Hepsi anlatmıştı İstanbul'u, hepsi çok sevmişti. Hepsinin yad edeceği bir şey vardı bu şehirde. Aşklar, hüzünler, acılar, sevinçler, sevişmeler, her şeye tanıklık eden meydanlar, sokaklar...
Şimdi izler silinse de her biri hatırlıyor, sevgiliyle buluşulan pastaneyi, ağır ağır çıkılan yokuşları, tramvayın çıngırağını, yoksul mahalleleri, ketum evleri, mehtapta kayık sefalarını,
"çamların altında verilen o buseyi..."