Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sema

416 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Celal Üster’in çevirisini yapmış olduğu Kıtlık, Liam O’Flatherty’nin İngiliz sömürgeciliğinin sonuçlarını ele aldığı bir eserdir. Büyük Kıtlık ya da Patates Kıtlığı olarak bilinen ve 1840-1852 yılları arasında geçen süreci anlatır. Bu acı verici durum, 1840’lı yıllarda patateslere bulaşan bir hastalık sonucu gerçekleşmiştir. Yaklaşık olarak 1
Kıtlık
KıtlıkLiam O. Flaherty · Yordam Kitap · 2022105 okunma
Reklam
192 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Martinik asıllı olan Frantz Fanon, Fransa’da eğitim görmüş bir isimdir. Siyah Deri Beyaz Maskeleri ise psikiyatri asistanıyken bitirme tezi olarak yazmıştır. Ancak yazarın “ırkçılığı” bu denli eleştirmesi yüzünden tezi kabul edilmemiştir. Daha sonra Fanon, eseri ilk kitabı olarak yayımlamıştır. Kitabın isminden de anlayacağımız gibi yazarın
Siyah Deri Beyaz Maskeler
Siyah Deri Beyaz MaskelerFrantz Fanon · Metis Yayınları · 2020480 okunma
336 syf.
·
Puan vermedi
Genevieve Gornichec’in feminist bakış açısıyla kaleme aldığı Cadının Yüreği, İskandinav mitolojisinden Angrboda’nın hikayesini anlatmakta. Madeline Miller’ın izinden giden yazarımız, ataerkil toplumda “canavar” olarak adlandırılmış bir kadını aklamaya çalışır. Angrboda ismi, “keder getiren” anlamına gelmekte. Hikayesi ise çoğu cadının hayatının sona erdiği, yani yakıldığı an başlıyor. Sebebi ise Odin’e geleceğin bilgisini vermemesi. Üç kez yakılmış ve yeniden doğmuş güçlü bir cadı… Sonrasında hayat hikayesi Loki ile birleşir. Angrboda’ya yüreğini Loki getirir. Aşık olurlar, çocukları doğar. Ancak “canavarların annesi” lakabı ona haybeden verilmemiştir. Üç çocuğunun her biri farklı özelliklere sahip olmakla birlikte gelecekte de önemli bir yer tutar. Angrboda ise onları kaderin ölümcül ağlarından korumaya and içmiştir. Her ne kadar mitoloji sevsem de Cadının Yüreği, anlatım tekniği gereği oldukça zayıf geldi. İlk 200 sayfa kitabın neredeyse anlatmak istediği hiçbir mesaj verememesi beni hayal kırıklığına uğrattı. Daha önce Madeline Miller’dan benzer bir gaye ile “Ben Kirke”yi okumuştum. Ancak Miller, olay örgüsü göz önüne alındığında daha başarılıydı. Muhtemelen uzun süre bu tarz kitaplardan uzak duracağım.
Cadının Yüreği
Cadının YüreğiGenevieve Gornichec · İthaki Yayınları · 20222,212 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
104 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İtalyan yazar Natalia Ginzburg’un “mutsuzluğumu hafifletmek için yazdım” dediği İşte Böyle Oldu adlı eseri, ben de bir okur olarak “mutsuzluğumu hafifletmek için okudum.” Bu kitap, kendisiyle tanıştığım ilk eseridir. İncelikli üslubuyla beni kendine bağladı diyebilirim. Bu sebeple diğer eserlerine de mutlaka göz atacağım. Eser, “Alnının ortasına
İşte Böyle Oldu
İşte Böyle OlduNatalia Ginzburg · Can Yayınları · 2022832 okunma
830 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İtiraf Ediyorum (2011), Jaume Cambre tarafından kaleme alınmış anlatım tekniği gereği okuru yoran ancak bir kere tadına vardığınızda elinizden bırakamayacağınız bir eser. Bu zorlu eserin Türkçe’ye çevirisi ise 2015 yılında Suna Kılıç tarafından başarıyla yapılmıştır. Öyle ki romanı okurken çevirmenin metindeki rolünün önemini daha iyi
İtiraf Ediyorum
İtiraf EdiyorumJaume Cabre · Alef Yayınevi · 2015181 okunma
Reklam
416 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Bu Da Geçecek
