Ruh Adam, bizi Atsız’la tanıştırdı. Yazar kıymet verdi, kitaplığıma kadar buyurdu, hoş da buldu bulmasına da peki hoş gelebildi mi, sefalar getirebildi mi?
Yazarın okurunu epey bir tahrik ettiği gerçek; bu kitap bir çok yerinden tutulabilir. Kitaba dair öncelikli olarak çarpan iki şey var; bunlardan ilki aslında absürt şekilde hiç bilmediğimiz
Elinize sağlık. Bana göre tarafsız olmuş, yani iyisiyle, kötüsüyle. Ancak incelemeyi paragraflara ayırsaydınız, daha anlaşılır olurdu diye düşünüyorum. Kitabı okumadığım için içerik değerlendirmeleri hakkında bir şey söyleyemem ancak genel değerlendirmelerde dikkatimi çeken birkaç şey oldu; arapçılıktan kasıt ne, bunun sınırları belli yeni bir tanım mı yoksa genel anlamda İslam dinini mi kastediyorsunuz?
Karşıt fikir üretme eksikliği bana göre önemli bir konu ve bir eserin niteliğini etkiler. Buna "Bir İdam Mahkumunun Son Günü" incelememde ben de değinmiştim. "Bozkurtların Ölümü"nde kadınlarla ilgili bir kısım benim de fazlasıyla ilgimi çekmişti, mahkeme kuruluyordu, davalı bir Türk erkeği ve şahit de bir Çinli kadın idi, kadının yalan konuştuğunu gören Türk erkeği mahkemede kadının ağzını burnunu kırıyordu ve buna bir müdahale söz konusu olmuyordu. Yine aynı eserde anlaşılmaz birçok davranış görmüştüm, adam ölürken bile et yeme derdinde olması, işte bilimle uğraşmayı önemsiz gören diyaloglar, yine hayatın amacı üzerine tuhaf düşünceler gibi, tabii ki tek bir eserle bir yazar hakkında genel çıkarımlarda bulunmak zor ancak burada da sanki benzer şeyler sezdim. #46342618
Merhaba, teşekkürler öncelikle zaman ayırıp okuduğunuz ve yorum yazdığınız için. Paragraflara ayırarak yazmıştım aslında, wordde yazıp sonra buraya kopyaladım, kaybolmuş yapıştırınca ben de dikkat etmedim, haklısınız. Arapçılık derken, İslam dininden bahsetmiyorum ama bizim kültürel olarak Arap kültürüne öykündüğümüzü düşünüyorum ve bunu Arapların yaptığı bir kültürel emperyalizm olarak göremem, onları bu yüzden suçlayamam bile, bu bizim kraldan çok kralcı olma tutumumuzdan kaynaklı. Türk kültüründen Arap kültürünü benimsemeye geçişi Osmanlı hükümdarlarının isimlerinden bile görebiliriz; Ertuğrul ile Osman ile başlayıp, Abülhamid'e doğru giden bir yolculuk bu.
Diğer konuyla ilgili, Bozkurtların Ölümünü henüz okumadım ama yazdığınız kadarıyla orada da yazarın aşırılıkları olduğu belli, fazla coşkulu ve bu aslında okur için heyecanlandırıcı bir şey olabilecekken, eserin inandırıcılığını yitirmesine ve bir çocuğun hayal dünyasından geçenleri dinlemeye benziyor. Bahsettiğiniz tuhaf düşünceler eğer benzer derecede kıymet verilmiş başka fikirlerle karşılaştırılarak anlatılsaydı, diyaloglar böyle kurulsaydı bizim de gözümüze bu kadar batmazdı, ama evet sezdikleriniz doğru, benim de çıkarımlarım Ruh Adam ile ilgili olarak sizin söylediklerinize benzer şekilde.
Yazara küstüm, dargın ve öfkeliyim. Bağır çağır kavga edelim istiyorum, ne açıklama yapabilir ki bana? Operadaki Hayalet dünyanın en güzel aşk romanı olabilirdi, ne var ki böylesi büyüleyici bir konu ancak böylesi mahvedilebilirdi! Yazar bizi anlattığı olayın gerçekliğine inandırmaya o kadar kafayı takmış ki, romanın bir operada ve 1800lerde
Merhaba, ben bu son yazdığınızı yeni gördüm kusura bakmayın, bildirim gelmemiş. Evet aynen öyle anlatıyor kitapta zaten sinir bozucu o illa hayalet yapacağım diye tutturmuş işte. Biz de sahnede izleme fırsatı bulduk orda da tabi yüzünün çirkinliğinden ötürü maske takan bir insan tarafından canlandırılıyor ama kitabın güzel bir hikaye anlatmama ısrarından ötürü onlarda da ikinci perde de biraz ne yapacaklarını şaşırmış gibiydiler. Fanfiction fikrine de kesinlikle katılıyorum zaten olacağı o, filmi de en kısa zamanda izleyeceğim hem duyduğum kadarıyla Gerard Butler oynuyormuş :D
ilk 50 sayfasını su gibi okudum. Dilber gözümün önünde yaşıyor herşeyi sanki. ustalıkla kaleme alınmış tertemiz karmaşasız yazılmış bir eser gibi. umarım sonun da da aynı düşüncem olur.
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Bilge Kültür Sanat · 201646,3bin okunma
Aynı şeyleri hissedeceğinden eminim :) Sergüzeşti yıllar önce okumuştum ne konusu ne karakterleri kaldı aklımda sadece çok başarılı bulduğumu hatırlıyorum. Hasret kaldığımız bir dil kullanımı, ikna edici insan manzaraları. Keyifli okumalar :)