KAMELYALI KADIN- ALEXANDER DUMAS
Maguerite Gautier - yani namıdiğer Kamelyalı kadın - Pariste herkesin bildiği bir hayat kadınıdır. Tesadüf eseri hukuk mezunu Armand onu karşısında görüyor ve tabi dili tutuluyor, ne yapıp edip bu billurla konuşmalıyım diye düşünürken Maguerite olan bitenin farkındadır.
Meğerse tüm Paris'in konuştuğu Maguerite bir Armand ile tanışmamış, tabi bunları duydukça gururuna yediremiyor ve bu şekilde düşünen arkadaşlarını etrafından uzaklaştırmaya çalışıyor Armand. Etrafındaki insanlar bir değişimin farkındalar ve herkes teoriler buluyor kendince, bir kadının var olması bile ne kadar belli ediyor kendini öyle güzel bir betimleme yapılmış ki kurulan karakterin temsili bir resmi olsaydı daha hoş olurdu bu şekilde herkesin kafasında başka bir Kamelyalı kadın oluyor kiminde esmer kiminde sarışın..
Armand babasının arasında tatsız durumlar yaşanıyor, babası elbette ki oğlunun geleceğini düşünür, aralarında ki tartışmalardan sonra beklemediğim bir sonla ağzımı açık bıraktı kitabın bitmesine yakın al eline mendilleri ihtiyacın olacak, gözyaşlarını tutamayacaksın, bir aşk bu kadar güzel anlatılabilirdi, etkilendiğim ve içimi burkan bir kitap oldu..
