Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İ. B.

144 syf.
6/10 puan verdi
·
134 günde okudu
Baba kitabıyla herkesin tanıdığı Mario Puzo’nun yanlış bilmiyorsam üçüncü kitabı. Nazi Almanyası’nda esir düştükten sonra işkenceye maruz kalan bir adamın klişe intikam hikayesini anlatıyor. İyi yazılmış klişelere itirazım yok ama bu kitap çok düz olmuş maalesef. Karakter derinlikleri, duygu aktarımları, plot twistler kitapta yer almıyor. Okurken sıkmıyor ama Puzo’nun Baba serisini bildikten sonra, belki de beklentiler yüksek diye, çok zayıf kalıyor. Puzo’nun eserlerini okumayı düşünen varsa bu kitabı başlara almasında fayda olduğunu düşünüyorum.
Münih'e Kadar 6 Mezar
Münih'e Kadar 6 MezarMario Puzo · E Yayınları · 2014374 okunma
Reklam
159 syf.
9/10 puan verdi
·
184 günde okudu
"Benim vatanım çocukluğumdu ve ben büyüdükçe uzaklaştım ondan, uzaklaştıkça da o büyüdü içimde." Daha girişinden, ilk cümlesinden itibaren etkilemeye başlıyor kitap. Kitabın anlatıcısı olan Brani Tawo'dan, onun vatansız kalışını ve Haymana'dan İngiltere'ye uzayan yolculuğunu dinliyoruz. Orada kendisiyle aynı kaderi paylaşan İranlı Feruzeh ile tanışıyor ve hikayelerini birlikte anlatmaya başlıyorlar. Sönmez yine farklı birçok insanın hayatını anlatarak benim hayatıma dokunmayı başardı. Sönmez'i okurken (dinlerken) içimde hep bir hüzün oluşuyor. Yine de böyle boğazda düğümlenen bir hüzün değil bu çünkü umut hep var kitaplarında. O yüzden hüzünlü ama sıcak bir kitap okumak isterseniz bu kitaba mutlaka göz atın derim. Not: Erdem Akakçe seslendirmesi mükemmel.
Masumlar
MasumlarBurhan Sönmez · İletişim Yayıncılık · 2018630 okunma
479 syf.
10/10 puan verdi
·
22 günde okudu
Mükemmel! Tek kelimeyle ifade etmek gerekirse mükemmel. Uzun zamandır bu kadar beğendiğim bir kitap okumamıştım (Ölühane Kapıları hariç, onu ikinci kez okuduğum için o sayılmıyor). Öncelikle seslendirmeyi övmek istiyorum. Şu ana kadar dinlediklerim arasında (ki bayağı bir kitabını dinledim) Emre Melemez'in sanırım en iyi seslendirmesi
Kün
KünSezgin Kaymaz · İletişim Yayınevi · 2023914 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
416 syf.
8/10 puan verdi
·
64 günde okudu
Dancer’s Lament, Malazan dünyasının yaratıcılarından birisi olan Ian C. Esslemont’un (ICE) son üçlemesinin ilk kitabıdır. Malaz İmparatorluğu’nun nasıl kurulduğunu anlatması açısından çok uzun zamandır merak etmekteydim ancak ICE’ın önceki okuduğum kitaplarından, Erikson’dan aldığım tadın yarısını bile alamadığım için şüphe ile yaklaşmaktaydım.
Dancer's Lament
Dancer's LamentIan C. Esslemont · Tor Books · 20161 okunma
123 syf.
8/10 puan verdi
·
48 günde okudu
Burhan Sönmez'in İstanbul İstanbul adlı eserini çok beğendiğim için merakla diğer kitaplarına başladım. Yine Storytel'de dinlediğim kitaplardan birisi oldu Labirent. Gayet güzel bir seslendirme vardı, o yüzden dinlemek isteyenlere tavsiye ederim. Kitap, Boğaz Köprüsü’nden atlayarak intihar etmek isteyen müzisyen Boratin'in hikayesini anlatıyor. Mucivezi şekilde sağ kurtulsa da, bu eylemi sonucu Boratin hafızasını kaybediyor. Bundan sonrası da yitirdiği geçmişini arama üzerine devam ediyor. Yazar kendi kitabını bir yeni çağ romanı olarak tanımlıyor. 1000kitap'ta en çok beğenilen incelemeden (#102458502) direkt alıntılamak gerekirse: Yüzeyde neşeli, varlıklı, mutlu görünen; derinlerde ise tek başına olan, tatmin olmayan, amaç edinemeyen, hiçbir yere ait hissetmeyen, içindeki o boşluğu dolduramayan yeni çağ insanının arayışları peşinden sürüklüyor bizi. Boratin ile birlikte boşluk içinde savrulurken varoluşu, hayatın anlamını, belleksizliği; belleksiz insanları, belleksiz şehirleri, belleksiz toplumu sorgulatıyor bize. Boratin hafızasını kaybettiği için yabancılaşıyor hayata, ama modern insan bunu bir tercih olarak yaşıyor. Geleneksel bulduğu geçmişine sünger çekme arzusu ile anılarını silmiş, şehrin karmaşasında sürüklenen, içi boşalan, kendine yabancılaşan modern şehir insanının nasıl hissettiğini soruyor ve bizimle birlikte anlamaya çalışıyor yazar. Yine severek, büyük keyif alarak okuduğum bir Burhan Sönmez kitabı oldu. Tavsiye ediyorum. :)
