Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Rabia
Rabia
@rabia_dsloglu
UÜ
6 Ağustos 2003
303 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Yıpranmışız ve yıpranmaya devam ediyoruz.
Yeni bir inceleme ile merhaba;
Adalet Ağaoğlu' nun Ölmeye Yatmak, Bir Düğün Gecesi ve Hayır kitaplarının birleşmesi ile oluşan seri kitaptır.
Kitapta bir ana kahraman belirlersek bu Cumhuriyet Dönemi çocuklarından olan Aysel olur. Aysel; Cumhuriyet Döneminde ilkokul eğitimi görmüş ve hayatı boyunca atacağı tüm adımları ben "Cumhuriyet çocuğuyum" bilinciyle ya da baskısı ile atan akademik kariyere ulaşan bir birey olacaktır.
Roman boyunca hayatını sorgulayan Aysel'i bu alıntı ile anlayabiliriz aslında. "Kendimi dinliyorum. Ne öfke ne sevda. Hiçbir şey yok. Karışık bir yürek. Orada neler olup bittiğini ayırdedemiyorum."
Romanın dilinden anlatım biçiminden bahsedecek olursak bilinç akışı tekniği ile yazılmış bir kitaptır ve okurken sizi biraz zorlayabilir. Romanı okurken Tutunamayanlar okuyormuş gibi hissettim. bu yüzden okuma yaparken daha dikkatli sakin kafa ile okunmasını öneririm.
Son olarak şunu eklemek istiyorum romanı okurken intihar etmek hiç bu kadar cazip gelmemişti.
"Ne gece ne gündüz. İkisi arası bir şey. Benim gibi. Bende bir şeyin ikisi arasıyım."
"Yok, yok, kendime bir şey anlatmak istemiyorum. Hele benim beni anlamamı hiç istemiyorum."
Bu alıntılardan sonra ise kendi içimizde bazı duyguları çözemiyoruz tıpkı Aysel gibi fakat her şeyi çözmemize gerek yok ikisi arasında da kalabiliriz. Gece ve gündüz, iyi ve kötü ya da sevgi ve nefret gibi.
Keyifli okumalar dilerim ve sakın intihar etmeyin :)
Modern dünyadaki belli sonumuz
Kitap Gerdhard'in karakterinin dünyaya nasıl baktığını anlatıyor. Modern dünya ve düşüncelerle nasıl savaştığını okuyorsunuz. Günlük yaşamda kimsenin gözüne çarpmayan bir bina üzerine, oturup düşünen bir insanın gözünden bakıyorsunuz hayata. Bu da sizi hayatı sorgulamaya itiyor. Fark eden insanlar için bir çıkış yolu var orası da ...
Kitapta; evlilik, cinsellik, hayatta kadının yeri ve görevleri, kariyer ve kendini var edebilme çabasını da okuyorsunuz. Bitince etkisinden bir süre çıkamayacaksınız.
Keyifli okumalar dilerim.
Herkeslerden sevgili;
Kitap Sabahattin Alin'nin sevdiği kadın Aliye Ali'ye ve kızı Filiz'e yazdığı mektuplardan oluşuyor. Okurken gerçek sevginin ne demek olduğunu anlıyorsunuz. Sabahattin Ali sevdiği kadını incitmekten korktuğu için nasıl davrandığını göreceksiniz. Evlendikten sonra onu nasıl merak ettiği de mektupların içerisinde. Kızı Filiz'i ne kadar düşündüğü yazılarında açık ve net. Kitapta beni etkileyen bir hitap şekli var "Herkeslerden sevgili Aliye" bence bu Sabahattin Ali'nin sevgisini ne kadar güçlü ve temiz olduğunu kanıtlamaya yeter de artar. Mektupların sonu hep gözlerinizden, yanaklarından ve dudaklarınızdan öperim ile bitiyor bunlar da sevgiyi dile getirmenin en güzel inceliklerinden biri.
Keyifli okumalar dilerim.
Okur Takip Önerileri
Tutunacak dal bırakmadılar!
"Okuyanlar vardı; anlamayanlar vardı, çözemeyenler vardı ve tek bir yanıt alıyordu kitap; 'Basamayacağız!'
Kitap basıldı ancak satılmadı. Tıpkı dönemin yayıncıları gibi okuru da anlamadı kitabı."
Türk Edebiyatı'nın ilk Postmodern roman örneği olan Tutunamayanlar'ı okumak tam anlamıyla boş bir zihin istiyor. Anlamak için ise dolu bir zihin bilgi ile kültür ile...
Oğuz Atay kitabı "TRT Roman Yarışması'na gönderir.
O sene katılanlar arasında Sevgi Soysal, Fakir Baykurt gibi isimlerin de olduğu yarışmacılar listesi gerçekten jüri için çok zorlayıcıdır.
O döneme damgasını vuran toplumcu gerçeklik, köy romanı etkisinin içinde o güne dek denenmemiş; anlaşılması pek mümkün olmayan bu deneysel çalışma da yarışmadadır.
Oğuz Atay'ın yarışma jürisinden tek beklentisi vardır; romanının okunması!"
Bu kitabı sadece okumak yetmiyor anlamak için de çok düşünmek ve daha çok okumak gerekiyor.
