Merdümgiriz

Merdümgiriz
@Kepikec_
"Bende inanmaların çağı geçti." Ahmet Erhan.
140 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Canım Ali'm.
Sabahattin Ali; fikrimce edebiyatın en zarif kalemleri arasında bir o kadar da sert gerçekçi yanı var. Değirmen kitabı öykülerden oluşuyor. Kitabın başında bazı öyküleri kitaba ekleme konusunda tereddüt etmiş olduğunu ancak bu öyküleri kitaba dâhil etmeyerek okuyucusa haksızlık edeceğini düşünmüş ve onları da almış kitaba, iyi de yapmış. Kitap bütünüyle güzel ancak birkaç öykü daha çok sardı beni, daha çok etkiledi. Güçlülerin nizamı istedikleri gibi bozması, köylü bağnazlığı, adaletin olmayışı ve zamanın acıları birkaç öyküde fark ediliyor. Onlar da Komik-i Şehir, Bir Firar ve Kazlar. Bunlar dışında Kırlangıçlar öyküsü de sıcacık, güzel bir öykü.
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202145,1bin okunma
Reklam
141 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
34 saatte okudu
Ali'm.
Sabahattin Ali benim için çok özel bir yazar/şair. Her sene 2 Nisan'da anarım kendisini. Menfur bir saldırıda öldürülmüş olmasını hâlâ kabul edebilmiş değilim. Onun gibi esaslı bir babaya, cana yakın bir arkadaşa, insan sevgisiyle dolu birisine nasıl kıymşlar anlamıyorum. Daha önce Kürk Mantolu Madonna, Kuyucaklı Yusuf, İçimizdeki Şeytan, Çakıcı'nın İlk Kurşunu, Canım Aliye Ruhum Filiz ve Bütün Şiirleri eserlerini okudum. Son olarak da Sırça Köşk adlı yazılarından derlenen kitabını bitirdim. Kurtla Kuzu en çok etkilendiğim yazısı oldu. Onun dışında Çirkince (Şirince) yazısı da hoşuma gitti. Çilli, Böbrek ve Can Kurtaran yazıları da ziyadesiyle içimi acıttı.
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,8bin okunma
184 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 saatte okudu
Enis Batur.
Daha önce ismini duyduğum ancak hiçbir yazısını ya da kitabını okumadığım Enis Batur'u Bekçi kitabıyla tanımış oldum. Kitap çok güzel yazılardan oluşuyor ancak kitapta o kadar çok sanat eseri, yazar, şair, şehir, düşünür, film, sanatçı, kitap ismi geçiyor ki çoğu yerde durup araştırma gereği duydum. Bu da yazarın kültürünü, gezmiş olduğu yerleri ve okuma kalitesini göstermekte.
Bekçi
BekçiEnis Batur · Kırmızı Kedi · 201748 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yaşam Mimarları.
Kitabı büyük bir hevesle ve aşkla okudum. Ne zamandır ismini sık sık duyuyor ama bir türlü temin edemiyordum, geçenlerde bir arkadaştan rica ettim ve kısa bir sürede bitirdim zira kitap akıcı olmakla birlikte çok anlamlı. Dağların arasında küçük bir ülkenin var ettiği medeniyeti görünce insan onlara gıpta edip saygı duyarken kendi ülkesi adına üzülüyor. Yazık ki Atatürk'ün tavsiye ettiği kitap yeterince kişiye ulaşamamış ve kitaptan da ders çıkartılmamış. Bizim en büyük imkanımız belki de köy enstitütüleri olacakken birkaç yıl sonra kapılarına kilit vurulmuş olması bizi eğitim ve gelişme adına geri bırakmıştır. Yanı sıra kitaptaki "Yaşam Mimarları" büyük bir azimle ülkelerini yeniden inşa ediyor ama bizde böyle bir şey pek mümkün görünmüyor. Bizde siyaset, dini kurumlar ve din adamları, politikacılar, köylüler, şehirliler, eğitimciler, öğrenciler, hepsi ne yazık beyhude ve maaş hesaplı çalışmakta.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · Koridor Yayıncılık · 2007100,1bin okunma
147 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Karahindiba Güzelliği.
