Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ceyda A

101 syf.
·
Puan vermedi
Yeni tanıştım Sait Faik ile..Nedense dünya edebiyatını tanıma hevesimiz bizi asıl okumamız gereken yazarlardan uzaklaştırıyor.. Okuduğum ikinci kitabı. İçerisinde toplam 17 öykü var. Ben en çok kıraathaneleri barındıran öykülerini sevdim. İnsanı ele alışı, anlatışı, toplum içerisindeki bu insanların duruşunu, ruhunu çok iyi anlatmış bence. Hatta bir yerinde bir insanın üniversite eğitimindense kıraathane de eğitilmesinin daha mühim olduğuna değinmiş. Çok sevilmiş Sait Faik… Hayatı boyunca birçok lakabı olmuş. Gözlemci balıkçı, küfürbaz şair, müflis tacir, sorumlu avare, züğürt yazar, hamdolsun diyemeyen rantiye, çakırkeyf sirozlu gibi. Zaten sirozdan ölmüş. Tedavi için Fransa’ya gitse de İstanbul hasreti onu geri getirmiş. Ve edebiyatının en önemli eserlerini de bu dönemde vermiş. Daha çok yolum var Sait Faik’I sindirebilmek için. Bundan sonra yapmam gereken şey ise müzesini gezebilmek. Bu yıl hedeflerim arasına ekledim.
Az Şekerli
Az ŞekerliSait Faik Abasıyanık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20202,298 okunma
Reklam
240 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın sadece konusunu bilerek yazarın imza günü etkinliğine katıldım. Sanıyordum ki Arçelik’in Ceo’su Everest’e tırmanmış ve bununla ilgili de bir kitap yazmış. Tamamen bir PR aktivitesi olduğunu düşünüyordum. Hakan Bulgurlu’yu çevremde tanıyanların, hakkında hep çok iyi bir insan olduğunu söylemelerinden dolayı ayrıca kız kardeşini de hiç
Tehlikeli Tırmanış
Tehlikeli TırmanışHakan Bulgurlu · Mundi Yayınları · 202111 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
Matt Haig’in kitaplarını seviyorum. Çünkü çok iyi konular seçiyor. Dilinin çok basit olması, fazla konudan konuya atlaması gibi çok fazla eleştri alıyor. Ama bence hepsinin arkasında derinde çok sağlam mesajlar veriyor. Özellikle Gece Yarısı Kütüphanesi böyleydi bence. Son kitabı ‘’İnsanlar’’da çok fazla mesaj içeren, satırların arasında akarken bir durup düşüneyim dedirten bir kitap bence. Evet yine çok basit bir dil ve belki de sıradan bir konu ama altındaki mesajlar harika. Başka bir gezegenden gelen ve insan olmayı öğrenen bir uzaylının hikayesi…İnsanlığa dışarıdan bakış ile beraber insanın en derinindeki duygulara gitme yolculuğu gibi..İnsanlığa, kötülüğe, iyiliğe, aşka, sevgiye, aileye, arkadaşlığa dair güzel saptamalar var içerisinde. Ben sevdim..Biraz kafa dağıtmak ama yine de size iyi gelecek bir kitap okumak isterseniz tavsiye ederim.
İnsanlar
İnsanlarMatt Haig · Domingo Yayınları · 20236,9bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
88 syf.
·
Puan vermedi
Ayfer Tunç benim için son dönemimin en büyük kazancı. Onu okumaktan vazgeçemiyorum. Çok şanslıyım ki hala okumadığım birçok eseri var. Sanıyorum onu çok sevme sebeplerimden en önemlisi insan psikolojisini çok iyi anladığını hissetmiş olmam. İnsanı o kadar iyi anlıyor ve karşı tarafa o kadar iyi aktarıyor ki bunu nasıl bilebilir, nasıl hissedebilir diyorsunuz. Sanki dünyadaki bütün yaşanan acıları hissetmiş, bütün kötü olaylar onun da başından geçmiş ve o da tüm duygularını romana akıtmış gibi.. “Aziz bey’in Hadisesi’’ hakkında ilk söyleyebileceğim şey çok hüzünlü olduğu. Kitabı bitirince de içimde bir türlü yok edemediğim bir sızı kaldı. Aziz bey’in tüm hayatını anlatan bu öyküde kim doğru, kim yanlıştan öte her hayatta ne kadar çok acının yaşandığı düşündüm. Aziz bey’e hiç kızamadım. Ben onun çocukluğundaki babasının gaddarlığını tüm kalbimle hissettim. Kitabın sonunda ise göz yaşlarımı tutamadım. Özel bir kitap benim için. Ayfer Tunç bir erkeğin iç dünyasını nasıl bu kadar iyi yansıtabilmiş hala şaşkınlık içindeyim.
