Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Nefs Psikolojisi

Mustafa Merter

Nefs Psikolojisi Gönderileri

Nefs Psikolojisi kitaplarını, Nefs Psikolojisi sözleri ve alıntılarını, Nefs Psikolojisi yazarlarını, Nefs Psikolojisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kaygının panzehiri itminan(temel güven), reca’(temel ümit) ve sürur(nedensiz neşe) gibi hâller; öfkenin panzehiri hilm; haset,gurur ve kibrin panzehiri tevazu; hırsınki de kanaat olabilir.
·
Puan vermedi
Rüya kısmı çok iyi, sadece o kısmı okumak için arkadaşımdan aldım. Harika örneklerle açıklanmış. .
Nefs Psikolojisi
Nefs PsikolojisiMustafa Merter · Kaknüs Yayınları · 2014140 okunma
Reklam
Aslında herkes, farkına varmadan bir roller dizisi oynar ve bu rollere inandıkça da kendinden, aslından , özünden kopar
Sayfa 42
728 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
148 günde okudu
Güzel Kitap psikoloji bölümü okuyanlar için tavsiye edilebilir. Normal okumak isteyenlere ağır gelebilir. Çok faydalı bir kitap ve güzel ders çıkarmalı insan okudukca.
Nefs Psikolojisi
Nefs PsikolojisiMustafa Merter · Kaknüs Yayınları · 2014140 okunma
İtisam/Tevfik/İnabet
Psikolojik açıdan itisam ümidin(reca) uyanışına (ip, yani çıkış umudu var), tevfik güvenin pekişmesine (bkz. itminam), inabet ise sürecin sürekliliğine işaret eder. Özellikle tüm hayat umudunun yitirildiği depresif durumlarda bu üç hal, hızır gibi yetişip kişinin derdine derman olabilir.
Hilm
Rabbimizin Halim isminin tecellisi, kalbi yumuşaklık manasına gelir. Sekine haliyle beraber ortaya çıkan ve tüm benliği kuşatan, çok güçlü bir yumuşaklık halidir. Tevazu ve muhabbet ile içe içedir. Sanki hilm tecelli ettiğinde insan, olduğundan yüzlerce kilo daha ağır durumdadır. Çevredeki insanlar, hatta hayvanlar da bu hali hisseder. En öfkeli
Reklam
·
Puan vermedi
Nefs Psikolojisi ve Rüyaların Diliyle Uzun Yolculuğum
Daha önce Mustafa Merter’in Dokuz Yüz Katlı İnsan kitabını okuyup beğenmiştim . Merter’in bu kitabı kalın ve büyük bir referans kitabı, sıradan çantalara sığmıyor; tekrar öğrenci moduna girip sırt çantası taşımam gerekti. Kitabı masaya koyup ciddiyetle okumak zorundaydım çünkü uzanarak veya oturarak tutup okumak için çok ağır. Bileklerim
Nefs Psikolojisi
Nefs PsikolojisiMustafa Merter · Kaknüs Yayınları · 2014140 okunma
Aynı katta kalmanın insan yaradılış yapısına tamamen ters olduğunu hatırlarsak, hal yaşamanın olmazsa olmaz bir ontolojik zaruret olduğunu görürüz.
Büyük bir şehrin çöplüğüne gidip, o bir zamanlar aşık olduğumuz nesneleri ve eşyaları ne hale getirdiğimiz üzerine biraz tefekkür etsek, hangi duyguları yaşarız?
İnsan ve Temel Hastalığı: Bastırma
Ağır bir nöroz yaşayan ve kendi ifade etmekte çok zorlanan bir hanım hastam, evden ayrılma sürecini anlatırken, dil sürçmesi olarak "Evden ayrıldım ve tekrardan evlendim" cümlesini kurdu. " Şu son cümleyi tekrarlar mısınız?" dediğimde yüzü kızardı gözyaşlarına boğuldu ve terapide çocukken (defalarca baba tarafından) uğradığı tacize nihayet temas edebildi. İşte kendisinin bu olayı seneler boyu bastırmış olmasına rağmen sanki ikinci bir sistem devreye girmiş ve bu acıyı ikimizin de duyması için ifade etmişti. Her insan kendi özel tımarhanesini sırtında taşır ve her an oradan bir "deli" lafa karışır.
Kaktüs Psikoloji
Reklam
Jung'u Türkiye'de en iyi açıklayan yazar
Mustafa Merter
Mustafa Merter
Özellikle
Nefs Psikolojisi
Nefs Psikolojisi
kitabını ve
Dokuz Yüz Katlı İnsan
Dokuz Yüz Katlı İnsan
kitabı okuyun. Tavsiye ederim. Psikolojiyle ilgisi olanlar mutlaka okusun
Sedat

Sedat

@Sedat_2121
·
11 Şubat 23:19
Öğrencisi olan Gustav Jung ise Freud tam zıttı. Oda çok ilginç bir insan. Kırmızı kitap( iki cilt) "yer altı cüceleri" metaforuyla insanın içindeki duyguları anlatmaya çalışıyor ama maalesef başaramıyor. Başaramama sebepleri çok en basitti alt biliç kavramın esasında üst bilinç yok. İnanılmaz bir kitap.
Sınır rahatsızlığından mustarip gençlerde izlediğimiz ve empati kurmakta zorluk çektiğimiz aşırı rol ve davranışların temelinde bu persona yetersizliği yatıyor. Genç, orasını burasını deldirerek, dövmeler yaptırarak, acayip renklere ve elbiselere bürünerek, aslında kabul edilebilir yeni bir persona ''yaratma'' çabasındadır.
İnsanın bize bizim muhteşemliğimizi yansıtması yetmez. Bu, sadece sürecin başlangıcıdır. Evet, biz muhteşemiz; peki, sonra ne olacak? İnsan veya eşya bizim ontolojik olarak yükselmemize vesile oluyorsa, amaca ulaşmışız demektir. Aslında her ilişki '' Gel, beni şu düştüğüm dünya çukurundan kurtar'' çağrısıdır. Bu kitabı yazanla okuyanlar bile, eğer Gestalt kapanırsa, yükselmiş olurlar. Yükselmenin göstergesi ise yeni hallerin yaşanmasıdır. Demek ki rahmani hal yaşatmayan ilişki, ilişki değildir.
Tüm kusur görme, ayıplama, yerme, küçük görme düşüncelerinin temelinde, çok ilkel bir savunma mekanizması yatar: Kendi bilinçdışı kaosunu dışarı yansıtıp, "sözde" rahatlama. Evet, kusur görmemek mümkün değildir; ama kusur görmekte ısrar varsa, bu bizim kendi yetersizliğimizi, kusurumuzu, ayıbımızı, rezilliğimizi karşıdaki "ayna"ya yansıtarak görmektir.
914 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.