Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep Selvi

Kuyuya doğru eğilen Adem, gördüğü şeyin kendisi olduğunu henüz farketmemiştir. Adem, genç kızken aynanın önünde durup bedeninden ruhunu görmeye çalışan Tereza'yı da anlamazdı. Adem, Karenin gibiydi. Tereza, Karenin'i aynaya baktırmayı bir oyun kılığına sokmaya çalışmıştı ama beriki kendi imgesini hiçbir zaman tanımamış, ona boş boş, akıl almaz bir kayıtsızlıkla bakmıştı. Adem'le Karenin'i karşılaştırmak, beni cennette insanın henüz insan olmadığını düşünmeye götürüyor. Ya da daha kesin konuşmak gerekirse, insan henüz insan olma yollarına düşmemişti. Şimdiyse zamanın boşluğu içinden düz bir çizgi izleyerek uçan, nicenin kovulmuşlarıyız hepimiz. Ama gene de derinlerde bir yerde, incecik bir iplik, bizi o uzaklarda kalan, sisler içindeki cennete bağlıyor; orada Adem bir kuyuya doğru eğiliyor ve Narkissos'un tersine, kuyuda beliren soluk sarı lekenin kendisi olduğundan kuşkulanmıyor bile. Cennete duyulan özlem insanın insan olmamaya duyduğu özlemdir.
Sayfa 315Kitabı okudu