Yürü, ey såih-i avare yürü, durma yürü!
Koymasın rah-ı visâlden seni ezvāk-ı misal.
Bu bedâyi, bu letâif, heme rüya ve hayal,
Yürü, ey zâir-i bîçare yürü, durma yürü!
Yürü ki, nüzhet-i vuslatta teâlî göresin,
Yürü, aslında fena bul, budur etvâr-ı kemål.
Yürü, alâyişi terk et içersin ke's-i visal,
Yürü ki, sâha-i hîç'de tecelli göresin