9 Ağustos Dünya Kitapseverler Günü'müz kutlu olsun sevgili dostlar. Nice bol okumalı yıllarımız olsun.
Bulgakov'un devrim dönemi Rusya'sında gazete ve dergilerde yayımladığı yazılarından derlenmiş bir kitap Hayatımızın Bir Günü.
Kitap sekiz farklı 'anlatı'dan oluşuyor. Devrin insanının günlük sıkıntılarından, yoksul Rusya'dan bahsediliyor. Bazen mizahi, bazen buhranlı bir anlatım tarzı ile yazılmış. Aslına bakarsanız ilk anlatıyı okuduğum zaman bayıldım fakat sonraki birkaçını anlamadım maalesef. Tekrar tekrar okudum yine olmadı. Kimisi 'Bulgakov kaleminden çıktım' diye bağırırken kimisi çok yabancı geldi. Kitap bittikten sonra bazı yazıların ona ait olmadığını bile düşündüm. Fakat araştırınca Rusya' da ilk defa 1922 yılında basılmış olduğunu gördüm. Yani kitap basıldığında Bulgakov hâlâ yaşıyormuş ve ilk düşüncem yanlışmış. O zaman da gazete, dergi yazılarından derleme olduğu için önü sonu olabileceği ama kitaba alınmadığı geldi aklıma. (Anlamamış olmanın faturasını kendime kesmiyorum. :))
Mihail Bulgakov sevdiğim bir yazardır. Kitaplarını bayıla bayıla okurum. Bu kitaptaki bazı yazılarda duraklamış olsam da, severek okuduğum anlatılar beni fazlasıyla memnun etti, doyurdu. Tıpkı bağımlı olduğum diğer yazarlar gibi, Bulgakov'dan da az doz almış olsam bile günüm güzelleşiyor.
