Atatürk ve Ulusal Dil

Şerafettin Turan

En Beğenilen Atatürk ve Ulusal Dil Gönderileri

En Beğenilen Atatürk ve Ulusal Dil kitaplarını, en beğenilen Atatürk ve Ulusal Dil sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Atatürk ve Ulusal Dil yazarlarını, en beğenilen Atatürk ve Ulusal Dil yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
niye yazdım bunları? dün gece aklıma geldiği için.
''Halen Sofya'daydım. Bir vazifeye tayinim için Harbiye Nazırı'na (Savunma Bakanı) yazdım. Burada iki buçuk bilgi edineceğim diye askeri ataşelikte kalmak istemediğimi ve millet ve memleketimin büyük bir mücadeleye hazırlandığı bir sırada benim de herhangi bir kıtanın başında bulunmak istediğimi bildirdim. Ve eğer herhangi bir
İslamiyetin yayılma dönemlerinde Kur'an dili ve bi­lim dili olarak kabul edilen Arapça, yazı dili üzerindeki et­kisini Osmanlıca denilen yapay bir dil biçiminde sürdürür­ken, Türkçe konuşan halk üzerindeki etkisi daha çok ezan, namaz, hutbe vb. gibi dinsel görevlerin yerine getirilmesi sırasında yoğunlaşmıştı. Halk, anlamadığı Arapçaya biraz da kutsal bir dil gözüyle baktığı için, bu durum yüzyıllar­dır dini kendi çıkarlarına ya da siyasete araç yapmak iste­yenler için de en büyük bir dayanak olmuştu
Sayfa 27 - cumhuriyetKitabı okudu
Reklam
"Türk ulusunu ve Türk dilini uygarlık tarihinin ve kültür dillerinin dışında görmenin ne yaman bir yanlış olduğunu bütün dünyaya göstereceğiz!"
Sayfa 104 - Cumhuriyet YayınlarıKitabı okudu
Atatürk, genç Türkiye Cumhuriyeti için bağnazlığı ve din sömürücülüğünü en büyük tehlikelerden biri olarak görüyordu. 20 Mart 1923'te Konya'daki bir konuşmasında, bağnazların girişecekleri bir gericilik hareketinden söz ederken, böyle bir girişimin hemen bastırılması gereğini de belirtmişti: "Onların olumsuz yönde atacakları bir adım, yalnız benim kişisel imanıma, yalnız benim amacıma değil… O adım, benim ulusumun hayatıyla ilgili: O adım ulusumun hayatına karşı bir kasıt… O adım, ulusumun kalbine havale edilmiş zehirli bir hançerdir. Benim ve benimle aynı düşüncede olan arkadaşlarımın yapacağı şey, mutlaka ve mutlaka o adımı atanı tepelemektir."
Sayfa 91 - Cumhuriyet YayınlarıKitabı okudu
Çağdaşlaşmanın başlıca koşulu, laik düşünce, yaşam ve yönetimi kabullenip güçlendirmeye dayanıyordu.
Sayfa 91 - Cumhuriyet YayınlarıKitabı okudu
Yavuz Selim dönemi olaylarını içeren Selimnâme adlı tarihini Arapça yazmış olan Keşfi , kendisinden yapıtını Türkçe yazmasını isteyen bir şaire şu karşılığı verdiğini açıklamaktadır: "Ayrıca Türk dili iri bir inci tanesi gibi yontulmamış­tır ve iç tırmalayıcıdır. O nedenle yeryüzündeki zarif yara­tılışlı kişilerce hoş karşılanmamakta, dilde kurallara önem veren kimselerin anlayış ve beğenisine de uygun düşme­mektedir. Bu yüzden de kültürlü kimselerin görüşmelerin­de dışlanmış ve güzel konuşan kişilerin söyleşilerinde aşa­ğılanmıştır."
Sayfa 9-10 cumhuriyetKitabı okudu
Reklam
62 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.