Aziz Bey Hadisesi
Aziz Bey HadisesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 202210,4bin okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Vedat Milor’un kitabını ilk gördüğümde açıkçası gastronomi ile ilgili olduğunu düşündüm. Ama iyi ki bu yanılgıya kapılıp da almaktan vazgeçmemişim. Kitap Vedat bey’in günlük yaşantısından, hayata bakış açısına, sosyolog olarak gözlemlerinde, okuduğu kitaplar, sevdiği müzikler gibi bir çok konuya değiniyor. Tıpkı İlber Ortaylı’nın kitabındaki gibi söyleşi tarzında hazırlanmış. Ve Vedat bey’in renkli kişiliği de satırlara çok keyifli bir şekilde yansımış. Bol bol altını çizdiğim, notlar aldığım ve çok keyif alarak okuduğum bir kitap oldu.
Hesap Lütfen!
Hesap Lütfen!Vedat Milor · Kronik Kitap · 2021599 okunma
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
Özel bir adam Sabahattin Ali. Yazdıklarının her satırından ruhunun inceliği okunuyor. Bu kitapta daha nişanlı iken eşine ve sonrasında doğan kızına yazdığı mektuplar var. O kadar özenli ki, okurken çok etkilendim. Ama bir yandan da hayatın akışının onun ruhunda da ne kadar derin yaralar açtığını ve ister istemez bunu hayat arkadaşına yansıttığını gördüm. Hayatı zorlaştıkça mektuplardaki aşk dolu cümleler yerini endişeye, sağlıkla ilgili kaygılara hatta yaşam şartlarının zorluklarına bırakmış. Eşinden ve çocuğundan uzakta geçen günlerde nasıl zorlandığını okumak içimi çok acıttı. Ama gerçekten iyi bir adammış Sabahattin Ali düşüncemi de kuvvetlendirdi. Kitabı okurken bir yandan da hepimizin içinden geçtiğimiz bu zor günlerde de ayakta durmanın, sevdiklerimizi acıtmadan, incitmeden bu süreçlerden geçmenin ne kadar zor olduğunu hissettim. Ben de bu dönemde tıpkı Sabahattin Ali gibi iyi ki kitaplara sığındım dedim. İşte kitaptan sevdiğim bir cümle: Etrafın seni sıktığı zaman kitap oku... Ben şimdiye kadar her şeyden çok kitaplarımı severdim. Bundan sonra her şeyden çok seni seveceğim ve kitapları beraber seveceğiz.
Canım Aliye, Ruhum Filiz
Canım Aliye, Ruhum FilizSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202024,5bin okunma
536 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Ayfer Tunç’un yazma diline ve zekasına o kadar tutuldum ki; kitaplarını okurken hiç bitmesin istiyorum. Hatta birçok kitabın arasında dönüp dolaşıp yine elime bir Ayfer Tunç kitabı almış buluyorum kendimi. Uzun zamandır listemde olan ‘’Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi’’ kitabını da çok büyük bir keyifle ve hayranlıkla okudum. Ayfer Tunç’un karakter yaratma başarısı zaten ortada. Ama bu kitapta o kadar çok karakter var ki ilk sayfalarda ben şaşkınlıkla okudum. Bir incelemede okuduğum kadarıyla yaklaşık 300 civarında karakter var. Ama tüm bu başlangıçta hissettiğim karmaşaya rağmen, sayfalarda ilerledikçe tüm kurgu öyle bir şekilde iç içe geçti ve birbirine bağlandı ki kitabı elimden bırakmak istemedim.. Karadeniz’de denize sırtı dönük olarak inşa edilmiş akıl hastanesindeki doktorların, hemşirelerin, hastaneyi yaratan mimarın, hastaların kendilerinin ve çevresindekilerin hikayelerinden oluşuyor romanımız. Ama tüm bunların arka planında yine olayların geçtiği dönemdeki sosyal ve politik konulara da çok yerinde ve harika dokunuşlar yapmış yazarımız. Çok severek okudum. Ayfer Tunç’un tüm kitaplarının mutlaka okunması gerektiğini düşünüyorum.
