insanlık dedi ki: hiç olmazsa, bu kadar sefalete neden katlandığımı, neden intihar etmediğimi anlasam...
üyelerden biri ayağa kalktı, "izin verirseniz, şu zavallıyı teselli edeyim,"dedi.
meclisin onayı üzerine şu sözleri okudu.
Ya Rab ! Hayâtta nedir bu lezzet?
Hayâta rabt eden bu garip kuvvet!
Hayât ki bî-bekâ, Pür-der ü keder.
Yine emel o ; nedir bu hikmet?
Bir an bırakmaz insânı rahat
Bin türlü âlâm, derd-i maîşet,
Çocukluğunda ağlar beşikte,
Feryâdla geçer o vakt-i ismet
Civânlığında bin türlü âmal,
Şeyhûhetinde bin türlü mihnet,
Vakt-î ecelde mazi bir an,
Bir an için mi bunca sefâlet?!,
Hâtifi bir ses verdi cevâbı,
Dedi: Hayyatta bu zevki kıymet,
Âkiller için bir seyr-i bedâyi,
Câhiller için yemekle şehvet.