Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Euphrates

Euphrates
@Euphrates41
Türkçe Öğretmeni
Öğretmen
21 okur puanı
Aralık 2016 tarihinde katıldı
80 syf.
8/10 puan verdi
Hikaye Viyana'da yaşayan Michael von R. adlı yedek subayın başından geçen, insanlık için basit fakat kendi için derin bir uyanışı anlatıyor.Kahramanımız Avusturya burjuvasinin yaşayış tarzını yansıtmakla beraber, bu kesimin ruhsal olarak içinde bulunduğu durumu da çarpıcı biçimde betimliyor.Nedendir bilmem kendini toplumdan soyutlamış roman veya hikaye karakterleri bana daha yakın geliyor. Yusuf Atılgan'ın 'Aylak Adam'ı, Camus'un 'Yabancı'sı, S.Ali'nin Raif Efendisi gibi buradaki karakterimizde duygusal olarak hissizleşmiş, bedenen yaşamdayken ruhen toplumun kalıplarına girememiştir. Maddi durumunun iyi olması sebebiyle hayat kaygısı yaşamamış, istekleri ve tutkularını kolayca elde edebilmiştir.Bundan sebep zaman içinde arzu ve isteklerini gerçekleştirecek çabayı, daha sonrasında bizatihi herhangi bir arzu ve isteği içinde bulamamıştır. İşte bu tekdüze hissiz yaşamın uyanışı ise herkes için basit,sıradan olayların yaşanmasıyla mümkün olmuştur. Bu uyanış ilk önce kahramanın içinde (Freud'un psikanalizi gibi-İD) çocukluktan,geçmişten gelen bir kötülük arzusuyla başlarken daha sonrasında yaratıcının belki her insanın yüreğine koyduğu saf iyiliğin keşfetmesiyle oluşmuştur. Bence yazarın burada verdiği mesaj için; her insanın içinde var olan, yaratılış itibariyle gelen iyilik duygusu insanı belki de diğer tüm canlılardan ayıran, insanı insan olduğu bilincine vardıran en önemli olgudur diyebiliriz. Verdiği mesaj bakımından , dilin yoğruluşu ve Zweig'in edebi dünyasını görmek açısından gönül rahatlığıyla tavsiye edebileceğim kitap.
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023144,4bin okunma
Reklam
196 syf.
8/10 puan verdi
Son yıllarda hikaye türünde okuduğum kitaplar arasında bu kadar beğendiğim bir kitap var mı bilmiyorum. Bunda dilin akıcılığının,sadeliğinin ve hikayelerin sürükleyiciliğinin mutlaka payı var ama en önemli etken hikayelerin bir şekilde hayatınıza temas etmesi.Hikayeleri okurken ''ya bu sanki benim hayatımdan bir kesit'' veya ''şu hikayedeki kişiler falancaya benzemiyor mu?'' diyeceğiniz o kadar çok nokta , o kadar çok izlenim var ki bu yüzden bir sonraki hikayede hayatınızın hangi noktasına yazarın değineceğini merak ediyorsunuz. Sadece karakterler değil hikayede geçen olaylar da o kadar çok sahici ki mutlaka bir iki tanesini yaşamış veya çevrenizde görmüş oluyorsunuz. İşte Şermin Yaşar bu kitapta bana göre en çok bunu başarmış; kurgusal yazın dünyasında gerçekliği yakalamış, gerçekliği nakşetmiş. Hikayelerden '' Yine Muazzez,Babam Yüzünden,Tüh!'' adlı hikayeleri çok beğendim. Ama bir hikaye var ki hepsinden yeri ayrı ; ''Bize Bi' Çay''... Bu öyküde sevginin,sabrın,gerçek aşkın, bir ömrü 'bir' yaşamanın kıymetini öğreniyorsunuz. Hele ki günümüzde kıymeti harbiyesi sosyal medyaya düşen bu kavramların bu öyküde bu incelikle işlenmesi çok isabetli olmuş.
Gelirken Ekmek Al
Gelirken Ekmek AlŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20196,6bin okunma
222 syf.
9/10 puan verdi
Hani Tanpınar'ın Huzur romanına ''huzursuzluğun'' romanı denir ya bu kitapta bir yaşam içinde ''yaşamamanın'' romanıdır.Roman kahramanı Yusuf yetim,kimsesizdir.Ancak beklenildiği gibi Yusuf için bu eksiklik hayatında çok büyük bir sorun değildir.Asıl sorun yaşarken çevresinde kendi benliğiyle ilgili izler bulamamasıdır. Yusuf tipik Anadolu köylüsüdür.Masumdur,bembeyazdır.Fakat kendisini evlatlık alan kaymakam ailesiyle göç ettiği şehirlerde ve kasabalarda kirlenmiş,yozlaşmış insanları gördükçe Yusuf bu yaşama ait olmadığını düşünür.Bu düşüncenin kendisini yıpratmasını engelleyen tek şey karısı Muazzezdir.Gün gelip bu yozlaşmış insanlar Muazzez'le olan hayatına kast edince Yusuf içindeki isyanı gün yüzüne vurur. Bu açıdan kitap müthiş bir kurguya,olay örgüsüne sahiptir.Dili oldukça sadedir. 1900'lü yılların Anadolu'sundan sık sık okuyucuya kesitler sunar.Okuyucuya sonu çok çabuk bitirilmiş gelebilir.Bunun sebebi yazarın ikinci ve üçüncü kitabı çıkaracak olmasıdır.Ancak Sabahattin Ali'nin ömrü buna yetmez.Bundan dolayı Kuyucaklı Yusuf edebiyatımızın içinde bir ukdedir.Bu eksiklik dışında roman oldukça niteliklidir. Türk edebiyatının bu klasik eseri günümüzde yozlaşan ahlak ve kültür değerlerimize adeta o dönemde çekilmiş bir isyan bayrağı,bir Yusuf manifestosudur.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021174,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
264 syf.
