Herkesin kitaplığında yeri başka olan bir kitap vardır mutlaka. Bu kitap da benim için öyleydi. Lisenin ilk yıllarında bir otobüs yolculuğunun molasında, bir dinlenme tesisinden almıştım. İsimini görür görmez çok ilgimi çekmişti. Tabii o zamanlar içimiz daha bir kıpır kıpır, zaten aşka aşık bir insanız, koşa koşa almıştım. Daha sonra hangi ülkeyi gezdiysem, hangi şehri gezdiysem yanımda getirdim. Benim için gezi mottosu olmuştu. Sadece yolculuk yaptığım zamanlar okuyordum. O yüzden yıllardır bitmemiş bir şekilde duruyordu tabii :) Geçen gün kitaplık temizliği yaparken tekrar elime geçti ve tamam Elif artık bu kitabı bitir dedim. Zaten kitap da öyle oturup baştan sona okunacak bir kitap değil fikrimce. Ara ara, rastgele bir bölümünü açıp, güzel bir aşkın hikayesine şahit olabilirsiniz. He gerek var mı böyle bir kitaba bilmem. Ama adını yüzlerce kez duyduğumuz, kitaplarını okuduğumuz, filmlerini izlediğimiz ve daha bir sürü farklı alandaki insanların bazen güzel sonuçlanan, bazen hezeyana uğrayan -ki aşkın tanımı da bu sanırım- aşk hikayelerini anlatıyor. Okuması keyifli.