Kitap üç öyküden oluşuyor. Kitaba ismini veren "Karahindiba" öyküsünü çok beğendim. Ne kadar tutunamayan, gösterişli hayata dâhil olmak istemeyen, hayalleri olan ve bu hayallerin kırıklığı üzerinden yeni hayaller var eden insanları anlatmış. Diğer bir öykü olan Aralık'ta ise yalnızlığı seçmiş, herkesle bağları koparmış, anne hasretini içinde taşıyan bir adamın öyküsünü yazmış yazar. Mavi Pelikan öyküsünü çok sevemedim ama kitap genel olarak iyi özellikle Karahindiba öyküsü güzel cümlelerle yazılmış.
Karahindiba
KarahindibaSinan Sülün · İletişim Yayıncılık · 2016460 okunma
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
BAZI KİTAPLAR BİR KERE OKUNUR.
Ben küçükken babamın öve öve bitiremediği üç kitap vardı; Teneke, İnce Memed ve Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç. Kitabı büyük beklentiler içinde okudum ama çok güzel cümlelerin olmasının yanı sıra konu bütünlüğü yoktu (yazar bu yönüyle biliniyormuş zaten) yanı sıra sokağı edebiyatımıza getiren Hüseyin Rahmi kitabın ilk sayfalarında bunu ustalıkla işlemiş. Kadın karakterlerin yoğunluğu, pencereden pencereye dedikodu yapan komşular, eski İstanbul ve dünyaya çarpacağından korkulan kuyruklu yıldız...
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaçHüseyin Rahmi Gürpınar · Yakamoz Yayınları · 201717,5bin okunma
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Zarifçe.
Yedi Güzel Adam kuşağının en zarif ve kırılgan kalemi olan Zarifoğlu'nu o kadar çok seviyorum ki kimi görsem okusun istiyorum ve tavsiye ediyorum öyle ki çocuklar için yazılmış olan kitaplarını biriktirip yeğenlerimle birlikte okuyoruz. 11 yaşındaki yeğenim okuyup bitirince çok beğendi akabinde ben de okudum tabiî. Kitapta aile sevgisi ve özlemiyle birlikte "baba" vurgusunu da fark ediyoruz zira tanıyanlar bilir Cahit içi baba hep kanayan bir yara.
Gülücük
GülücükCahit Zarifoğlu · Beyan Yayıncılık · 2015454 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
32 saatte okudu
Garibim Nasar.
Mârouez'in ikinci defa okuduğum çok karakterli eseri. Kitap bir cinayetle başlayıp devam edip bitiyor. Kitabın bana en çok tesir eden kısmı son sayfası. Belli aralıklarla o son sayfayı okur okur üzülürüm. Kitap acaba bir cinayeti emsal gösterip toplumun umursamazlığını, görüp de müdahale etmeyişini, bunu başkalarından bekleyişini de ifade ediyor olabilir mi? En azından benim fikrim o yönde. Santiago Nasar için hiçbir şey yapmayan insanlar haline geldik/ getirildik.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202178,2bin okunma
70 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Elimdeki kitap 1965 yılında yayımlanmış. Kitap siyahi olduğu için cinayetle suçlanan bir adamın yeraltında geçen birkaç gününü anlatıyor. İsmi olmayan karakter yeraltında bir dünya var ediyor kendine ancak bu şekilde yaşamanın mümkün olmadığını ve suçsuz olduğunu ispatlamak için yaşadığı yerden çıkınca işler umduğu gibi olmuyor. Yazar siyahi olduğu için yaşadığı dönemde çok fazla ayrımcılığa maruz kalmış ve bunu kitaplarına da yansıtmış.
Yeraltında Yaşayan Adam
Yeraltında Yaşayan AdamRichard Wright · Ataç Kitabevi · 19656 okunma
133 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
KÖYLÜLER.