Labirent
LabirentBurhan Sönmez · İletişim Yayınevi · 2018676 okunma
Reklam
228 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Storytel'in bana rahat kitap okuma (dinleme) fırsatı yaratmasının yanında en büyük faydası, aklıma bile gelmeyecek yazarlar ile tanışmamı sağlaması oldu. Burhan Sönmez de bu yazarlardan biri oldu ve Hakan Günday, Alper Canıgüz, Ahmet Ümit'in ardından favori Türk yazarları listeme en üst sıralardan giriş yaptı. Bir kere seslendirme
İstanbul İstanbul
İstanbul İstanbulBurhan Sönmez · İletişim Yayınları · 2019958 okunma
293 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Hop-Çiki-Yaya serisinin dördüncü kitabını her zaman olduğu gibi Storytel'de dinledim. Murat Özgen beğendiğim bir seslendiren, o yüzden seslendirmede herhangi bir sorun yaşamadım. İsmini hala bilmediğimiz ana karakterimiz kültürlü ve eğitimli birisi. Sanattan ve yaşamaktan keyif alıyor. Tutkuları ve sınırları var, bu sınırları aşmaya
Peruklu Cinayetler
Peruklu CinayetlerMehmet Murat Somer · Nar Kitap · 201377 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Beyaz Diş'i ben liseye giderken (20 küsür sene önce) kardeşim okumuş ve çok beğenmişti. Çok uzun zamandır bilmeme ve çokça övgü almasına rağmen bir türlü okumaya elim gitmiyordu. Ancak Storytel'de görünce bir şans vermek istedim, ki zaten daha önce Vahşetin Çağrısı'nı da dinleyip beğenmiştim. Martin Eden ve Vahşetin
Beyaz Diş
Beyaz DişJack London · Can Yayınları · 201976,4bin okunma
90 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Blood Follows, Malazan serisinin üçüncü kitabında (Memories of Ice) kısa süreliğine görülen iki Necromancer'ın (Bauchelain ve Broach) novella (kısa roman) olarak yazılmış serisinin ilk kitabıdır. Aslına bakarsanız bu iki karakter serideki favorilerimden değil, o yüzden çok uzun süre bu kitaplardan uzak durdum. Aklımdan hep "Keşke Erikson
Blood Follows
Blood FollowsSteven Erikson · PS Publishing · 20022 okunma
354 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Aslında bir seri olmayıp, kendi içlerinde de tekil olarak rahatlıkla okunabilseler de Parker'ın The Siege serisinin ikinci kitabına, ilk kitaptan sonra çok büyük beklentiler ile başladım. Ancak bana göre ilk kitabın çok gerisinde kalan, mizah ögelerinin neredeyse hiç olmadığı ve fantastik eserlerde hiç sevmediğim aktör / tiyatro temasının olduğu bir kitap ile karşılaştım. Genel olarak kötü bir kitap olmasa da ilk kitabın harika olması sebebiyle onun çok gerisinde kalmış maalesef. İlk kitap bittikten birkaç yıl sonra başlıyor bu kitap. Konusu spoiler vermeden kısaca şöyle: Şehir hala kuşatma altındadır. Karşımıza oyun yazarı ve aktör olan Notker çıkar. Notker, eski bir Theme liderinin oğludur ve hayatın zorluklarını babasından öğrenmiş olsa da şiddetten hiç haz etmemektedir. Ancak sevse de sevmese de İmparatorluk'un ona ihtiyacı vardır. Sürekli eski tiyatro oyunlarına referans verilmesi, Notker'in Orhan'dan farklı bir karakter olmasına rağmen komedi unsurlarının çok benzer olması, yine Notker'in girdiği rolü "bana göre" doğru yansıtamaması ve Deus Ex Machina problemleriyle bir türlü ısınamadığım bir kitap oldu How to Rule. Ben çok daha keyifli vakit geçiririm diye umut ediyordum ama bu beklentim karşılanmadı. Tekrar edeyim, kötü bir kitap değil ancak ilk kitaba bayılmış ve 10 puan vermiş birisi olarak, yüzde 80'lere kadar 6 puan bandında ilerleyen bu kitaba en azından sonu güzel diye 7 puan verdim (sonu ile kurtardı).
