Dertsizlik içinde müptezelliğe sürüklenenler yetersiz ve sermayesiz ruhlardır. Vuslatta ölüp gidenler yaşlılıkta solanlar mizacî aşklardır. Seraplar çabuk biter. Fakat kendilerinde sayısız hazineler gizlemekte olan büyük ve sermayedar ruhlar, yaratıcı ve sanatkâr olan güçlü ve muktedir ruhlar, Tanrı'nın benzeri olan ve meleklerin secde ettiği ruhlar, işte bunlar nail olunca, vuslata erince ve arzularına kavuşunca durağanlığa düşmezler, bozulmazlar, çürümezler. Altın gibi olan duygular huzurdan ve durmaktan paslanmazlar. Bakır, demir, teneke, et ve bataklık ruhları böyledir. İki zengin ve sanatkâr ruh her zaman için birbirini üretebilir, birbirini oluşturabilir. Bu başlı başına bir yaşamaktır. Yine bu iki ruh birbirini böyle sevebilir. Buda başlı başına bir yaşamaktır.
Ali Şeriati - Çöle İniş sayfa: 58 Fecr Yayınları