”in bir bölümü Gül/Diken dergisinde yer aldı. 1976’da Antalya Film ve Sanat Şenliği (1976), 1979’da Hasan Tahsin Derneği, 1984’te Sanat Rehberi Dergisi, 1986’da Akademi Kitabevi, 1987’de Temmuz dergisi, 1990’da Yunus Nadi, 1991’de Mavi Derinlik, 1995’te Sabri Altınel (ikincilik) ve Ali Rıza Ertan şiir ödüllerini aldı. Edebiyatçılar Derneği (Genel Yönetim Kurulu) üyesidir.
Kapatby ReklamStore
“Yunus Koray şiirinin en belirgin özelliği bütünselliktir. Yaşamı bütünsel olarak ele alır. Toplumsal, siyasi, ekonomik yanlarıyla, insanla, insanlararası ilişkilerle, gelenek, örf ve âdetlerle, dinle, tarihsel, toplumsal boyutlarıyla, geçmişiyle, hatta geleceğiyle bir bütün vardır karşımızda. Bu anlamıyla sosyolojik bir şiirdir Yunus Koray şiiri.
“Diğer açıdan, dilsel bir şölendir. Şiir dille yazılıyorsa, şiir dili kurarak başarıyor. Yükte hafif, çünkü gerçekten dile bindirilen gereksiz bir ağırlık yok. Çerden çöpten tamamen arınmış, anlam katmanlarıyla donatılmış bir tür arı dil. Bu yüzden de pahada ağır. Neredeyse her sözcük özenle seçilmiş, yoğunlaştırılmış; bir elmas gibi. (…)
“Yunus Koray şiirinde, çarpıcı imgelerin yalın bir dille verilişi, imgesel yapıyı çok daha güçlendiriyor. Açıkçası imge ‘‘geliyorum’’ demiyor. Usulca geliyor, vuruyor ve bekliyor. Bu anlamda bir vur-kaç tekniği de değil. Okuru altüst etmiyor, dağıtmıyor. Sarsıyor ve bırakıyor. Derinden etkileyen, kolay kurtulanamayacak bir sarsıntı yaratıyor.” (Altay Öktem)
ESERLERİ (Şiir):
Yaşamı Yargılayan Şiirler (1987), Devlet ve Patika (1993), Karşı Kitap (1997).