"Yürü, ey seyyah-ı avare, yürü, durma yürü
Koymasın rah-ı visalden seni ezvak-ı misal.
Bu bedayi, bu letaif, heme rüya ve hayal
Yürü ey zair-i biçare yürü, durma yürü.
Yürü ki, nüzhet-i vuslatta teali göresin,
Yürü, aslında fena bul, budur etvar-ı kemal.
Yürü, alayişi terk et içesin kes-i visal
Yürü ki saha-i hiçte tecelli göresin..."