Sıkışmış iki kalbin arasında şehirler kelimeler dilin tüm imkânları sen odanın ortasına uzanmış gittikçe imkânsıza belki sonsuza demeliyim inanmaya kanmaya uzun susunca gözler bir bilinmez akılla sen geceyi uzatarak ben ellerimi sıkarak uzattım da nasıl tuttun gördün mü nasıl kestik kesildik iki kör bıçak gibi halatla bilenerek