Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Furkan

Furkan
@furkandim
Kitaplar üzerine konuştuğumuz YouTube kanalı : youtube.com/RAFokur
170 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Her Şeye Karşın Yaşama 'Evet' Demek Mümkün Müdür?
Kitap yorumumuz: youtu.be/IPSrXNiWCkQ "Auschwitz'den bu yana insanın ne yapabileceğini biliyoruz. Hiroşima'dan bu yana da neyin tehlike de olduğunu biliyoruz." Bütün olup bitenlere karşın yaşama 'evet' demek nasıl mümkündür? Bunca acıya rağmen insan neden yaşamaya devam eder? İnsanın Anlam Arayışı, aslında bu soruların
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,4bin okunma
Reklam
72 syf.
8/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Gogol'un Palto'sundan çıkan neydi?
"Hepimiz Gogol'un Palto'sundan çıktık!" Dostoyevski'ye atfedilen bu söz ile hepimizden kastedilen tabi ki Rus Edebiyatı. Peki Dostoyevski neden böyle demiş? Palto, Gogol'un uzun sayılamayacak bir hikayesi. Hikayemizin kahramanı, yazıldığı tarih itibariyle edebiyata, hikaye ve romanlara pek konu olmayan 'küçük adam' yani sıradan insan
Palto
PaltoNikolay Gogol · Can Yayınları · 202036,9bin okunma
210 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Sıradan İnsanlar Büyük Hikayeler
Herkese merhaba, Geçen hafta okuyup bir türlü hakkında yazamadığım Yaşamak kitabına dair nihayet bir şeyler yazabildim. Bu harika kitapla tanışmamı sağlayan güzel insanlara tekrar teşekkür ederim :) Yaşamak, toplumsal köklü değişikliklerin sıradan insanlar ve çocuklar üzerindeki etkisini bütün sadeliğiyle anlatan, benim olayları sıkça ülkemizle
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201633,4bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
96 syf.
7/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
İnsan Neyle Yaşar'ı çocukluğumda okuduğumu hatırlamama rağmen, zihnimde kitaba dair hiçbir şey olmaması nedeniyle bir anda okumaya karar verdim. Kısa bir kitap olması sebebiyle de birkaç saat içinde okudum diyebilirim. Bu kitapta Tolstoy'un 4 kitaplık hikayelerinden 6 hikaye derlenmiş. Kitaba ismini veren hikaye ise ilki. Hikayelerin ele aldığı konular ve karakterlerin olaylara yaklaşımı tamamen didaktik. Ayrıca Tolstoy'un dindar yönünü bu kitabından daha fazla hissedeceğiniz bir yer yoktur sanırım. Her hikayenin başında yer alan İncil bölümleri, kahramanların sürekli olaylara dinsel yaklaşımı vb. baskın bir şekilde karşımıza çıkıyor. Burada bir propagandadan ziyade her dini-ahlaki öğretinin temel mesajları olan "iyilik, sabır, dünya malına düşkün olmama" gibi konular ele alınmış. Dilinin yalın olması ve sayfa sayısı itibariyle kısa sürede okuyabileceğiniz ve dinlendirici bir kitap. Herkese keyifli okumalar...
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020191,5bin okunma
99 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Merhaba dostlar, en son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim: İlkler zordur. Sevgili Uğur'un kitabını da her şeyden önce bu açıdan değerlendirmek lazım. Ve kitaba geçelim. "Doğmuş olmak başlı başına bir mutsuzluktu."(s. 97) Karakterimizi anlatan en doğru cümle bu herhalde. Yirmili yaşlarında, uzun süredir yaşamsal faaliyetlerini en temel seviyede sürdüren, yalnız bir adamın öyküsü bu. Bu adamın çocukluğundan kalan izleri ve bunalımı, hayata ve insanlara bakış açısını, bolca iç-konuşma ile hissediyoruz. Hikayenin belli yerinde dahil olan ölüm meleği ve sadık dostu ise hikayenin kırılma noktasını oluşturuyor. Karakteri
Yeraltından Notlar
Yeraltından Notlar
'ın başkarakteri ile benzettim doğrusu. Ayrıca kitapta bolca kitap ismi geçiyor, okuduğunuz kitap sizin sonraki okuyacağınız kitabı belirleyebiliyorsa bu açıdan oldukça şanslısınız :) Yine bazı kitaplardan ve karakterlere atıflar da sezmek mümkün. Kitabın dili akıcı, yazarın bir birikimi ve anlatmak istediği şeyler olduğu belli. Ancak ben henüz çizgisini bulamadığını ve kitapta 'ham bölümler' olduğunu düşünüyorum, ayrıca olay derinliği de yok bana göre, bu da olumsuz tarafı. Uğur'u Youtube sayesinde tanımıştım, kalemine sağlık diyor, herkese keyifli okumalar diliyorum.