Merhabalar, uzun bir aradan sonra mart ayı boyunca baş ucumda duran bir kitapla karşınızdayım. Bu da Geçecek, Julia Samuel tarafından yazılmış ve günümüzde birçok psikoterapist tarafından yas tedavisinde kullanılmakta olan bir kitap. Bu da Geçecek, Herakleitos’un “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” felsefesine dayanmaktadır. Kitap
Bu da Geçecek
Bu da GeçecekJulia Samuel · Eksik Parça Yayınevi · 2022255 okunma
216 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Merhabalar, bugün J.M Coetzee’nin 2003 yılında Nobel Edebiyat Ödülü almış Barbarları Beklerken adlı kitabıyla karşınızdayım. Yazarla daha önce Utanç adlı kitabıyla tanışmıştım. Post-koloniyalizm ve emperyalizm konularını tüm gerçeklikleriyle ele aldığını söyleyebilirim. Barbarları Beklerken, bilinmeyen bir ülkede isimsiz bir anlatıcının gözünden
Barbarları Beklerken
Barbarları BeklerkenJ. M. Coetzee · Can Yayınları · 20191,552 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalar, Kuzey Edebiyatı’nın Post-modern yazarlarından biriyle karşınızdayım. Dag Solstad, Norveçli yazarlar arasında adından sıklıkla söz ettiren biridir. Ben de bu sayede ismini duydum ve kitaplığıma hemen bir eserini ekledim. Kendisini yazmaya iten isim ise Knut Hamsun’dur. Dag’ın On Birinci Roman, On Sekizinci kitap adlı eseri, adını
On Birinci Roman, On Sekizinci Kitap
On Birinci Roman, On Sekizinci KitapDag Solstad · Yapı Kredi Yayınları · 2022400 okunma
188 syf.
7/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Merhabalar, uzun bir aradan sonra Kuzey Edebiyatı’ndan bir romanla karşınıza geldim. Merethe Lindstrom, Norveçli yazarlar arasında öne çıkan isimlerden biridir. Eserlerinde ise çoğunlukla sessizlik, şüphe, endişe ve iletişim eksikliği gibi konuları ele almaktadır. Sessizlik Tarihinden Günler, 2011 yılında Lindstrom’un hayal gücünden sayfalara
Sessizlik Tarihinden Günler
Sessizlik Tarihinden GünlerMerethe Lindstrøm · İletişim Yayınları · 202285 okunma
216 syf.
4/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
İkna Ulusu
Merhabalar, bugün sizlere çok farklı bir öykü kitabıyla geldim. Öncelikle yorumuma İkna Ulusu ile tanışma hikayemi anlatarak başlamak isterim. Kendimle vakit geçirmeyi ve fırsatını bulduğumda ise kitapçı gezmeyi seviyorum. Yine günlerden birinde kitapçıda gezerken elim İkna Ulusu’na gitti. Arka kapak yazısında George Saunders’ın George Orwell gibi yazarlarla karşılaştırıldığını gördüm ve hemen kütüphaneme ekledim. George Saunders, 1958 yılında Amorillo, Texas bölgesinde dünyaya gelmiş Amerikalı bir yazardır. Eserlerinde ise genellikle kapitalizmi sert bir şekilde yermektedir. İkna Ulusu’nda ise 12 adet öykü yer alır. Her bir öykü ayrı ayrı tüketim toplumunu farklı noktalarından ele almakta ve kapitalizmi eleştirmektedir. Bunun için Saunders, sistemin bireyin üzerinde yarattığı kuşatıcı etkiyi hicivleriyle akıllıca yansıtır. Böylece yazar, oldukça etkileyici ve rahatsız edici öyküler ortaya çıkarır. Öyle ki okurken diken üstünde hissetmemek mümkün değildir. Çünkü sistemin aslında bizim “kendi tercihimiz” sandığımız şeyleri bile bize gizlice dayattığını görmek sarsıcıdır. Kitap için genel notlarıma gelecek olursak, bende bir Black Mirror sezonu izliyormuşum hissiyatı uyandırdığını söyleyebilirim. Bir yandan içimde garip bir ürperti bir yandan da merak uyandırdı. Ancak dilinin bazen anlaşılması zor olduğunu da söylemeden edemeyeceğim. Tabii, bunun nedeni belki de yazarın kalemiyle yeni tanışıyor olmamdan kaynaklanabilir.
