Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Cebrail
Cebrail
@CeCe21
Elektrik Teknisyeni
Diyarbakır
Diyarbakır, 15 Eylül 1999
60 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Detaylı Özet'
inceleme değil de özet yazdığımı belirtmek isterim.
.
.
.
.
.
Köylü bir kız olan varvara, babasını kaybettikten sonra borçları kapatmak için herşeyi satarlar.Annesi ile birlikte zalim olan bir akrabasına taşınırlar.4-5 odalı bir evin 1 odasında kalırlar. Başka bir oda da kalan öğretmenlerine ilgi duyar. Biraz ona karşı olan hislerini anlatır anısında . Öğretmen hastalanır ölür. Bir süre sonra annesi de hastalanıp ölür.
Uzaktan bir akrabası olan Makar, memur ya da katip gibi bir mesleği var. Elinden geldiğince Varvaraya yardım eder.(Bence içten içe ona aşıktır ama bir türlü dile getirmedi)Baya yaşlı olan Makar, toplum tarafından yanlış anlaşılmasın diye mektuplaşır varvara ile.(evleri çok yakındır birbirini görürler hatta)
Roman genellikle bu karşılıklı mektuplaşmalardan ibarettir(günlük gibi birşey) .Varvara ya bir kısmet çıkar . En azından aç kalmam diyerek kabul eder ve evlenip taşraya gider. Makar,yalnız kaldığı için çok acı çeker ve roman biter.
Makar,kitapları hem över hem de 'roman okumak işsizlerin yaptığı birşeydir ' der . Kendiyle çelişkilidir bu konuda.
Bi yerde Palto' isimli bir romandan bahseder onu okumakta farz oldu şimdi:)
Detaylı Özet'
Ali Rıza Bey'e "kızını dövmeyen dizini döver" atasözünü söylemek isterdim.
.
.
.
.
.
Memur olan Ali Rıza Bey'in , dört kız ve bir erkek çocuğu vardır. Hayattaki en büyük isteği namuslu bir hayat yaşamak.
Çalıştığı şirkete torpil ile soktuğu bir kız, şirketin patronuyla yattığını öğrenince şirketten ayrılır ve işsiz kalır.
Bu olaydan sonra evde kavgalar, huzursuzluklar,isyanlar vs başlar.
En büyük oğlu bir iş bulur evi idare etmeye çalışır. Evli bir kadınla birlikte olur ve kadınla evlenip fakirhaneye getirir. Nüfus artar.
Kızlardan en büyük olanı fikret, evden kaçmak için kendisinden yaklaşık yirmi yaş büyük biri evlenip fakirhaneden ayrılır ve ilk yaprak döküldü.
Oğlu şevket ,para yetiştiremiyor borç alıyor ve sonunda hırsızlık yapıp bir buçuk yıl hapis yatar. Böylelikle ikinci yaprak döküldü. Gelinde fakirliğe dayanamayıp kaçıyor.
Kızlardan necla ise ,kendini zengin koca olarak tanitan bir suriyeli ile evlenip memleketten ayrılır. Adam zengin değil, çocukları var üstüne zaten yirmi-yirmi beş yaş büyük. Ne hayallerle yola çıktı ne buldu. .bir yaprak daha..
Kızlardan leyla bir avukatın metresi olup ,apartman dairesinde metres olarak ailesi olarak yaşar. En azından karınlarımiz tok diyip geçinip giderler..
Geçim sıkıntısı bir aileyi ne hallere düşürdü böyle. .
Not : romanda eski kelimeler fazla yoktu. Anlatımı basit.olaylari süslü cümleler değil de olduğu gibi anlatmış yazar.
Özet'
.
.
.
.
.
.
Her şeye sahip iken zamanla her şeyini kaybetmek..
Geçmişte yaşadığımız olaylar bilinç altımızda kaydedilir.Biz farkında olmasak bile hayatımızı şekillendirir.
Kenan BEY ; yakışıklı,karizmatik,boylu poslu ,her kadını kendine aşık eden , güzel bulduğu her kadınla birlikte olmaya çalışan bir iş adamı.
Kadınların ahını mı aldı bedduasini mı aldı zamanla bilmem ama her şeyini kaybediyor,herkes terk ediyor onu ,iflas ediyor..
Yaşlandı,huzurevinde kalıyor artık.bir iyilik yapıp huzur buluyor sonra değişmeye karar veriyor..
Bencil kralimiz, yardım etmeye iyilik yapmaya başlıyor ve kitap mutlu son ile bitiyor..