Cehennemde Kahvaltı
Cehennemde KahvaltıUğur Karabürk · Sapiens Yayınları · 202067 okunma
Reklam
60 syf.
·
Puan vermedi
·
10 saatte okudu
22 Kasım 1975
Kendisine dost olamayanlar, gayrısına dost olamazlar." Bazı satırlar vardır, insan tekrar tekrar okuyabilir. Eline aldığında bir tanışıklık duyduğu o satırlar ruhuna iyi gelebilir. Bu kitapçık da - daha doğrusu bir konuşmanın yazıya dökülmüş hali - benim için öyle. Gözüme her takıldığında karıştırmaktan, bazı satırlarla karşılaşmaktan huzur duyduğum bir metin. Tabi hediye edenin "dost" olması da bir etken. Dostluk Üzerine, Fethi Gemuhluoğlu'nun 22 Kasım 1975'te veda niyetiyle yaptığı konuşmasının kağıda dökülmüş hali. Fethi Gemuhluoğlu, ismini şimdilerde çok duymasak da bir nesli etkilemiş bir isim. Cahit Zarifoğlu'na göre "bir okul", Erdem Bayazıt'a göre "bir neslin ağabeyi", Necip Fazıl'a göre "fikir ve çile birliğinde yekpareleştiği dostu", Akif İnan'a göre "uygarlığın temsilcisi"... Kendisi "gönül ve dostluk adamı" olarak anlatılmış. Bu konuşması da bunun sebebini az da olsa gösteriyor. Kutuplaşmanın ötesinden insanlara nasıl baktığına şahit oluyoruz. Sözü uzatarak kıymetini düşürmemeli. Yedi Güzel Adam'ı, Necip Fazıl'ı ve ismini sayamadığım diğer insanları seviyorsanız, onları etkileyen bu güzel insanı da seversiniz. Keyifli okumalar
Dostluk Üzerine
Dostluk ÜzerineFethi Gemuhluoğlu · Seçil Ofset · 2007469 okunma
112 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Çalışmama Hakkı!
Tembellik Hakkı üzerine konuştuğumuz videoyu izlemek için: youtu.be/ulITWMVao0Y Çalışmak, şu an hayatımızın belki de en gerçek olayı. Fakat yaptığımız işin ne kadarlık kısmını severek ve zorunluluk duymadan yapıyoruz? Bu bir muamma. 21. yüzyılın çalışma kültürü, tüketim çılgınlığı ve üretmeye olan bağımlılığı bizi çalışmaya iten
Tembellik Hakkı
Tembellik HakkıPaul Lafargue · Ayrıntı Yayınları · 201510,2bin okunma
104 syf.
6/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Yoksulluk "Gerçekten" İçimizde
"Düşün! Madem ki içinde bulunduğun yer sana feyz vermiyor: terk e mani olan ne?" (s.17) Mustafa Kutlu, hikayecilikte kendi sesi olan yazarlardan. Bu kitap da yine kendi sesinden ve dünyasından. Annesiyle eski bir semtte ve memur maaşıyla yaşayan Süheyla ile yine buna benzer bir semtten çıkan, fakirliğini ve "benliğini" geride bırakmış Engin'in hikayesi. Yoksulluk İçimizde, mutlu olmaya bağladığımız maddi şeylerin çokluğunu ve maddiyata olan düşkünlüğümüzü yüzümüze vuruyor. "Çağın gerekliliklerinin" bizi nasıl ve ne şekilde "yoksul" bıraktığını, kurtuluşun nerede olabileceğine dair hem serzeniş hem de ufak bir yol gösterme çabası. Daha çok ilgilisine bir kitap. Arayışta olan, manevi olarak boşluktaki kalplere daha iyi gelecektir. Yer yer ağzımıza bal çalsa da o asıl hissi alamadım, muhtemelen herkes de alamayacaktır. Mustafa Kutlu okumaya bu kitaptan başlanmamalı. Diğer kitaplarına göz atılmalı. Keyifli okumalar.
