Ben kime öfkeliyim? Kendime. Hayır, kendime değil. Kime? Daima benim kalben olmak istemediğim bir şey olmamı isteyen ve kalben olmak istemediğimiz şeyler olmamızı istiyormuş gibi görünen topluma.. Ben bu insanlara ve simgelere öfkeliyim. Bu beklentilere göre yaşayamıyorum, çünkü öyle yaşamak istemiyorum.”
Günlükler bir su damlasından başka bir şey değilim. Milyonlarcası gibi ben de, doğduğumda her şey olabilme olasılığına sahiptim. Ben de çevrem ve kalıtımın kaçınılmazlıkları tarafından güdük bırakıl- mış, kısıtlanmış olarak, eğilip büküldüm. Ben de birlikte yaşayacağım bir dizi inanç ve ölçüt bulacağım, ancak bunları bulmanın vereceği o asıl memnuniyet, sığ ve iki boyutlu bir yaşamla – bir değerler bütünüyle nihayete ulaştığım gerçeğiyle bozulacak."
Sylvia Plath, bütün toplumsal normlara karşı gelmek için sokak ortasında burnunu karıştırdığını Günlükler'inde itiraf eder. Plath'ın bu itirafını okuduktan sonra okuduğum bütün romanlardaki ve günlüklerdeki beden hareketlerini ve tiklerini daha dikkatli inceler oldum.
... bir babaya ihtiyacım var. bir anneye ihtiyacım var. omzunda ağlayacak, benden daha yaşlı, daha bilge birine ihtiyacım var.
Tanrı'yla konuşuyorum ama gökyüzü bomboş ..
.
20 Haziran 1958
Sanki hayatım sihirli bir şekilde iki elektrik akımı tarafından yönetiliyormuş gibi: Neşeli pozitif ve ümitsiz negatif - şu anda hangisi akıyorsa hayatıma hükmediyor, onu dolduruyor.
...
📝
Yalnızlık derinleşiyor; Sezgilerin de sardunyaların kokusuyla, dolunayla ve olgunlaşan acıyla derinleştiğini hissediyorum. Acı içime işliyor, jilet gibi keskin, kopkoyu bir kan dolaşıyor damarlarımda...
“Benim hayatımın amacı ne ve onunla ne halt edeceğim? Bilmiyorum ve korkuyorum. Asla istediğim bütün kitapları okuyamayacağım; olmak istediğim bütün insanlar olamayacağım ve yaşamak istediğim bütün hayatları yaşayamayacağım. Kendimi istediğim bütün becerileri edinecek kadar eğitemeyeceğim. Bunları neden istiyorum? Hayatımda mümkün olan zihinsel ve fiziksel tecrübelerin tüm renklerini, tonlarını ve çeşitlerini tatmak ve hissetmek istiyorum. Ve korkunç derecede sınırlıyım… Uğrunda yaşayacağım çok şey var, yine de anlaşılması mümkün olmayacak kadar hasta ve üzgünüm.”
Benim hayatımın amacı ne ve onunla halt edeceğim? Bilmiyorum ve korkuyorum. Asla istediğim bütün kitapları okuyamayacağım; olmak istediğim bütün insanlar olamayacağım ve yaşamak istediğim bütün hayatları yaşayamayacağım. Kendimi istediğim bütün becerileri edinecek kadar eğitemeyeceğim. Bunları neden istiyorum? Hayatımda mümkün olan zihinsel ve fiziksel tecrübelerin tüm renklerini, tonlarını ve çeşitlerini tatmak ve hissetmek istiyorum. Ve korkunç derecede sınırlıyım.