Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep Özaslan

Zeynep Özaslan
@zeynepozaslan
“Beyhudelik eşit olarak dağıtılır.Hepimiz boşuna doğarız, günlerimizi gücümüzün yettiği en iyi şekilde yaşarız ve sonra toprağa karışırız.Sadece ben değilim ve bunu fark etmem de tuhaf bir işkence biçimi değil.”
Reklam
“Ruhun maddeden ayrılabileceği konusunda bir dayanağımız yok. Çünkü belki de ruhun kendisi maddi atomların bir toplamıdır.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Ama aklımda her şeyden daha acı verici olarak kalan, o günlerin içimde yarattığı korku ve ümitsizlik zehriydi.”
“ Edebiyat, başkalarının düşüncelerini mantık sınırlarından taşacak kadar önemseyen insanların enkazlarıyla dolu bir deryadır.”
Reklam
“Sanki özgürmüşüz gibi yaşamak zorundayız.Yazgımızdan kaçmasak da onun karşına dikilebilmeliyiz, alın yazımızı kendi irademizle yaşamalıyız.Yazgımızı sevmeliyiz.(Amor Fati)”
“Ben küçücük bir çocukken içimde küçük bir kuş olduğunu ve şarkılar söyledigini zannederdim şarkıları o söylerdi.”
“Dinlerin varoluş nedeninin temelinde, ölüm olgusu yatmaktadır, din ile ölümün ilişkisi ateş ile barut gibidir, ateş olmadığı sürece barutun işlevi olmayacaktır. “
“Dünyanın bütün nimetleri elinde olsa bile, Onları tadabilecek bir ruh gerekir. Çünkü bizi mutlu eden; Bir şeyin sahibi olmak değil, tadına varabilmektir..”
“ İlerlemeyi, mekân içinde daha çabuk mesafe almaktan ibaret bir sürat telakkisinde soysuzlaştıran insan merkezli bir dünya görüşü, ayni prensibi şümullendirecek her şeyin gayesini kendi kendisinde bulmaktan başka nereye gidebilirdi? insanın gayesi insan, hayatın gayesi hayat, süratin gayesi sürat, düşünmenin gayesi düşünme, sporun gayesi spor, yemenin gayesi yemek, şehvetin gayesi şehvet, ticaretin gayesi ticaretten baska ne olabilirdi? Kendi merkezi etrafında her gün biraz daha süratle dönmekten başka bir şey yapmayan insan, atlıkarıncada gözlerini kapayan çocuğun kilometrelerce uzaklara gitmesi hayaline benzer bir ilerleme vehmi icindedir.”
Sayfa 291Kitabı okudu
Reklam
“Ferdiyetçi liberalizm,” ben" ve "biz" arasındaki davada, birincinin müdafaasını yaptıkça, bugünkü sosyal huzursuzluğun temelindeki bencilliğin çatlağını genişletti.Ben kuduzunu azdırdı.”
Sayfa 290Kitabı okudu
Ferdiyetle sahsiyeti birbirine karistiranlarin hatasina düsmeyelim. Ferdiyet sadece biyolojik vahdetimizi ifade ettigi halde sahsiyet onu asan ve emri altina alan sosyal huviyetimizdir. Ferdiyetin sahsiyete bu yenilisi herkeste olmadigi ve olanlarda da müsavi derecede bulunmadigi için, sahsiyetle beraber gelisen hurriyet, herkes icin esit bir hak sayilamaz.
Sayfa 288Kitabı okudu
“Bana kalırsa doğruluk, bunlardan en güzeline girer;hem kendisi hem de verdiği sonuçlar iyi olan şey, mutlu olmak isteyenin aradığı şeydir mutluluk.”
“Ona göre kişi, özgür olmalıydı, ancak bu başkalarına zarar vermek değil, onların özgürlüğünü de tanımaktı. İnsan, arkadaşlarını, doğayı, doğanın bir parçası olan insanı sevmeliydi. Sevecenlik, özgür düşüncenin temeliydi, özgürlük ise varlık demekti.”
“Doğruluk, en iyi şeyle en kötü şeyin ortasında,yani haksızlık edip ceza görmemekle, haksızlığa uğrayıp öç alamamanın arasındadır.”
Reklam
“Eğri adam görünüş için yaşamaz, gerçeğe bağlıdır.O, eğri olmak ister, yoksa eğri görünmek değil."İçindeki tarlayı işler ve orada soylu düşünceler biter."
“Sadece çim biçen adamla bahçıvan arasındaki fark dokunuştadır, derdi. Çimleri biçen adam orada hiç olmamış gibidir; bahçıvansa bir ömür boyu orada olacak.”
Sürücülerin çimenlerin, çiçeklerin ne olduğunu bilmediklerini düşünürüm bazen; çünkü onları asla yavaş giderken görmezler.
Sessizliğin sessizliği değildi bu, benim kendi sessizliğimdi...
"Hepimiz ölüp gideceğiz. Ne diye yardım etmekten yüksünelim!"
"Göz belki de insan bedeninin içinde hala bir ruh barındıran tek uzvudur."
Reklam
“O bitmek bilmez gündeki halini bana anlatmaya çalışırken, hiçbir zorluk çekmeden şöyle demişti:Sanki iki kez uyanık olmak gibi bir şeydi.”
“İnsanoğlu, kendinden başka hiçbir yaratığın çıkarını gözetmez.”
“Ruhu, bedenini terk edip gitmişti. Onu öfkeden kudurtan olayları unutmuştu. Acı çekmiyordu. Neler olduğunu anlam veremiyordu, kalbinin yerinde daha önce hissetmediği kocaman çukur oluşmuş gibiydi. Damarlarındaki kan bile kurmuştu.Kalbinin yeri boş ve yandıktan sonra kapkara olmuş ağaç kabuğuna benziyordu.”
“Şen gülümsemesi ruhumdaki güneşin boyutlarındaydı.”
“Öğretmenler cesur olmalı. Çocuklara sunduğumuzun ne kadarının onlar tarafından alındığını asla bilemeyiz, her birinin kendine has bir öğrenme tarzı vardır öğrendiklerinin birer parçası haline gelerek dünya ile baş ederler.”
“Bana göre düşünceleri, duyguları ve izlenimleri başkalarıyla paylaşmak dünyadaki en büyük mutluluklardan biridir.”