Bir tren yolculuğunda ,yolcular arasında evlilik ve karı koca ilişkileri üzerine koyu bir sohbet başlar. Açıkçası bu sohbet felsefik ve bakış açısı değişik ,cümleleri dozunda minik atışmalara dönüşür. Bir kesim , eski geleneklerin yok olmasından dolayı evliliklerin bittiğini , kadınların fazlaca eğitimli olmalarının anlaşmazlıklara yol açtığını savunurken, diğerleriyse , kadın erkeğin beraberlikte eşit konumda olması gerektiğini savunur.
Öyle ki bu sohbetin bir noktasında ,bir kaç yolcu vagonu terk edip diğer vagona geçer .
Yaşlı adamın ilişkiler üzerine savunduğu sıradışı fikirlerinden rahatsız oldukları aşikardı bence 😂
Ama asıl konu, asıl hikaye, vagonda tek kalan yolcu ve yaşlı adam ,yani Pozdnişev arasında cereyan eder. Çok şey kaçırdı özellikle kadın karakter. "Ah keşke gitmeseydi "dedim. Eminim cümleleri ile adamı döverdi.Hatta benim yerime de.😂
Tolstoy'un iki yıl boyunca ara vererek yazdığı ve dokuz kez değiştirdiği bu hikayenin konusu ,karısını kıskançlık krizi yüzünden öldüren bir kocanın itirafı hakkındadır.
Ayrıca ,Kreutzer Sonat ,Tolstoy'un 1889 yılında yayımlanan en uzun hikâyesi olmakla birlikte , Beethoven'ın ölümsüz ve gizli aşkına ithafen bestelediği 9. sonata adını veren bestesinin adıdır.
Filmide varmış ,bu akşam onu da izleyeyim diyorum. Bakalım o nasılmış