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa TarihiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20193,399 okunma
210 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Okurken en çok ağladığım, sarsıldığım kitaplardan biri olabilir ‘’Yaşamak’’. Bitirdiğimde bu kitabı herkes okumalı diye düşündüm ama bu kadar hüzünlü bir kitabı özellikle böyle bir dönemde okumak da çok kolay değil. Kitabın hikayesi Çin’de köyleri gezip halk şarkıları besteleyen bir kişinin Fugui adında yaşlı bir adam ile karşılaşması ve Fugui’nin ona anlattığı yaşam öyküsünden oluşur. Fugui’nin yaşadığı dönem Mao’nun Çin Devlet Başkanı olduğu, kıtlıktan milyonlarca insanın öldüğü zamanlardır. Bir toplumun dramının, siyasi karmaşasının, bunalımının ve sefaletin içerisinde bir ailenin yok oluşunu muhteşem bir dille aktarmış yazarımız. İki karakterden çok etkilendim. Fugui’nin oğlu ve eşi. Eşinin gücüne, aileyi her şeye rağmen bir arada tutma şevkine hayran oldum. Oğluna ise belki benim de bir oğlum olmasından dolayı, içimde ayrı bir sayfa açtım. Ve sanırım en çok onun hikayesinde ağladım. Kitap ilk yayınlandığında Çin’de hemen yasaklanmış, ardından filmi çekilmiş, Cannes’da özel ödül de kazanmış ama tabii ki filmi de kitabı ile aynı kadere razı olmuş. Tüm dramın içerisinde kendime defalarca ailem sağlıklı olsun, yanımda olsun başka hiçbir şeyin önemi yok dedim!
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201633,7bin okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
İskender Pala; geçmiş, gelecek ve bugünümüze dokunarak gerilim dolu, çok farklı bir roman yazmış bu sefer. Teknoloji, kalbimizi, insan olmamızın en önemli unsurunu yenebilecek mi? Daha akıllı bilgisayarlar ile daha itaatkar insanlar oluşturulmaya çalışılıyor günümüzde. Hepsi bir kurgu. İçinde olduğumuz bu teknolojiyle birleştirilmiş hayatlar,
A-71
A-71İskender Pala · Kapı Yayınları · 20221,898 okunma
560 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
1968-1971 yılları arasında 7 muhteşem yazar ile yapılan söyleşilerden oluşuyor kitabımız. . . Bu 7 ustanın edebiyata, hayata, Latin Amerika tarihine bakış açısını anlattıkları, hatta birbirlerini de zaman zaman eleştirdikleri bir içerik sunuyor yazar bizlere. Ben sevdiğim yazarların röportajlarını, otobiyogrofilerini okumayı çok seviyorum. Bu kitapta hiç bir eserini okumadığım yazarlar da vardı. Ama okudukça onlara da kendimi çok yakın hissettim ve yine kendime güzel bir okuma listesi çıkardım. Kitabı biraz sindirerek okumak gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bilmediğim bir tarih, tam anlamıyla ne demek istediğini anlamadığım yazarlar var. Biraz araştırma yapmak ve tanımak hiç fena olmaz okumadan önce. Bu yazarlardan herhangi birinin kitabını okumaya karar verdiğim anda hemen dönüp röportjalarını tekrar okuyacağım. Bu şekilde daha da yakından tanıyacağımı ve aktarmak istediklerini daha iyi anlayacağımı düşünüyorum.