İkna Ulusu
İkna UlusuGeorge Saunders · Deli Dolu Yayınları · 201593 okunma
Reklam
416 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Durgun Don I. Kitap
Mihail Şolohov, Rusya’nın Don bölgesine bağlı Vaşenkaya’da dünyaya gözlerini açmıştır. Durgun Don serisini ise öncesinde Don Toprakları olarak yayınlamayı planlamış ve sadece bir savaş öyküsü anlatmayı planlamış. Ancak daha sonrasında eserinin tam anlaşılmayacağını düşünerek vazgeçmiş ve Durgun Don serisini planlamış. Böylece Çarlık Rusyası döneminden SSCB dönemine kadar olan süreci daha iyi aktarabilmiş. Kitap, Melehov ailesi merkezde olacak şekilde Kazakların savaş öncesi durumunu anlatmasıyla başlar. Bu süreç boyunca sayfaları çevirdikçe Kazak kültürüne tanık oluruz. Kadının ve erkeğin toplumdaki konumlarını gözlemleriz. Yazar, toplumsal gerçeklik akımını benimsediğinden daha çarpıcıdır anlattıkları. Kitabın sonlarına doğru ise savaş artık kapıdadır. Burada insanların geçiş süreci psikolojilerini kolaylıkla gözlemleyebiliriz. O korku ve endişe ortamını Şolohov çok iyi bir şekilde yansıtmış diyebilirim. Serinin ilk kitabı olsa da okurken etkilenmemek elde değildir. Sayfaları çevirdikçe acaba bir sonraki sayfada beni ne bekliyor diye merak ede ede bitirdim. Olayları sanki bende orada onlarla birlikte yaşıyor gibi hissediyordum. O yüzden serinin diğer kitaplarını da okumayı dört gözle bekliyorum. Umarım seriler ilerledikçe büyüsü bozulmaz.
Durgun Don - Cilt 1
Durgun Don - Cilt 1Mihail Şolohov · Yordam Edebiyat · 20181,371 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Merhabalar, bugün sizlere 2023 yılında okuduğum son kitap olan Jane Austen'in Northanger Manastırı adlı eserinin yorumuyla geldim. Eser, Jane Austen’ın ilk romanlarından olmasına rağmen onun ölümünün ardından yayınlanmış. Oysa ki yazarımız bu kitap için hayattayken bir yayıneviyle anlaşmış. Ancak yayınevi sebepsizce uzunca yıllar bekletmiş
Northanger Manastırı
Northanger ManastırıJane Austen · İthaki Yayınları · 20203,179 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
Merhabalar, bugün sizlere 2023’ün son demlerinde okuduğum ancak henüz yorumlayabildiğim bir eserle geldim:İnsanlığımı Yitirirken. Osamu Dazai tarafından kaleme alınan bu eser, otobiyografik ögeler içermekte. Dazai’nin yaşamı ile Yozo’nun hikayesi arasında trajik benzerlikler yer almakta. İkisi de ayrıcalıklı bir yaşam sürmelerine rağmen, içsel
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202334bin okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
·
30 saatte okudu
Kızıl Veba - Jack London Merhabalar, bugün sizlere kıyamet sonrası bilim kurgu (post-apocalyptic) önerisiyle geldim. Jack London tarafından 1912 yılında kaleme alınmış bu eser, 2073 yılında Amerika’da geçmekte. Kitap, insanlığın “kızıl veba” adı verilen bir salgın yüzünden neredeyse soylarının tükenme noktasına geldiği bir dünyayı anlatmakta. Eserin ana karakteri Granser ise kitap boyunca torunlarına salgının yayılma sürecinin nasıl olduğunu aktarır. Aslında İngiliz edebiyatı profesörü olan Granser, modern yaşamın ilkel hale geçiş sürecini gözler önüne serer. Artık insanlar avcı toplayıcı bir şekilde yaşamakta ve ahlaki değerler yok olmaktadır. Darvin’in de evrim teorisinde belirttiği gibi “En güçlü olan kazanmaktadır.” Eser, bana yer yer Covid-19 süreçlerinde yaşadıklarımızı hatırlattı. Salgın sonrası dünyanın yeniden şekillenmesi ve insanların bu koşullarda nasıl değiştiğini tekrardan görmek beni derinden etkiledi. Okurken sürekli toplumsal dinamiklerin nasıl değişebileceğini düşünmekten kendimi alamadım.
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Türkiye İş Bankası kültür Yayınları · 202032,5bin okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Merhabalar, yeni bir kitap yorumuyla yeniden karşınızdayım. Colette Dowling’in kaleme aldığı Sindrella Kompleksi uzun süredir listemde olan ama bir türlü elime alamadığım kitaplar arasındaydı. Ancak bu kadar geç okuduğum için pişmanım açıkçası. Bir kadın olarak, kitabın sayfalarını her çevirişimde kendimden parçalar buldum. Yaşadığım bu ataerkil
Sindrella Kompleksi
Sindrella KompleksiColette Dowling · Afrika Yayınları · 2020673 okunma
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.