beyza ö.

Günümüzde bazı ülkelerde şeri hükümlerin uygulanmasına devam edilmesine rağmen, oralarda İslami bir uygulamanın bulunmadığına kani oluyorsak, bunun sebebi, bu uygulamanın Müslümanca bir iradeyle ve Müslümanca bir niyetle gerçekleştirilmediği ve fakat tarihsel ve geleneksel şartların tecellisi olarak ortaya çıktığı noktasında aranmalıdır.
Sayfa 209Kitabı okudu
Reklam
Sömürdüğü insanın karşısında kendini vicdan rahatlığı içinde hissedebilmek için sömürgeci sömürüsünü haklı görmek zorundadır. Bu zorunluluğu, sömürülen insana medeniyet götürdüğü tesellisine (!) sığınarak tatmin ve telafi etme cihetine gidiyor.
Sayfa 182Kitabı okudu
Cumhuriyet'in ilanı özünde Padişah'ı ve Halife'yi bertaraf etme amacı güdüyor idiyse de bu amaçla iç içe olarak keza Hristiyan azınlığın haklarını güvence altına almak da başat gayeler arasında sayılmalıdır. Cumhuriyet bu gayesini gerçekleştirmekte o kadar kararlı ve o kadar ileri giden bir tutum sergilemiştir ki, Hristiyan alemine mahsus hukuku bu ülkede yaşayan Müslim, gayrimüslim bütün insanları kapsayacak hale getirmiştir. Hristiyan Batı aleminin medeni hukuku, ticaret hukuku vs. hemen bütünüyle tercüme edilmek suretiyle yürürlüğe konulmuştur. Böylece azınlıkların hukuku ile çoğunluğa hükmedilmeye başlanmıştır. Peki, bu ülkede yaşayan Müslüman çoğunluğa reva görülen muamele ne olmuştur? Onlar, kendilerine has giyim kuşamlarını giymekten yasaklanmıştır; onlar, Hristiyan şapkası giymeye zorlanmıştır, giymeyenler ölümle cezalandırılmıştır; medreselerin ıslah edilmek yerine kapatılması tercih edilmiştir; gazetelerde dini yayınlar yasaklanmıştır; sureta din ve vicdan özgürlüğü öngörülmüş olmasına rağmen, dine dayalı örgütlenmelere izin verilmemiştir.
Sayfa 178Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kapitalist sistem, hayat seviyesini yükselterek, üretimi fazlalaştırarak, ihracatı arttırarak iktisadi ilerlemeye yol açmışsa da, aynı zamanda çeşitli kötü taraflarını da birlikte getirmişti. Büyük sermayenin az miktardaki kapitalistin elinde toplanması, çalışan sınıfı yıpratıcı, ezici bir şekilde kullanan sömürücü ve sadece kazanç fikri ile hareket eden yeni bir sınıfın doğmasını sağladı. İktisadi iktidarın bu şekilde, sınırlı sayıdaki kapital sahiplerinde veya şirketlerinde (anonim şirket, kartel vb.) toplanması, iş alanların özgürlüklerinin kısılmasına, kaybolmasına, günlük emekleri ile ancak aç kalmadan yaşayabilecek bir duruma gelmelerine, ezilmelerine sebep oldu.
Sayfa 129Kitabı okudu
Liberal ortamdan Müslümanların da yararlanarak İslami bir hayatı gerçekleştirebileceklerini düşünmek, İslam'ın araçlar konusunda Machiavelli'nin görüşlerini paylaştığına kani olmayı gerektirir. İslam, amaca ulaşmak için kullanılacak tüm araçlar mübahtır, demeli ki, bu kabulün sonucu olarak liberal ortamdan yararlanarak bu dünyada kendini gerçekleştirebilsin (yürürlüge girsin). Oysa bu düşünme biçiminin İslam nezdinde kabul edilmediğini biliyoruz. Allah'ın Resul'üne (sav), din konusundaki iddiasından vazgeçmesi şartıyla Mekke'nin reisliği teklif edildiğinde, Makyavelci zihniyete göre (amaçların araçları mübah kılacağı görüşüyle) hareket edileydi, teklif kabul edilir, bilahare Mekke'nin reisi olarak din konusundaki iddialara devam edilirdi. İslam, kendisi amaç değeri taşımayan aracı (vasıtayı) kullanmayı reddediyor.
Sayfa 120Kitabı okudu
Reklam
Reklam
373 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.