Okunması zor bir kitap sayfalarca noktalama işareti olmadığı yerler, birleşmiş kelimeler (bence bazı yerlerde çok hoş oluyor bu kelimeler sanki aslında öyleymiş ve biz yanlış kullanıyormuşuz o kelimeleri) var.
Kitabı yeni bitirmenin heyecanı ile yazıyorum. Üzerine aylarca araştırma yapacağım bir kitap.
Biz, Selim Işık ve Turgut Özben ile buradayız Oğuzcuğum Atay sen nerdesin?
Her insanın kendince safeleti vardır.
Merhabalar,
Hiç bu kadar çok şey anlatan bir kitap okumadım.
Romatizim akımı öncülerinden Viktor Hugo esirinde romantizme çok fazla yer vermiştir. Bunu yer yer metin ile okuyucunun arasına girip 20 sayfa bilgi vermesi, Jean Valjean 'ın özgürlüğüne çok düşkün olması ve onun melankolik ruh hali ile anlatıyor. Ayrıca milliyetçilik ve Hristiyan ile ilgili birçok düşünce ve bilgi kendini belli ediyor. Kısacası bu kitabı okurken romatizm akımını iliklerinize kadar hissedebilirsiniz.
Sevgi, özgürlük, savaş, tarih, din, aşk, ahlak vs. bir çok konuya değinen evrensel nitelikte bir kitap. Bende en çok "Birbirinizi hep çok sevin. Dünyada sevmekten güzel bir şey yok." Bu alıntı ile aklımda kalacak. Sevgini tüm dünyayı güzelleştirdiğine inanıyorum. Sefaleti bile ortadan kaldıracak güçtedir sevgi.
İlk sayfadan beri heyecanınızı diri tutacak sade, akıcı bir dile sahip bu kitap çıkarılacak bir sürü ders barındırıyor. Okumayan herkesin bir an önce okuması dileğiyle keyifli okumalar dilerim.
düşünüyorum o halde yokum
Hapis kaldığı senelerde kaleme aldığı eserde çokça hapishane hayatından bahseden şiirler yazmıştır. "Hapishane...ise kapalı bir yer. Şairlik patlamam orada oldu. Cepheler açık. Seni bir yere koymuşlar. Seni koyanlar var. Yalın bir çelişki var. Yalın bir çelişkinin içinde bir de insanlarla sıkı-fıkı bir ilişki var hapishanede." O yılları da böyle anlatmıştır.
Umurunda mı dünya?
Ya Orhan Veli . . .
"Aynı şey Orhan Veli için de geçerli. Orhan mani de bilir, Divan Edebiyatı'nı da ... Geniş bir kültürün sokakla ilişkisi vardır onda. Bundan dolayı derhal sokağa intikal edebilir."
Demiş Can Yücel. Bu kitabının içinde de ilk şiirlerini de yayınlanmayan son şiirlerini de görüyoruz zamanla şiire bakışı değişmiş, sokak dilini siirimize en güzel yansıtan şairlerden olmuştur. Kimi zaman çok derin kimi zaman ise sadece basit şeyler üzerine şiirler yazmıştır.
Keyifli okumalar dilerim.
Yalnızlık bizimdir.
"Yalnızlık paylaşılmaz
Paylaşılsa yalnızlık olmaz"
Diyen Asaf bu şiir kitabında Aşk,sevgi, yaşamak ve ölüm üzerine birçok konuda şiirler yazmıştır. Her yazdığı şiir farklı anlamlar taşımakta bizi bir ağaçtan bir kediye kadar hayatı düşünmeye, sorgulamaya yöneltmektedir. Küçük bir yolculuğa çıkmak isterseniz keyifli okumalar dilerim.
Açlık çoğu zaman rezilliktir.
Açlık, açlık, açlık... Kimi zaman düşünmemizin bile önüne geçen açlıktan bahsediyor yazar. Sokaklarda sefalet ve çaresizlik içinde geçirdiği günleri, yazdığı makale ve yazılarla eline geçen parayla karnını doyurmaya çalışıyor. Başarıp başaramadığını okuyunca görüyoruz. Açlığı ne kadar bastırsa da gururundan taviz veremyeceginden bahsediyor. Hayat ona çok fazla oyun oynuyor hem de açlık üzerine... Açlığın hayatımızı, karakterimizi nasıl etkilediğini çok sade ve güzel bir dille açıklamış siz de açlık üzerine derin düşüncelere dalmak istiyorsanız mutlaka okumanızı öneririm. Keyifli okumalar.
Şiirler eskimez, aşklar gibi.
Şiirler hiç eskimez. Aynı şiiri okuduğunuzda farklı yerlerin altını çizersiniz. Kelimeler, sözler her zaman aynı şeyi çağrıştırmaz. Yaşadıklarımızı hissettiklerimizi dile getirmenin bir diğer yoludur, şiir. Cemal Süreya' nın biçimi de alışıldık değildir. Sözcükleri adete bir ok gibi kullanıyor bazıları tam yerine isabet ediyor bazıları ise kıyıda köşede kalıyor. Bazı şiirlerini anlamak için çok okumak gerekir. Hissettiklerini alışılmışın dışında, kendine has bir şekilde yansıtan şairin bütün şiirlerinin derlendiği bu kitabı herkese öneririm keyifli okumalar.