Kitabı bazıları yargılayacak, hastalarının hayat hikayelerini yazıyor isimleri değiştererek diye. Çoğu romanlar zaten bazılarının hayat hikayelerinden kurgulanmamış mı?
Okur Takip Önerileri
kısa bir özet
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Tolgonay ,Toprak Ana(tarla) ile dertleşiyor, bütün hayatını anlatıyor..
Tolgonay, 2.dünya savaşında üç erkek çocuğunu ve kocasını kaybeder. Daha sonradan gelinini de doğum sırasında kaybeder ama torun sahibi olur. Kalan hayatını torunu ile geçirir.
Askere giden erkekleri ,bekleyenlerin çektiği acıları, üzüntüleri, umutları..
Ekip biçtiği buğdayların bir kısmını cepheye göndermeleri, kışın zorluk çekmeleri..
Fedakarlıkları, açlıktan zor zamanlar geçirmeleri..
Roman çok dramatik,okurken cümleler akıp gidiyor. Sonu güzel bitmesi beni mutlu etti..
Okumanızı tavsiye ederim.
Kendime göre DeTaYLı özet çıkartıyorum. Spoiler içerir doğal olarak.
Bu romanda yazar bana hırsı,tutkuyu,saplantı olmanın sonuçlarını gösterdi.
Evli ve 2 çocuk sahibi olan bir kadın ,otelde yeni tanıştığı adamla, kocasını ve çocukları terk edip kaçar. Görüştükleri,sohbet ettikleri süre, üç dört saat bile olmamasına rağmen bırakıp gitmiştir. Otelde bir grup insan yemek masasında bu olayı tartışırlar.Bu olayın benzeri başına gelen bir kadın ,yazarla yalnız kalarak ,bu anılarını anlatır.
Evli,mutlu bir hayat sürerken kocasını kaybeder,kendisini oyalamak ve kafa dağıtmak için sürekli gezerken bir kumarhane de her şeyini kaybeden bir adamı kurtarmak ister.intihar etmesini engeller ve otel odasına götürür. Bir şekilde genç adamla birlikte olur daha sonradan ona aşık olur.
Kumarbaza yol bileti için bir miktar para verir. Kumarbaz sözünü tutmayip,kumarhane gider ve kadın onu orada yakalar. Yardım etmek isterken, genç adam onu iter ,hakaret eder. Kadın ,afallayip orayı terk eder ve başka şehre gider.Bir zamanlar sonra öğrenir ki kumarbaz idam etmiştir.
Bu romanda kumara takıntılı,saplantılı olan bir gencin sonunu gösterir.
Bir kadının daha 24 saat bile olmadan bir gence aşık olması,onunla birlikte olmak istemesini konu alır.
İlk görüşte aşk dedikleri şey bu olmalı sanırım.
Özet
Panik kitabı , Holmes serisinin Kızıl soruşturma ve Dörtlerin yemini bölümlerinin yer aldığı kitaptır.
Kronojik sıralamaya göre okumak isteyenlere tavsiye ederim.
Kızıl soruşturma(kızıl dosya) , Dr. Watson ile Holmesin tanışmasını konu alıyor. Kızıl soruşturmada iki adamın ölümü araştırılıyor,Holmesin analitik düşünme tarzını sevdim.Bir suçu çözmek için yavaş yavaş geriye doğru bakmak lazım.İmkansızları elerseniz ortaya gerçekler kalır.
Dörtlerin yemini bölümünü sevmedim ya da dikkatli okumadım.Dr.watson bu bölümde bir kadınla tanışıp ona aşık oluyor ve evlenme kararı alıyorlar.
Bir hazine hırsızının peşine düşüp onu yakalıyorlar.İşin içinde cinayet ve intikam vardır.
Okuma sırasına göre 1.ve 2. kitaplarini içeriyor.Bütün olaylar Dr.watsonun gözünden anlatılıyor.Betimleme gücümüz biraz iyi olursa rahat bir şekilde anlayabiliriz kitabı tabii biraz da hafiza,akılda tutmak lazım olayları.
Anlatımı basit ,akıcı ,güzeldi..
Tutku yayınlarında biraz yazım hatası vardı(eksik harf) ama okumaya engel değil.
Özettir..
Bu kısa roman iki kişiye odaklanıyor genelde, Birinci kişi yaşı küçük olan Czentovic ,zekası bazı şeylere yetmeyen,normal hayatta biri birşey söylemeden o görevi yerine getirmeyen yani sürekli birilerinin onu yap bunu yap demesi lazım.O görevi yerine getirdikten sonra birşey ile ilgilenmez.
