Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Sendika önceden belirlenmiş bir görüngü değildir. Sendika muayyen bir kurum haline gelir; yani, işçilerin gücü ve iradesini bir politika belirleyip ve bir amaç önerdiği (bunlar sendikayı tanımlar) ölçüde kesin bir tarihsel biçim kazanır.
Sayfa 112 - Sendikalar ve Konseyler (1920)Kitabı okuyor
Yaşamın, bireylerin irade ve kaprislerinin ötesinde kendine özgü bir mantığı ve iç enerjisi vardır.
Sayfa 118 - Kızıl Pazar (1920)Kitabı okuyor
Reklam
[...] genel bir hayal kırıklığının iyice koyulaştığı anda yüreğini güçlü, iradesini de kılıç kadar keskin tutabilen biri ancak, işçi sınıfı savaşçısı olarak görülebilir ya da bir devrimci diye adlandırılabilir.
Sayfa 125 - Siyasal Kapasite (1920)Kitabı okuyor
Modern Siyaset Felsefesi: Aklın İktidarı
Marx’a gelinceye kadar filozof-kral devrimci filozofa dönüşmemiştir.
Sayfa 96 - DoraKitabı okudu
İdeoloji­de tasarımlanan, bireylerin var oluşunu yöneten gerçek ilişkiler sistemi değil, bu bireylerin boyun eğerek yaşadıklan gerçek iliş­kilerle kurdukları imgesel ilişkidir.
İdeoloji asla "ideolojiğim" demez.
İdeolojinin içinde olanlar da, yani sizler ve ben, tanım gereği ideolojinin dışından olduklarını sanırlar: ide­olojinin ideolojik kimliğinin ideoloji tarafından pratik düzlemde yadsınması da ideolojinin yolaçtığı sonuçlardan biridir.
Reklam
Mert Kuru

Mert Kuru

@MertKuru
·
08 Nisan 09:33
İdeoloji asla "ideolojiğim" demez.
İdeolojinin içinde olanlar da, yani sizler ve ben, tanım gereği ideolojinin dışından olduklarını sanırlar: ide­olojinin ideolojik kimliğinin ideoloji tarafından pratik düzlemde yadsınması da ideolojinin yolaçtığı sonuçlardan biridir.
221 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Seçimler halk egemenliği değil,siyasal elitlerin resmî meşruiyet alması
Hukuki ideolojiden ahlaki ideolojiye varıncaya dek yüzyıllar­dır yayılan her ideoloji "insan hakları" konusundaki şu bildik "apaçıklığı" savunur durur: her birey siyaset alanında istedigi düşünceleri ve istedigi yanı (yani, partiyi) seçmekte özgürdür. Daha da önemlisi, bu ilk düşüncenin altında yatan ve de sonuç­ta aldatmacadan
İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları
İdeoloji ve Devletin İdeolojik AygıtlarıLouis Althusser · İthaki Yayınları · 20102 okunma
Her yanda buluna­ bilmek ise bize eğemen ideoloji ile karşı karşıya oldugumuzu an­latır. İşte durmadan bir "apaçıklık"tan başka bir apaçıklığa gön­derilmek, hukuki ideolojinin "apaçıklıgından" ahlaki ideolojinin "apaçıklıgına", oradan da felsefi ideolojinin "apaçıklıgına", sonra da siyasal ideolojinin "apaçıklıgına" gönderilmek sayesinde bü­tün ideolojik "apaçıklıklar" dolaysızca doğrulanır ve Devletin İdeolojik Aygıtlatının çeşitli pratikleri yoluyla her bireye kendilerini kabul ettirmiş olurlar. İnsan hakları, özgürlük, eşitlik, kişinin kendi düşünce­lerini ve bu düşüncelerin temsilcisini seçme özgürlügü, seçim sandıgı önünde eşitlik konusundaki bu ideoloji, sonuçta, "dü­şüncelerin" gücüyle degil de, sınıf mücadeleleri sonunda işte bu ideolojik aygıtı çıkardı ortaya; insan haklarına ilişkin siyasal ideoloji de işte bu aygıtın bagrında cisimlendi ve de seçmenler, en azından seçmenlerin geniş çoğunlugu tarafından, göründügü kadarıyla, (Marksist eleştiri dışında) kolayca benimsenen bir "apaçıklık" olup çıktı.
Tanrı ve Musa kıssası bunun en açık örneği olarak verilmiş kitapta.
Bireylere özne diye seslenmenin, din ideolojisinin onun adına davranıp tüm bireylere özne diye seslenen, Biricik ve merkezi, Başka bir Özne'nin "varlığını" varsaydığı ortaya çıkar.
246 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.