Öncelikle meselenin dini boyutuyla ilgilenmediğimi belirtmek isterim. Ayrıca sizin inancınız meseleyi böyle açıklıyor olabilir ama takdir edersiniz ki herkes sizin inandığınıza inanmak zorunda değil. Konu burda çözülüyo zaten insanlara insan olarak bakmayı bilmeliyiz.
İkincisi sizin hakemlikten kastınız dayak yiyen kadın karakola sığındığında polislerin “Karı koca kavgasına karışmam hanım evine dön” gibi cümleleri değildir herhalde. Hakem dediğiniz tarafsızdır bizde erkekler savunulup “kocandır hakkı” mantığı yürütülmektedir.
Örnek verdiğiniz silah şiddettir ve ateşleyip ateşlememek insanların elinde ama ateşlenmemesini sağlamak devletin görevidir. Bu gibi sözleşmeler de bunun için yapılır zaten.
Paylaştığınız videoyu vaktim olduğunda izlicem teşekkür ederim.
Ama lütfen ısrar ediyorum, burda rahatça kültürümüze aykırı diyip basitçe elinizin tersiyle ittiğiniz sözleşmeye her gün dayak yiyen, psikolojik şiddete maruz kalan, bir sığınak arayan, çalıştığında emeğinin karşılığını alamayan, toplu taşımada, parkta, yolda hatta sosyal medyada bile tacize uğrayan kadınların gözünden bakınız. İyi günler..