How to Rule an Empire and Get Away with It
How to Rule an Empire and Get Away with ItTom Holt · Orbit Books · 20201 okunma
Reklam
288 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Evrim Ağacı'nı çok uzun süredir takip etmekle birlikte, Çağrı Mert Bakırcı'nın herhangi bir kitabını okumamıştım. Storytel'e gelince de dinlemeye başladım. Seslendirme de güzel olunca keyifli bir süreç oldu. Toplumda sıkça sorulan sorulara yanıt vermekle birlikte bilimsel açıklamaların da olduğu bir derleme olmuş. Herkesin anlayabileceği sadelikte olması hedeflendiği için bana bazı yanıtlar biraz fazla uzatılmış geldi ancak bu tamamen benle ilgili. Sonuçta kitabın hedef kitlesinin konu hakkında az bilgisi olan ya da hiç bilgisi olmayanlar olduğunu düşünüyorum. Bakırcı dini görüşlere karşı sert bir tutuma girmektense, bilimsel metodoloji üzerinden ilerlemeyi tercih ederek bana göre çok doğru bir strateji izlemiş. Kimseyi yermeden, kendini haklı çıkarmaya çalışmadan, sadece tutarlı olmamız ve bilimsel metodolojiyi izlememiz gerektiğine vurgu yaparak ön yargıları kırmayı hedeflemiş. Ne kadar başarılı olur, kim ne kadar faydalanır bilmiyorum ama sert ve hor gören bir tavır yerine bu şekilde objektif yaklaşabilmek ön yargıları kırabilmek adına bence şart. Kitapta teknik sorular kadar felsefi sorular da mevcut. Ancak kitabı bir başucu referans kitabı olarak görmek gerektiğini düşünüyorum. Evrim nedir, neyi anlatır, teknik detayları nelerdir, felsefedeki yeri nedir gibi sorularınız için güzel bir kaynak olduğunu düşünüyor, konuyu merak edenlere tavsiye ediyorum.
50 Soruda Evrim
50 Soruda EvrimÇağrı Mert Bakırcı · Bilim ve Gelecek · 2020370 okunma
534 syf.
9/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Abercrombie'nin Kadim Kanunlar serisini uzun zaman önce okumuş ve en sevdiğim seriler arasına üst sıralardan dahil etmiştim. BSC ise Kadim Kanunlar'dan belirli bir süre sonrasına ait olan tekil bir kitap. BSC klişe olarak nitelenebilecek bir şekilde başlıyor. Ancak Abercrombie'nin anlatımı öyle etkileyici ki insan bir anda neye
Best Served Cold
Best Served ColdJoe Abercrombie · Victor Gollancz · 20094 okunma
144 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Konusuna bakınca zaman yolculuğu romanı zannedip dinlemeye başladığım, öykü kitabı olduğunu anlayınca hayal kırıklığına uğradığım ancak seslendirmenin süperliği ve öykülerin de keyifli olması sebebiyle ilgiyle dinlediğim bir kitap oldu Geri Giden Saat. Kitapta toplam 9 hikaye var: 1) Takipomp: Işık ötesi hıza ulaşmayla ilgili düşünsel bir
Geri Giden Saat
Geri Giden SaatEdward Page Mitchell · İthaki Yayınları · 2021731 okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Harika bir fikir, kötü bir kurgu ve çok iyi bir son! Dünyayı pençesine almış bir delilik salgını... Konuşma yoluyla, zihinden zihne bulaşarak yayılan bir hastalık... Yıkılmanın eşiğine gelmiş uygarlık... Günümüz dünyasında Covid-19 sebebiyle artık hepimiz pandeminin ne olduğuna, yıkıcılığına ve nasıl korunmamız gerektiğine dair fikir sahibiyiz.
Sıcak Kafa
Sıcak KafaAfşin Kum · April Yayıncılık · 20161,409 okunma
218 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Dostoyevski'nin 27 yaşında yazdığı ve melodram içeren bu uzun öyküsünü normalde dinleme planım yoktu ama Storytel'de radyo tiyatrosu edisyonunu görünce fikrimi değiştirdim. İyi ki de öyle yapmışım, çok keyifli bir dinletiydi. Hem genç aşık hem de Nastenka seslendirmeleri süperdi. Petersburg’ta uzun süredir yaşayan genç bir oğlan (ki ismini bile vermez Dostoyevski), tek bir tanıdık bile edinememiştir. Bu yüzden de kendi hayal dünyasında yaşamaktadır. Bir gün, artık kaderin cilvesinden midir bilinmez, bir köprüde bir zampara tarafından rahatsız edilmekte olan Nastenka ile karşılaşır. Ürkek ve hayalperest olmasına rağmen kahraman olma fırsatını kaçırmaz ve Nastenka’yı kurtararak onla arkadaşlık edebilme imkanına kavuşur. Kitap zaten çok kısa, o yüzden şöyle oldu böyle oldu diyerek okuma keyfinizi baltalamak istemem. Ancak Dostoyevski’nin hem hayalperest delikanlıya hem de Nastenka'ya bu kadar kısa bir kitapta bu kadar karakter özelliği yükleyebilmesini de takdir etmeden geçemeyeceğim. Burada kastım, her iki karakterin de çok boyutlu olması aslında. Biraz klişe olduklarını kabul ediyorum ama iyi yazılmış klişeye itiraz edecek de değilim. :) Ben kitabı severek dinledim, dediğim gibi seslendirme de harikaydı. İmkanı olanların radyo tiyatrosu versiyonuna şans vermesini tavsiye ederim.
Beyaz Geceler
Beyaz GecelerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202074,3bin okunma
150 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.