Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
104 syf.
9/10 puan verdi
·
17 saatte okudu
Savaşın acımasızlığını hepimiz biliriz ancak bu kitap bildiklerimizden de fazlasını zihnimize çarpa çarpa sokuyor. Kimi zaman savaş meydanındasınız, etrafınızda acıyla haykıran ve kaçışan askerler; kimi zaman sokaklarda ölümden kaçan insanlar; çatırdayan kemikler, vücuttan ayrılan organlar, kan kokusu, kaybedilen yaşantı, benlik, umut, aile ve daha fazlası... Savaşı sanki yaşıyorsunuz. Yaşamakla kalmayıp siz savaş oluyorsunuz. Sonrasında sırasıyla gelen nefret, korku ve delilik...
Kızıl Kahkaha
Kızıl KahkahaLeonid Andreyev · Everest Yayınları · 20195,3bin okunma
430 syf.
10/10 puan verdi
·
32 günde okudu
Ağladım, hatta baya ağladım. Yazara zaten baya hakimim. Halid Hüseyni kitaplarına aşığım diyebilirim. Afganistan içimi sızlatıyor. Orada erkek olmak ayrı kadın ve çocuk olmak apayrı zor. Zaten orada çocuk olamıyorsun, yaşayamıyorsun çocukluğunu. Kadınlığını da saklaman gerekiyor. Utanılacak bir şeymiş gibi başımı eğersin, bir adım arkadan yürürsün, özgür bir bireyin yapabileceği çoğu şeyden mahrum bırakılırsın... Kitap da bunları almış harmanlamış ve çok güzel kalbe dokunan bir hikaye yaratmış. Kadın dayanışması görmeye bayılıyorum. Meryem'i hayatımdan bir insancasına benimsedim ve çok seviyorum...
Bin Muhteşem Güneş
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020100,8bin okunma
Reklam
“Arkada bıraktıkları bunca şeyden sonra insan neden cam nargilesini yanına almayı aklına getirirdi?”
Sayfa 108 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Kol Kırılır, Yen İçinde Kalır"
"Hiç kimse hakkında düşmana bilgi vermemek gerekir... Söz konusu kişi bir hain bile olsa."
Sayfa 168 - CseleKitabı okudu
Biz savaş karşıtı değil, savaşın tarafıyız. Biz barış diye bu dayatılan teslimiyet ve ihanetlerin muarızları, adil bir barışın ise müdafileriyiz.
Sayfa 53 - ark
Savaş, insanın içinde saklı duran kahramanın uyanması için bir fırsattır
Sayfa 169 - ark
Reklam
"Karabasanlar bir bilim olup çıkmıştı. Biri, insanlıktan nasibini alamamış biri, bu iblisçe kükreyişi yaratabilmek için uzun uzun çalışmıştı. Ve başarıya ulaşmıştı - hem de nasıl! Bu yükselen, tırmanan ve bir kuşağın yok edilişine doğru gerilen uğultu, bizzat paniğin sesiydi; hepsinin içten içe çok iyi bildiği gibi, bu kuşak onların kuşağıydı. Bu, insana seslenen, dolayısıyla insanın doğrudan üzerine almak zorunda olduğu bir sesti."
Sayfa 213
Onlar onsekiz yaşındaki bizleri yetişkinler dünyasına; çalışma, vazife, kültür, ilerleme dünyasına; geleceğin dünyasına ileten yol göstericiler olmalıydılar. Daha geniş bir anlayış, daha insanca bir bilgi, düşüncelerimizde, temsilcileri oldukları otorite kavramı ile birleşiyordu. Şu var ki, gördüğümüz ilk ölü, bizdeki bu inancı paramparça etti.
Sayfa 29 - Everest
" 'İnsanların savaştan çok güzel bir şey iş gibi bahsettiklerini duydum,' dedim. 'Ah!' dedi. 'Hiç savaş görmemişlerdir herhalde. Kuşkusuz düşman olmadığı, sadece eğitim, geçit töreni ve tatbikat yapıldığı zaman çok güzel.' " " 'Neden savaştıklarını biliyor musun?' diye sordum. 'Hayır,' dedi, 'bu bir atın anlayabileceği bir şey değil, fakat düşmanları öldürmek için denizleri aşıp onca yolu gitmek doğru bir şeyse, o zaman düşmanlar çok ama çok kötü insanlar olmalı.' "
Sayfa 151 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları 4. Basım
Her şey berbat oldu. Makineli tüfeği öylece bıraktım. Artık hiçbir şeye aldırmıyordum. Bir ağacın arkasına geçip oturdum ve ağlamaya başladım. Bubba gitmişti, karides teknesi gitmişti; Bubba benim tek arkadaşımdı Jenny Curran dışında belki ve o işi de aslında berbat etmiştim. Annem olmasaydı orada ölebilirdim.
Sayfa 71
Reklam
Gün oluyor; niçin, neden bu böyle, kavramaya çalışıyor, ama işin içinden çıkamıyoruz.
Sayfa 34 - Everest
Acı yok. Ama bu beni yatıştırmıyor, yaralar hep sonradan sızlanmaya başlar.
Sayfa 66 - Everest
Kaçağız biz. Kendimizden kaçıyoruz. Hayatımızdan.
Sayfa 82 - Everest
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.