16 Ağustos 1938'de Ankara’da dünyaya geldi. Halime Melahat Hanım ile marangoz Kâzım Tekkanat’ın beş çocuğundan biridir. Merdivenköy İlkokulu'nu, Erenköy Kız Lisesi’ni ve Kadıköy Kız Enstitüsü’nü (1955) bitirdi. Enstitüyü bitirdiğinde Askeri Hâkim Doğan Dülgerdil ile görücü usulü evlendirildi. İçsel adını verdiği bir kızı oldu. Eşi yazma çabasını onaylamadı. Evlilikleri yedi yıl sürdü, eşinden ayrılınca bir kamu kuruluşunda (SSK) memur olarak çalışmaya başladı ve buradan emekli oldu.
Boşanmasının ardından ilk şiirlerini Varlık dergisinde yayımladı. 1966'da şair Cemal Süreya ile tanıştı ve Ağustos 1967'de evlendiler. On yıl evli kaldı. 23 Kasım 1969'da Memo Emrah (Seber) adlı bir erkek çocukları oldu. Sosyal Sigortalar Kurumu'nda çalışan bir devlet memuru olarak kendi adıyla şiirlerini yayımlatmak istemediği için, Cemal Süreya ile birlikte karar kıldıkları, Elif Sorgun ismini kullandı. Mahlas, "Karacaoğlan'ın Elif" 'inden ve "Yozgat Sorgun" 'dan geldi. Şiir ve yazılarını Yelken, Papirüs, Türk Dili, Türkiye Yazıları, Oluşum, Varlık, Kıyı ve Düşlem dergilerinde yayımladı. 1966’da Yelken dergisini yönetti, Yeni İstanbul ve Cumhuriyet gazetelerinde sanat sayfası muhabirliği yaptı. 1975'te Cemal Süreya ile boşandılar. 1976'da Cemal Süreya ile tekrar nişanlanmış ve 1977'de bu beraberliği bitirmiştir.
İlkgençlik şiirlerini Gibi adlı kitapta topladı. Yelken, Papirüs, Türk Dili, Türkiye Yazıları, Yeni Edebiyat gibi dergilerde yayımlanan şiirlerini Acıben adıyla kitaplaştırdı. Cemal Süreya ile evli kaldığı dönemde yazmadı. Ayrıldıktan sonra yazdıklarını kitaplaştırdı. Süreya’nın 1990'da ölümünden kısa süre sonra oğlu Memo Emrah'ı, av tüfeğinin bir arkadaşının elinde ateş alması sonucu kaybetti. Anılarını Yaşadığım Yıllar adıyla kitaplaştırmıştır ve Süreya’nın Onüç Günün Mektupları Zuhal Tekkanat’a yazdığı mektuplardan oluşmaktadır.
Türkiye Yazarlar Sendikası, Edebiyatçılar Derneği ve Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği üyesi de olan Zülal Tekkanat 27 Ekim 2019 tarihinde Ankara'da vefat etti.
Cemal Süreya'nın 1972'de hastanede yatan Zühal Tekkanat'a yazmış olduğu mektuplardan oluşan Onüç Günün Mektupları adlı kitap, Can Yayınları tarafından yayımlandı. Tekkanat, Süreya ile birlikte paylaştığı yedi yılı Yaşadığım Yıllar adlı eserinde kitaplaştırdı. Tekkanat'ın Süreya ile olan ilişkisi, Aydan Ay'ın "Zühal ile Cemal" adlı kitabına konu oldu.
Ve şimdi ben: acıben
Geçimden kalma sert biçimli
Sıçradım bir kere yerimden
Sular hırsla çevirdi gölgemi
Geldi dağların gürbüz odunu
Yandı ateşler geldi ılım
Önceden bilinir şey mi bu
Böyle oldu, içime taşındım.
Kitabın kapağı çok güzel ama ismi biraz daha değişik olabilirdi. Kitabımız 37 sayfalık bir şiir kitabı şiirlere gelecek olursak hem bireysel hem de toplumsal şiirler var. Meyvelerin nerede yetiştiğine dair bile şiir yazmış şairimiz.(incir portakal mandalina vs.) Ayrıca şairimiz kendi siirini de eleştirmiş.
Alışageldiğimiz günlüklerden olmasa da bayıldım. Zühal Tekkanat yeni keşfettiğim bir yazar ancak tarzını çok sevdim. Umarım daha uzun zaman yazmaya devam eder ve bizi yazdıklarından mahrum bırakmaz.
Günlük okumayı pek sevmezdim ama yazarın tarzına bayıldım. Günlük okumayı seviyorsanız mutlaka okumalısınız diyeceğim kitaplardan. Belki biz de yazmaya başlamalı ve tarihin değişimlerine kendi bakış açımızdan soluk getirmeliyiz.