Bir kitabı okuyup bitirdikten sonra özleyeceğiniz karakterlerden Martin Eden. Çalışkanlığı, azmi, özgüveni, asla pes etmeyişi ile öyle güzel resmedilmiş bir karakter ki sevmemek imkansız. Ama benim en sevdiğim yanı yazarın Martin’i başına gelen onca şey, yaşadığı zorluklar ve maruz kaldığı haksızlıklara rağmen asla içinizde acıma duygusu uyandırmayacak kadar güçlü bir karakter olarak yansıtmış olması. Yazar olmak uğruna verdiği sonsuz mücadeleye rağmen en yakınındakilerden bile asla beklediği desteği görememesi, bu yüzden aşık olduğu kadın tarafından terkedilmesi ve yazdıklarıyla ünlü olmayı başardığında tüm bu insanların tavırlarındaki değişimle bocalaması, o yazıların yeni yazılmamış olduğunu, kendisinin aynı Martin Eden olduğunu, neden o açken onu doyurmak istemeyenlerin şimdi her fırsatta onu yemeğe çağırdığını bir türlü anlayamadığını defalarca tekrarlaması aslında ne kadar o dünyaya ait olmadığını gösteriyor Martin’in ve dünyadan kopuşu da bunları farketmesiyle başlıyor.