Ekim 1969 Varlık yayınlarından çıkan; Anton Çehov'un üç hikâyeden oluşan ve kitaba adını veren Köylüler hikâyesi o kadar gerçekçi yazılmış ki kitap bitince Şükrü Erbaş'ın Köylüleri Niçin Öldürmeliyiz şiirini anımsadım. Çehov'un okuduğum üçüncü kitabı ve bu da öncekiler gibi akıcı, güzeldi. Eski basım olması da cabası.
Köylüler
KöylülerAnton Çehov · Varlık Yayınları  · 1969529 okunma
Reklam
143 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Fareler ve İnsanlar.
Kitabı yıllar önce okumuştum, liseye yeni başlamıştım ve çok iyi hatırlıyorum müthiş bir keyif almıştım okurken. Aynı dönemlerde Robinson'u da okumuş çok sevmiştim. 1978 baskılı Yaşar Nabi çevirisiyle Varlık Yayınları tarafından çıkartılan kitabın hem eski olması beni cezbetti hem de sevdiğim bir kitabı yeniden okumak bana iyi geldi. Aradan çok zaman geçince kitabın sonunu unutmuş olduğumu fark ettim kitap bitince. Sonu beni üzdü, saf bir adam, hayalleri olan insanlar, ötekileştirme, çalışan çalıştıran arası hiyerarşi farkı ve baskısı... Çok lezzetli bir eser.
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Varlık Yayınları · 1995173bin okunma
168 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Bir Dönem Eseri.
Bir hafta içinde üç farklı Livaneli eseri okuyunca kaleminin ne kadar güçlü olduğunu fark ediyor insan. Okuduğum ilk kitabının günlük tarzı olması çok hoşuma gitmişti, ikinci eseri güncel ve candan olması itibariyle çok beğendim. Son olarak da bu kitapta yazar Osmanlı dönemi iktidar olaylarını o kadar iyi tasvir etmiş ki okur kendini sarayda, haremde, zindanda hissediyor. Yer geliyor padişah oluyorsunuz, an geliyor halktan birisi... Tarihi kaynaklarda okuduğu çoğu olaya Livaneli üslubu ile yeniden dâhil oluyor okuyucu.
Engereğin Gözü
Engereğin GözüZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201916,4bin okunma
196 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Livaneli'nin Büyük Kapısı.
Ödüllü kitap olan Son Ada eserini bitirdikten sonra çok da yabancısı olmadığınız bir olayın anlatıldığını fark ediyorsunuz. Son sayfaya kadar içimde umut vardı ama ne yazık ki umduğum gibi bitmedi kitap. Yakın tarihimizin izinde bir roman olduğu için iyinin üstün geleceğine dair umutlanmak anlamsız oluyor. Yer yer içim ezildi okurken, yazar o kadar güçlü yazmış ki Ada sakinlerinden biri olduğum hissine kapıldım ya da anlatılan bizim hikâyemiz olduğu için bu kadar üzüldüm. İncelemeyi başka bir kitaptan alıntı ile bitiriyorum; "Artık hiçbir şeyin değişmesine imkân yok, lüzum da yok" S. Ali, Kürk Mantolu Madonna.
Son Ada
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351,6bin okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Batıdan Doğuya, şimdiden maziye bir yolculuk
Asıl adı Ömer Zülfü Livaneli olan; çoğumuzun bildiği tanıdığı ve hatta sevdiği sanatçı ve yazarın; bir solukta biten bu eseri Amerika'da başlıyor sonra İstanbul, Ankara, Kayseri istikametinde devam ediyor nihayet yine Amerika'da sona eriyor. İlgi çekici bir anı/yol kitabı olan eserde; kulak aşinası olduğum Elia Kazan hakkında bilgi sahibi olurken yanı sıra Livaneli hakkında da bir şeyler öğrendim, acı çektiği günlere dair. Bunun dışında kitapta çok büyük insanların isimleri geçiyor. Ülke ve dünya çapında bir değer olan Livaneli'ye gıpta ediyorum bu vesileyle. Türk, Rum, Yunan ve Ermenilerin ortak geçmişinin anlatıldığı kitapta ara ara, sinemanın mihenk taşlarını da Elia Kazan'ın hayat sahnesinde gördüm. Kitap kendini sevdiriyor. Tavsiye ediyorum.
