Bir kitap bittiğinde önce bir iç geçirirsiniz sonra hafif bir gülücük kondurursunuz ya yüzünüze. Oturur düşünürsünüz bütün o satırları. Livaneli'nin kitapları bana bu anları yaşatıyor her zaman.
Kitap her açıdan sizi doyuruyor. Geçmişte yaşanmış ve günümüzde hemen hemen kimsenin bilmediği olaylar , aşk , insan olmanın kötülüğü...
Uzun süredir kitaba dair alıntılar, haberler, incelemeler önüme düşüyordu ama her defasında "Ben bunu sonra okurum ya" diyip erteliyordum. Eğer siz de bunu yapıyorsanız , yapmayın. Her insanın ölmeden önce okuması gerekenler listesi vardır, bu kitap o listelere layık.
Dil olarak akıcı, ama akıcılığının yanında bir çırpıda bitebilen bir kitap değil. Bunun sebebi içerisinde barındıran olaylardan çokça bilgiler vermesi. Bu bilgiler hemen okuyayım geçeyimlik değil insan oturup düşünüyor.
Kısacası Zülfü Livane'li diline olan sevgimden ötürü ne kadar tarafsız olabilirsem o kadar tarafsız düşüncelerim :)