Her gün rahip ile rahibin arkadaşının satranç oynayışlarını sessizce izleyerek satranç oynamayı öğrenir ve rahip ile rahibin arkadaşını sürekli yener.
Satranca karşı özel yeteneğini olduğunu gören rahip çocugu alıp satranç yarışmalarına götürür,kurslara gönderir. Hızla ünü yükselir , dünya şampiyonu olur,şöhret kazanır,kibirlenir..
İkinci kişi; bir doktor.Hitler tarafından kaçırılan Dr. B. tutsak tutulduğu yerde hiçbir şey yoktur,gardiyanın cebinden bir satranç kitabı çalıyor ve her gün tek başına gizlice bütün gün satranç oynuyor.Dr. B. kendini satranca çok fazla kaptırır ,delirir gardiyana saldırıp ,tutsak tutulduğu yerden pencereden atlayıp kaçar,yaralanır.Gözlerini bir hastanede açar ve hitlerin ülkesini işgal ettigini öğrenir.
Bir gemi ile yolculuk yaparken Czentovic ve Dr.B. yolları kesişir satranç müsabakası yaparlar..
Czentovic; satranç oynarak geçimini sağlar ,hayatı sadece satrançtan ibarettir.Kibirli,egoist biri haline gelmiştir.
Dr. B. ; uzun yıllar tutsak tutulup işkence çekmiş,sürekli sorgulanmıştır.Oyalanacak birşey vermeyip boş bir oda da kalmıştır.Çaldıgı kitap ile oyalanmaya çalışmıştır,hastalanıp takintili olmuştur.
Özettir!
Kamelyalı kadın
Lakabını; bir çiçek türünden olan ,her gece taktığı kamelyalardan alır.
Bir yosmanın evine haciz gelmesiyle , eşyaları satışa çıkar. Bu olay, ilgisini çeken dumas eve gidip bir göz atar , satılıkta olan bir kitap satın alır o evde ,okumaya başlar,okudukça ilgisi artar araştırmaya başlar..
Bir tiyatro gösterisi izlerken locada
Köle olarak esir edilip, Osmanlı sarayına götürülen bir zencinin gözünden anlatılıyor roman.
Köle esir olarak getirildiği sarayda ,hadım edilip(cinsel organinin kesilmesi) , cariyelerin başına haremağası olarak yerleştirilir.Birçok dil öğrenip değer görmüştür.
"Bir erkegi hadım ederek onların erkeklik duygularını alamazsınız"
Romanda, Osmanlı sarayında dönen entrikalar,taht oyunları , padişahların katliamları; zevk için insanları idam etmeleri bir köle gözünden baya güzel anlatılıyor.
Genellikle romanda, tuzağa düşüp zindana atılan padişah ile kölenin arasından geçen ilişki konu edilmiş.Köle bazen gözünü yükseklere göz dikip hayaller kuruyor bazende kendini değersiz bir böcek gibi görüyor..
Ben begendim romanı tavsiye ederim. Osmanlı padişahların taht için neler yapabilecegini ve cariyeler hakkında en azından biraz bilgim oldu.
Kendime özet 10
Roman, bir gencin annesinin ölüm haberini alıp onun cenazesi ile ugraşmasıyla başlıyor.
Meursault , hiçbir şeyi umursamaz ,hissiz , gerek olmadıkça konuşmayan bir insan bence.
Annesi öldüğünde hiç aglamamıştır ve bu romanda baya dile getirilip sorgulanılıyor.
Roman iki bölümden oluşuyor.Birinci bölümde annesinin ölümü,sevgilisi ile tanışma ve komşularıyla arasındaki sohbetler anlatılıyor.
İkinci bölümde ise hapise atılması,mahkeme süreci,hayatı biraz sorgulaması.. vs roman son buluyor.En sonda "hayatı dolu dolu yaşadım bence , bugün ölmüşüm ya da 20 sene sonra ölmüşüm ne fark eder" gibi bir cümle kuruyor. Hiçbir pişmanlığı yok olsa bile umursamaz zaten.
Romanı okurken biraz sıkıldım. Onu yaptim,bunu yaptim,şunu yaptim gibi anlatıldı bütün hikaye.Gerçi meusaultın hayatı başka nasil anlatilabilirdi ki:)
Meursaulta özendim onun gibi hissiz olmayı isterdim.