Elia ile Yolculuk
Elia ile YolculukZülfü Livaneli · Karakarga Yayınları · 202010,8bin okunma
108 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
"Canım İnsanlar"
Oğuz Atay'ı on yıl önce İzmirli bir arkadaşın Tutunamayanlar kitabını hediye etmesinden sonra okudum, sevdim. Sonraki süreçte diğer eserlerini de okuyup rafa dizdim ve bazı bazı okurum kitaplarını. Bugün de Oyunlarla Yaşayanlar kitabını okudum yeniden, malum final dönemi, sayfa sayısı bir gün süresinde olan kitaplara öncelik veriyorum. Ahmet Hamdi Tanpınar, edebiyatımızın -fikrimce- girişi, gelişme kısmı ise Oğuz'um Atay'dır. Çok sevdiğim bir yazarın, sevdiğim bu eserinde Coşkun Ermiş'in gerçekle hayali, hayatla oyunu birbirine karıştırdığı, yavaş yavaş topluma yabancılaştığı aşama aşama okuyucuya sunulmuştur. Oğuz Atay sevenler aslında Coşkun'un kendisi olduğunu anlayacaktır zira hayatta yeterince anlaşılamayan, değeri bilinmeyen bir kıymettir Oğuz'um Atay.
Oyunlarla Yaşayanlar
Oyunlarla YaşayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 20209,2bin okunma
136 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 saatte okudu
Hüzünlü bir hayat hikâyesi.
Aytmatov'u ilk Toprak Ana kitabıyla tanıdım yıllar önce. Kitaplığımda Gün Olur Asra Bedel ve Dişi Kurdun Rüyası bir süredir okunmayı bekliyor ama henüz fırsat olmadı. Geçenlerde öğretmen arkadaşım Cemile ve Cengiz Han'a Küsen Bulut kitabını hediye etti. Finallerden arta kalan zamanda okunur diye hemen başladım okumaya. Cemile biraz Yaşar Kemal eserleri tadında yazılmış bir ince roman ama bu kitabı sevdim, beğendim yalnız bitirdikten sonra Gün Olur Asra Bedel kitabının yasaklı olan kısmı olduğunu öğrenince hayıflandım. Keşke ilk kitabı okumak için ivedi davranmış olsaydım. Cengiz Han'a Küsen Bulut; iki farklı hikâye barındırıyor içinde, ikisi de birbirinden güzel ve hayatın içinden zira çok az mutluluk, fazlasıyla hüzün var. Çoğumuzun hayatı gibi.
Cengiz Han'a Küsen Bulut
Cengiz Han'a Küsen BulutCengiz Aytmatov · Nora Kitap · 201815,8bin okunma
Reklam
195 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Canım Ali'm
Sabahattin Ali ismini yirmili yaşlarımın başında duymuştum. Bir öğretmen arkadaşın; "Bırak şu komünisti" demesine rağmen okumaktan ve sevmekten asla vazgeçmedim. Leyla ile Mecnun dizisi sayesinde mi yoksa yüzünden mi demeliyim bilmiyorum iyice tanınır hâle gelen Ali'yi Kürk Mantolu Madonna ile tüketmiş olsa da insanlar benim için İçimizdeki Şeytan daha özel bir yerde. Gelelim mektuplarına; Ahmed Arif'in Leyla Erbil'e yazdığı satırlarda aldığım lezzeti, Sabahattin Ali'nin mektuplarının ilk kısmında aldım, büyük bir muhabbet. İkinci kısımda ise daha çok mahkeme süreci, yaşadığı zorluklar, bütün karanlığa rağmen Aliye'ye ve Filiz'e bitmeyen aşkı, hayata dair umudu var. Daha önce okuyup altını çizdiğim satırları ikinci defa okuyunca iyice karaladım. Böyle insanların menfur şekilde öldürülmesi haysiyetime dokunuyor. Ülkenin güzel insanlarına reva görülen zulüm içimi eziyor.
Canım Aliye, Ruhum Filiz
Canım Aliye, Ruhum FilizSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202024,7bin okunma