Yoksulluk İçimizde
Yoksulluk İçimizdeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202110,7bin okunma
48 syf.
8/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Kutsal olan mı önce gelmelidir yoksa adalet mi?
Kitapla ilgili videomuz : youtu.be/9W9DX98Wm0U Kutsal olan mı önce gelmelidir yoksa adalet mi? Bu soruyla başlamak kitabın ana teması açısından fikir verebilir. "Dreyfus Olayı" olarak bilinen bir davada Emile Zola'nın bu meseleleye ilişkin dönemin cumhurbaşkanına hitaben bir gazete sayfasında <<J'accuse...! (Suçluyorum...!)>> başlığıyla yayınladığı bu mektup kitap şekline getirilmiş. Kısa ve öz bir yazı olmasına rağmen bazı cümleler üzerinde saatlerce düşünmek mümkün. Bir toplumda bir kişiye karşı yapılan haksızlığa karşı toplum nasıl hareket etmelidir? Haksızlığa karşı kutsal argümanların ileri sürülerek kişinin yaşadığı haksızlığı meşrulaştırmalı mı yoksa ne olursa olsun adil olanı savunarak kişinin suçsuzluğunu cesurca haykırmalı mıdır? Bu sorulara her zaman adil olanı savunmak için çabalamalı insan desem de kağıt üzerinde böyle söylenmesi kolay olan bu cümleye karşı gerçekler tam tersi istikamette bir tokat gibi yüzüme vuruyor. Bir konuyla ilgili yargıya varırken kesin ve değiştirilemez fikirlere sahip olmaktansa "ya öyle değilse?" cümlesini aklımızın bir köşesinde tutmalıyız. Herkese keyifli okumalar... youtu.be/9W9DX98Wm0U
Suçluyorum
SuçluyorumEmile Zola · Can Yayınları · 20214,887 okunma
128 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Vahşetin Çağrısı (Call Of The Wild), Jack London'ın edebiyat dünyasında adını duyurmasını sağlayan eseri. Buck adlı bir evcil kurt köpeğinin yaşadığı çiftlikten kaçırılıp, o sıralarda yaygın olan kızak köpeği olarak köleleştirilmesi ve başından geçenleri köpeğin gözünden anlatan kısa sayılabilecek bir macera romanı. Ben de lisede kısaltılmış bir versiyonunu İngilizce olarak okumuştum. Şimdi ise tam metni okudum. Peki bu kitabı bu kadar bilindik kılan ne? Jack London'ın hikayeyi köpeğin gözünden anlatırken onu insanlaştırmadan, kendi yabani doğasına olabildiğince sadık kalarak anlatması sorunuzun cevabı. Ayrıca okuyanı da içine çeken macerası. Tabi Jack London'ın yaşamında hikayede geçen "altın bulma" maceralarını bizzat yaşamış olması ve o koşulları, doğayı gözlemlemiş olması hikayeyi oldukça gerçekçi kılıyor. Kitap okumaya yeni başlayanların, genç okurların ve yoğun bir okumadan sonra yormayacak bir kitap okumak isteyenler için güzel bir kitap olur. Kitabın önsözü yerine yazılan Jack London'ın birkaç sayfalık biyografisi Jack London kitaplarını okurken daha fazla anlam kazandıracak bilgilerle dolu. 40 yıllık hayatında, türlü maddi manevi sıkıntılar içinde doğmuş, eğitimini tamamlayamamış, ağır işlerde çalışmış yazarın bu hayatına 50'den fazla kitap sığdırması bence özel bir şey. Ayrıca kitabın 1920lerden beri defalarca filme uyarlandığını - sonuncusu bu Şubat'ta - not olarak düşeyim.