Kendime özet 9
Kitap 5 kısa hikayeden oluşuyor. Her hikayede bir kişi ölüyor. Ölen kişinin hayatını ve ailesini çok kısa bir tanıtıyor yazar bize.
Bir insan ölürken çevresindekilerin davranışlarına dikkat edilmiş her hikayede.
Ailelerin ;hayatlarında hiçbir şey olmamış gibi devam etmeleri ,ölen kişinin ardindan miras için kavga etmelerini(miras için ölmesini bekliyorlar) , mezarlıktan hemen ertesi gün çalışmaya devam edip ,defin günü bir gün dükkan kapalı kaldı hayıflanmak..Açlıktan ,ölen çocugun dibinde yemek yemek.
5 kısa hikayeden güzel bir anlam çıkartmış yazar. Baya beğendim.
Kendime özet 8
Kafa dagıtmak için okumak istedigim japon bi yazarın kısa bir kitabı.
Osmanlı dan bahsedecegini sanmıştım ama öyle değil hiç alakası yok.
Öykü , bir çocugun kütüphaneye gidip kitap ödünç almak istemesi ile başlıyor.Aradığı kitabı bulmak için bodrum kattaki görevli amcadan yardım istiyor.
İhtiyar , çocugu bir odaya kapatıp zorla kitap okutmaya çalışıyor.
Gizemli bir kız ona her gün yemek götürüyor.Koyun kılığına girmis bir koyun adam onu surekli gözetliyor.
Manga tadinda ilerleyen tuhaf bir fantastik öykü.Hiç bir sey anlamadim sanirim bana göre değil bu tür kitaplar.
Okumak isteyen olursa bişe beklemesin kitaptan.
30 dk da okunacak kısa bir kitap ama o zamana bile değmez bence..
Kendime özet 7
Bir kadının bir adama bir mektup gonderilmesini konu ediliyor..
Baya uzun bir mektup..
Bu mektupta kadın , mektubu gönderdiği kişiye duyduğu aşkı,çektiği acıları,her yıl ,her saat onu düşünmesini ve nicelerini anlatıyor..
Bazen onun aşkına hayran kalıyoruz, Bazen de kızıyoruz niye konuşmadın?niye anlatmadın?
Bana göre kadının, adama olan aşkı saplantılı ve manyak diyecegimiz türden..
Kısa bir roman diye tek seferde okumaya çalışmayın bence.
Kendime özet 6
Spoiler..İstabulda kendi halinde sıradan bir hayat yaşayan gazeteci ibrahim, arkadaşı hüseyinin ölüm haberini duyunca araştırmak için doğup büyüdüğü mardine gider.
Hüseyin yardımsever ve anladığım kadariyla dindar bir insan.
Suriyeden kaçıp mardine ,mülteci kamplarında kalan insanlara sürekli yardım eden hüseyin bir kıza aşık olur ve kendi evine götürür ama ailesi izin vermez, kız bi takım olaylardan dolayi evden kaçar.
Hüseyin kıza yardim ettiği için saldırıya uğrar,ölmez.
Yeni bir hayat kurmak için Sözde özğürlükler ülkesi olan ABD ye gider , daha sonra meleknazı yanına alacaktır ama orada müslüman oldugu için öldürülür.
Kitapta yezidilerin IŞID tarafindan soykırıma ugramaları,tecavüz edilmeleri anlatılmış. Baya üzücü olaylar. Bunları yapanlar gerçekten de müslüman mı?
İbrahim ise tekrar İstabula dönüp meleknazı arar ve bulur. Melekanazın çektiği acıların etkisinden kalıp ona aşık olma ile acıma duygusu arasinda kalmıştır. Ne kadar ugraşsa da meleknaz onun yardımlarını istemez. İbrahim her hafta sonu onun gelmesini bekler bi cafede ama gelmez..
Yezidilerin bir sınır kapısında kaldıgı haberini alan ibrahim belki bi umutla görürüm diye gidiyor ve orada Meleknaz'lar görüyor onlara yardım etmek için elinden geleni yapıyor..
İbrahim , meleknaza aşık mı oldu yoksa ona acıyor muydu? Neydi onu sürekli görme,arama isteği?
Kendime özet 5
Siddhartha
Hikaye iki arkadaşın evlerinden ayrılıp kendilerini samana olmaya adamaları ile başlıyor. Bir kaç yıl ormanda samana' olmak için eğitim aldıktan sonra kendilerine göre olmadığını anlayınca başka bir dine girmek için yola çıkarlar. Gittikleri bu köyde buddha' ile tanışırlar ve onun öğretilerine hayran kalırlar.Siddhartanın arkadaşı keşiş olmaya karar verir. Siddharta ise bana göre değil diyip yola çıkar ve arkadaşı ile yolları ayrılır.