Yedi Ses: Latin Amerikalı Yedi Yazarla Söyleşiler
Yedi Ses: Latin Amerikalı Yedi Yazarla SöyleşilerRita Guilbert · Can Yayınları · 019 okunma
Reklam
232 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Margaret Atwood’un yazmak üzerine düşüncelerini anlattığı şahane bir kitap. Cambridge Üniversitesi'nde yer aldığı konferanslardan aktarılan altı bölümden oluşuyor. Atwood’un yirmiye yakın şiir kitabı ve birçok romanı var. Ben “Damızlık Kızın Öyküsü” ile tanımıştım yazarı. Arthur C. Clarke, Man Booker, Franz Kafka gibi birçok ödülün de sahibi kendisi. Kitapları ütopya ya da bilimkurgu gibi algılansa da yazarın güçlü bir feminist ve aktivist olması ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini vurgulamasını gözardı edemeyiz. Kitabın altı bölümünde Atwood’un yaşam hikayesi içerisinde nasıl yazar olduğunu, masal kahramanlarının kendisi ve tüm yazarlar üzerindeki etkisini, yazar – para – şöhret ilişkisini, edebiyat alanında da cinsiyet eşitsizliğini, yazar- okur ilişkisine dair düşündüklerini irdelediğini okuyoruz. Ayrıca tüm bu yapı içerisinde bir çok yazar ve kitap ile ilgili düşüncelerini de aktarır. Kendime bir çok kitap önerisi de çıkardığım bu kitabı çok sevdim. Siz de Atwood’u yakından tanımak isterseniz çok severek okuyacağınıza eminim.
Ölülerle Uzlaşmak
Ölülerle UzlaşmakMargaret Atwood · Doğan Kitap · 202141 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
Koşarken ayağını burkarak başlayan şansızlıklarına, işini ve sevgilisini de karşı dairesine taşınan bir adam sebebiyle kaybetmesi eklenen bir profesörün kısacık hikayesini okuyoruz. Konu dışarıdan çok ilgi çekici gözükmese de insana dair yaptığı yorumları ve kitabın sürpriz sonunu ben çok beğendim. En çok neleri kaybetme korkusu yaşıyoruz? Kaybetmekten korktuğumuz insanları, statüleri ya da maddeleri kaybetmemek için neler yapıyoruz? Beni en çok bu konularda yakaladı kitap ve üzerine düşünmemi sağladı. En korktuğun şey başına gelse ne olur? Ya da en korktuğum şey kimi kaybetmek? Cercas zaten hayran olduğum, tüm kitaplarını okumaya çalıştığım enteresan bir adam. Bir röportajında ‘’Hayatımızı biraz olsun değiştirmeyen bir kitap, iyi bir kitap değildir.’’ demiş. Çok haklı. Kiracı eğer biraz derinine inerseniz bence az da olsa bir şeyleri kıpırdatabilir yerinden. Ben çok sevdim.
Kiracı
KiracıJavier Cercas · Everest Yayınları · 2022582 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Varoluşçu psikolog, Ferhat Jak İçöz’ün okuduğum ikinci kitabı. Varoluşçu psikoterapi ve felsefeye dair içerisinde birçok bilgi bulabileceğiniz hatta bu akımın öncülerinin yaklaşımlarının da içerisinde yer aldığı şahane bir kitap bence. Yazar, hayata dair 40 başlığı bu akım ile incelemiş ve hepsine dair kendi kişisel deneyim ve yorumlarını da
Kendin Olmanın Dayanılmaz Hafifliği
Kendin Olmanın Dayanılmaz HafifliğiFerhat Jak İçöz · Doğan Novus · 2020812 okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Annie Ernaux’u geçen sene Seneler kitabı ile tanımış ve kitaptan çok etkilenmiştim. Bu sene de Can Yayınları yazarın iki kitabını aynı anda yayınladı. Ve ben de büyük bir heyecan ile aldım ve hemen okudum. Yazar eserlerinde toplumsal konular, kadınlar, cinsellik, hastalık, ölüm, yaşlılık gibi temaları kullanıyor. Aslında eserlerinin çoğunda
Babamın Yeri
Babamın YeriAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20222,310 okunma
56 syf.
·
Puan vermedi
Annie Ernaux’u geçen sene Seneler kitabı ile tanımış ve kitaptan çok etkilenmiştim. Bu sene de Can Yayınları yazarın iki kitabını aynı anda yayınladı. Ve ben de büyük bir heyecan ile aldım ve hemen okudum. Yazar eserlerinde toplumsal konular, kadınlar, cinsellik, hastalık, ölüm, yaşlılık gibi temaları kullanıyor. Aslında eserlerinin çoğunda
Yalın Tutku
Yalın TutkuAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20223,956 okunma
63 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.