Serin ve sakin bir sabah balkonda kahvaltı ediyorduk. Saçların dağınık, gözlerin uykuluydu. Kalbimi kazanmak için hiçbir şey yapmana gerek yoktu.
Hikayem Paramparça, Emrah Serbes
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Önce bir ellerin vardı yanlızlığımla benim aramda
Sonra birden kapılar açılıverdi ardına kadar
Sonra yüzün onun ardından gözlerin dudakların
Sonra her şey çıkıp geldi
Sayfa 12 - Yapı Kredi Yayınları, Önceleyin şiiri.Kitabı okudu
Korku devrindeyiz... İki yüzün olmalı, birini kalabalığa göstermeli, ötekini kendine ve Yaratıcı'na saklamalısın. Gözlerini, kulaklarını ve dilini korumak istiyorsan, gözlerin, kulakların ve bir dilin olduğunu unut.
Halbuki güzelliği içlerinde hisseden insanlardan olsalardı, o parlayan gözlerin ve hararetlenmiş yüzün, gencin aşkla ilk tanışmasının belirtisi olduğunu anlayabilirlerdi.
Ey gönül, kuşa benzerdin,
Kafesler sana dar gelirdi;
Hapislik sana zor gelir.
Ey gönül, acayip huyun,
Boğazsından geçmez tayın,
Acır testindeki suyun;
Aklına nazlı yar gelir.
Gözlerin uzağa bakar,
Kimden ne beklediğin var?
Yar semtinden gelen rüzgar:
"Seni unuttu!..." der gelir.
Bakmazsa senin yüzüne
Çok görme elin kızına;
Dışarda serbest gezene
Hapiste yatan hor gelir.
Ayağına gezen itler,
Başının üstünden atlar;
Hapse düşen yiğitler
Yari dışarda kor gelir.