Siddharta birçok yer gezer ama kendi özbenliğini bulamaz.
Siddharta samana oldu,aşık oldu,tüccar oldu,kumarbaz oldu, kayıkçı oldu, baba oldu ama bir türlü özbenliğini bulamadı..
Roman biraz ağır geldi bana.Kendi benliğini bulmaya çalışan bir adam.Yazılar genellikle felsefi idi.Kitap yaklaşık 60 sayfa olsaydı baya güzel olurdu bence.Uzun uzun cümleler kurulmuş.
Siddharta ile hayata farklı bir bakış açısı yakalamak istiyorsaniz dinlene dinlene okuyun derim.
Tek seferde okuyup bitirmek isterseniz sıkılırsınız bence..
Kendime özet 4 /Çok kısa bir özet
Fareler ve İnsanlar ismini görünce fare ile alakalı bir şey sanırım dedim ama alakası yok.
Romanda birbirinden farklı 2 kişi var. Zeki adam ile yarım akıllı iki arkadaş. Bu iki arkadaşın hayalleri var ve gerçekleştirmek için çiftliklerde çalışırlar.Zeki olan(george) , yarım akıllıyi(Lennie) sürekli koruyup ona yardım eder,sahip çıkar. Lennie aklı kıt ama hayvanları çok seven iyi biri.
Bu çiftlikte yarım akıllı istenmeden bir belaya bulaşır.Zeki olan adam ise onu bu beladan kurtarır.. Bir daha hiçbir belaya bulaşamaz artık,ebediyen...
Keşke okumasaydım baya üzüldüm.Yeşil yol filmine benziyor biraz aklı kıt olan.
Kendime özet 3
Aileleri tarafından yurda yerleştirilen bir grup çocuk.Aile baskısı ile istedigi mesleği seçememeleri,hayallerinin peşinden gidememeleri..
Yurda yeni gelen ingizlice öğretmeni ile her şey değisir.Neşeli,Enerjik,Şiirleri seven bir öğretmen.Çocukların sıkıcı geçen günlerden biraz da olsa kurtuldukları tek ders olan ingilizce dersi.
Çocuklar kütüphanede bir kitap bulur ve "ölü ozanlar derneği" adlı eskiden olan bir kulübü keşfedip tekrar açarlar.Neredeyse her gün toplanıp şiir okurlar sırayla..
Gruptan birinin aile baskısı yüzünden istediğini yapamaması sonrası intihar etmesi olayı baya üzdü beni.
Çocuklar istediğini yapmalı,istediği mesleği seçmeliler, istedikleri sporu yapmalılar,istedikleri hayatları yaşamalılar..
Carpe diem
"Anı yaşayın. Hayatlarınızı olağanüstü kılın."
Kendime özet 2
Zeze, daha 5 yaşında iken kendi kendine okumayı öğrenen bir ufaklığın hikayesini anlatılıyor romanda.
Meraklı, sürekli yeni kelimeleri ögrenmek isteyen, afacan mı afacan bir çocuk.Romanda yaptığı yaramazlıkları, ailesi ile yaşadığı güzel ve acı anları anlatıyor.Ailesinden ölesiye dayak yemesine üzüldüm.
Portakal fidanı ile kurduğu hayali arkadaşlık bence yalnız olduğu içindi..
Dost olmanın ne olduğu daha o yaşlarda öğrenmek ve yaşamak..
Romanı beğendim ama finalı tatmin etmedi beni. Roman biraz daha uzun olmalıydı. Zeze nin hayatıni biraz daha anlatmaliydi..
Kendime özet 1
Her şey adaleti kendince yerine getirmek isteyen zeki bir adamın , suç işleyen on kişiyi bir adaya davet etmesi ile başlıyor.Bu on kişi önceleri suçlarını kabul etmese de daha sonradan tek tek suçlarıni anlatıyorlar.
Bir kişi ölüyor ve bir şey olmamış gibi devam ediyorlar kahvaltılarına,sohbetlerine..
Kitap güzel, akıcı ve güzel akıl oyunları vardı.Başta biraz karışık gelse de okuyunca her şey çözümleniyor. Son söz kısmında her şey çok güzel açıklanmış ve finali çok iyi yazılmış bir kitap.