6/10 puan verdi
Bir sınavım için okumak zorunda olduğum bu kitap için elimden geldiğince objektif olmaya çalışacağım.Ne kadar başarılı olurum bunda bilemem. Mustafa Kutlu hikaye yazarlığı konusunda günümüzde en önde gelen isimlerdendir.Ancak maalesef aynı şeyi deneme yazarlığı için söylemeyeceğim.Sebebine geçmeden önce şunu belirtmeliyim ki bu kitabı şahsen ben
Vatan Yahut İnternet
Vatan Yahut İnternetMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20141,296 okunma
164 syf.
9/10 puan verdi
Yalnızlığın en çarpıcı romanı... Evet yalnızlar okumalı ilk önce bu kitabı.Çevrelerindeki kalabalıklara rağmen yalnız olan,anlaşılamayan,hissettiklerini haykıramayan insanlar okumalı.Sıradan bir hayatı,sıradan yaşayanlar okumalı. Çünkü insan okuduğu eserin sayfalarında yaşamından,hissettiklerinden izler bulmak ister.Belki bu yüzden çok fazla etkiledi beni de.Şöyle ki; sayfaları okurken Raif Efendi'de beni,ben de Raif Efendiyi buldum.Bu sebeble yalnızlığın romanı benim için bu eser. Bunları başta söylüyorum çünkü yaşamdan zevk alan,kalabalıklar içinde kendini yalnız hissetmeyen okurların beklentilerini çok da fazla yükseltmek;'Tamam güzel bir eser,fakat abarttığın kadar değil' dedirtmek istemiyorum.Ne demek istediğimi elbette eseri okurken anlayacaksınız. Ama şunu da rahatlıkla söyleyebilirim ki dili anlaşılır olan bu klasik eserimiz, henüz okumamış olan kitap severler tarafından mutlaka beğenilecektir.
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021315,6bin okunma
Reklam
536 syf.
8/10 puan verdi
Aşkı,hasreti,gurbeti,savaşı,acıyı,göçü,kini,öfkeyi ve nice duyguyu bu denli gerçek hissettirebilen edebiyatımızın güzel bir eseridir.Bir sayfada Settarhan olup aşkınızdan,hayatınızdan vazgeçiyorsunuz,bir sayfada Büyükhanım olup Rus işgalinde çileli yollarda göç ediyorsunuz, bir sayfada İsmail olup Balkanlar'da vatan uğruna acı çekiyorsunuz...Ama hepsinin sonunda bir nehrin denize döküldüğü kısımda birleşiyor geriye dönüp bunca olaya,duruma hayretle bakıyorsunuz.Bu bakımdan; aynı zamanda farklı coğrafyalarda yaşanmış bunca tarihi gerçekliği okura hissettirebilen yazarı tebrik etmek gerekir.Ayrıca Güney Azerbaycan havzasını,mistisizmini,yaşayışını,gelenek ve göreneklerini okuyucuya adeta film sahnesi gibi yansıtması,yaşatması da ayrıca dikkat çekicidir.Lakin iki eleştirim olacak ki bunlardan biri kitabın uzunluğuyla alakalı.Bir kitabın uzunluğuyla kalitesi arasında paralellik olduğunu düşünmüyorum bu bakımdan gereksiz bilgi,olay ve kısımlar çıkarılıp daha içi dolgun,duru bir kitap haline getirilebilirdi.İkinci olarak ise bunca çileli yoldan,sıkıntıdan sonra insan Setterhan ve Zehra'nın kavuşmasını biraz daha okumak istiyordu.Kavuşma çok çabuk oldu bitti ye geldi.Demek istediğim gereksiz kısımlar çıkarılıp bu olay üzerinde durulsaydı kitap benim için dört dörtlük olabilirdi.Ama her şeye rağmen keyifle okuyup bitirdiğim bir kitap.Gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim.
Nar Ağacı
Nar AğacıNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202127,4bin okunma
352 syf.
9/10 puan verdi
Her ne kadar 20.yüzyılda yazılmış olan bu kitap, yazılış amacı olarak Rusya'da gerçekleşen sosyalist devrimi yermekte olsa müthiş bir biçimde bulunduğu çağı aşmıştır.Çünkü günümüz kitabı okurları sadece 20.yüzyıla ait durum ve olayları görmemiş ayrıca şu anki siyasi ve sosyal yaşama dair izlerde bulmuştur.İnanın kitabın en keyifli ve hayrete düşürücü;düşündürücü kısmı da budur.Bu bakımdan eser gerçekten bir klasiktir.Bir distopya olmasına rağmende dili oldukça sadedir.Beğenerek okuduğum bu kitap fikir dünyamda yeni pencereler açmıştır.Bu nedenle rahatlıkla önerebileceğim bir kitaptır.(Çiftdüşün ve toplumun üç kesimi bölümleri beni oldukça etkilemiştir.Günümüzde hala bu sistemlerin devam ettiğini görmekse ayriyeten sorgulanacak çok şeyin olduğunu düşündürtmüştür.)
1984
1984George Orwell · Can Yayınları · 2019166,4bin okunma