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin ÇağrısıJack London · Yordam Edebiyat · 201932,2bin okunma
Reklam
144 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Gül Yetiştiren Adam
Kitapla ilgili daha detaylı yorumum : youtu.be/wjFxbY9ajjM "Bu insanlar dev midir Yatak görmemiş gövde midir" der
Cahit Zarifoğlu
Cahit Zarifoğlu
Yedi Güzel Adam
Yedi Güzel Adam
'ı anlatmaya başlarken. Rasim Özdenören de o güzel adamlardan biri. Gül Yetiştiren Adam ise tek romanı. "Şehir yıkıntıları. İnsan yıkıntıları. Kadavralar." Kitabın anlattığına eş bir
Gül Yetiştiren Adam
Gül Yetiştiren AdamRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 202117,7bin okunma
324 syf.
7/10 puan verdi
·
79 günde okudu
Kimi durumlar vardır ki hüküm suçtan önce yazılmıştır.¹ Sözlük anlamı "halkın egemenliği temeline dayanan yönetim biçimi" olan, Antik Yunanca'daki demos(halk) ve kratos(iktidar) kelimelerinin birleşmesinden oluşan demokrasi üzerine bir eleştiri ve iktidar erkinin elindeki gücü kaybetmemek adına neler yapabileceğini görmek ister
Görmek
GörmekJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınları · 202217,9bin okunma
104 syf.
8/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Uçurtmayı Vuramadılar Barış!
Neredeyse cezaevinde hayata gözlerini açmış bir çocuğun dünyasını ve anısını nasıl anlatırsınız? Ankara Ulucanlar Cezaevi,1984 Henüz 9 aylıkken annesiyle birlikte cezaevine girmiş Barış. Şimdi tam 5 yaşında, "kazık kadar büyük ama bacak kadar küçük" aynı zamanda. Anlamıyor bu durumu. Zaten onun
Uçurtmayı Vurmasınlar
Uçurtmayı VurmasınlarFeride Çiçekoğlu · Can Yayınları · 202211,9bin okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
"bir kentten daha geçtim buğdayları yakıyorlardı yedikleri pirinçti birbirlerine açılan borular gibi üfürüyorlardı sonra birbirlerinden borular gibi çıkıyorlardı pirinçler gibi çoğalıyorlardı atlarını yalnız atlarını cana yakın buldum öpüp çıkıp gittim yelelerini" Sezai Karakoç'un her gün Yenikapı'daki kahvehanelere giderek 40 günde tamamladığı 40 ayrı şiir gibi gözüken uzun bir şiirin, daha doğrusu bir yolculuğun kitabı. Şair her şiirde başka bir yerde Hızır(a.s) ile mi buluşmaktadır yoksa Hızır'laşmakta mıdır? Daha çok bir duruştadır, karşısına çıkan duvarlara kendince bir karşı duruş sergileme arayışındadır bence. Çokça din tarihinden imgeler ve olaylar bulabileceğiniz, kah Bağdat'ta kah Mekke ve Medine'de, kah İstanbul'da kah Urfa'da, Kah Yunus olup balığın karnında, kah Eyyub'un sabrında, kah Musa ile çobanlıkta... Ehl-i Kitab'a ait birçok kıssa ve olay sembol olarak var kitabın içinde. Bu sebeplerle anlam olarak kapalı, kendini herkese açmayan şiirler var karşımızda.
Hızırla Kırk Saat - Şiirler III
Hızırla Kırk Saat - Şiirler IIISezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 19672,145 okunma
331 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Körler Ülkesinden Gelen Mektup
Sıradan bir ülkenin sıradan bir şehrinde sıradan bir trafik ışığı kırmızıdan yeşile döndüğünde bir araba hareket etmez. Trafiği aksatan bu adama tekrar kırmızı ışık yandığında tepki göstermek ve onunla kavga etmek için arabaya yönelen insanların duyduğu iki kelime şaşkınlık ve korku vericidir: Kör oldum! Yalnız bir sorun vardır. Körlük dediğimiz
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,9bin okunma
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.