Bir şafaktan bir şafağa
Bir akşamdan bir akşama
Merhaba demeden daha
Bu gitmeler gitmek değil
Eğil salkım söğüt eğil
Bu benimki sevda değil
Eğil yağmur rüzgar eğil
Bu benimki sevda değil
Eğil dalga bükül demir
Güzelliğin gerçek değil
Penceren kör kapın kitli
Bu bendeki seyir değil
Eğil salkım söğüt eğil
Bu benimki sevda değil
Eğil yağmur rüzgar eğil
Bu benimki sevda değil
m.youtube.com/watch?v=uqnrQBU...
İstanbul...
Sana ve içinde barindirdiklarina değil bir kitap binlerce kitap dahi yazilsa hikayelerin yine bitmez.
Konstantiniyye Oteli, İstanbul'da dünden bugüne yaşamiş her kesimden insanin hayatlarindan önümüze kesitler sunan bir eser. Kaymak tabakadan tutun da alt kesime kadar insanlarin yaşayiş biçimlerini, hayat hikayelerini, hatalarini, var oluşlarini tüm çiplakliği ile bize sunuyor. Onca keşmekeşliğin arasında sevda da unutulmamış. Zehra ile Emre'nin aşk hikayesinin romana renk kattığını düşünüyorum. Tüm bunlar Livaneli anlatımı ile birleşince tabi ki bana okuma keyfi sundu. Tavsiye edilir
8/10