Zincirden Boşanmış Variller Örümceklerle olan savaştan sonraki gün, Bilbo ile cüceler açlık ve susuzluktan ölmeden önce çaresizlik içinde son bir çabaya kalkıştılar. Ayağa kalkıp, on üçünden sekizinin yolun bulunduğunu tahmin ettiği yöne doğru sendelediler; ama haklı olup olmadıklarını hiç öğrenemediler. Ormanda var olduğu kadarıyla gün
Sayfa 191 - İthaki Yayınları, Çevirmen: Gamze Sarı Özgün Adı: The Hobbit İthaki Yayınları - 562 3. Baskı, Aralık 2009, İstanbul E-kitap: 1. Sürüm, Şubat 2015 Aralık 2009 tarihli 3. baskısı esas alınarak hazırlanmıştır.)
Devletin Kurulması
İslâm Devleti’nin yöneticileri, mezhep ve cemaatle sınırlı Sünni Arap bir toprak parçasıyla yetinmek zorunda olduklarını hemen anladılar. Bu farkmdalık, 29 Haziran 2014’te halife ilan edilmesi ve Irak ile Suriye arasındaki “Sykes-Picot sınırının” simgesel olarak kaldırılmasıyla gelişen askerî genişlemenin ikinci dalgasını ve bu dalgayı destekleyen siyasi projenin mantığını ortaya koyar. İslâm Devleti bu aşamadan sonra, engelleri bertaraf ederek “yukarıya doğru bir çıkış” yoluna girdi. Birbirinden farklı sebeplerle ama hem Suriye’de hem de Irak’ta var olan bazı engellemelerle karşılaşan İslâm Devleti yöneticileri, Kürdistan, Şii bölgeler ve böylece bir anlamda da- Irak hayallerinden vazgeçtiler. Dolayısıyla Bağdat’ın hızlıca ele geçirilmesi fikrini terk edip, bilinçli bir şekilde ulusötesi bir devlet kurmayı, çatışmayı bölgeselleştirmeyi ve uluslararasılaştırmayı tercih ettiler
Sayfa 25 - iletişimKitabı okudu
Reklam
Azizim, demokrasilerin kanuniyetine göre hep aşağıdan yukarıya doğru çıkış vardır. Bunun tersi ancak katastrofu ifade eder. "Halka doğru" lafının hakiki manası halkı kendine doğru çekmek demektir.
Sayfa 113
Sonunda kuyuya da düşmüştü işte: daha doğrusu içine düştüğü anaforu kuyu diye biliyordu, belki de lağımdı orası: çünkü mercan gözlü sıçanlarla burun buruna geldiğini görüyordu, onlarla burun buruna geliyor, koklaşıyor, sıçanların dik ve sert bıyıklarının yanakları üstünde oynaştığını duyumsuyor, sıçanların bıyıklarını çekip kopartmak için yanıp tutuşuyor, ama onları eline geçiremiyor ve onlara karşı ne yapacağını bilemiyordu. Üst tarafta, yani kuyunun –yoksa lağım mı- tavanından tok sesler duyuluyor, gökgürültüleri gümbür gümbür tepesinden akıp gidiyordu: bu gümbürtüler otomobillerin olabilir.. trenlerin de.. biri daha kısa, öteki daha uzun süreli gürlüyor. Belki de kuyuda başlamıştı her şey: her şey, yani kapana kıstırılmış olma hali.. kuyunun daha dibi yok, kuyunun sağı ve solu yok; önü ve ardı yok.. kuyunun bir çıkış yolu var, o da yukarıya, göğe doğru olan boşluğu.. öyleyse o boşlukta yükselmeyi denemesi gerekiyor: ...
Mâtürîdî Mâniyye'nin görüşleri arasinda dikkat edilmesi gereken bir di-ğer nokta da, onlarin, nûr ile zulmetten tabiati ağir olanin aşağiya iniş, ha-fif olanin da yukariya çikiş özelliğini öne sürerek bunlarin eninde sonunda ayrilacaklari şeklindeki iddialaridir. Nûr ile zulmet zit özelliklerine rağmen başlangiçta birleşmişler. Demek ki, bunlarin her biri ağirlik ve hafiflikte di-ğerinin statüsünde bulunsaydi karişim olmayacakti; iddialarinca karişim da vuku bulduğuna göre ağirlikla hafiflik özelliklerinin ikisi de nurla zulmetin her birinde vardi. Bunlardan her biri iki özelliği de taşiyinca hayra da şerre de açik/yetenekli olur ki, bu durumda ikinci aslin/tanrinin mevcudiyeti gereksiz/mânâsiz hale gelir Nûrdan fiil meydana gelmesi şuursuz ve mekanik iken zulmetinki irâdî ise kâinati da hemâme yaratmiş demektir. Bu durumda düalist asillar/tanri anlayişin-dan bahsedilemez. Isav-İmam maturidi ve maturidilik.
Alıntı.
Bu soru Kopenhagen' daki bir Üniversitenin fizik sınavından alınmıştır: "Bir gökdelenin yüksekliğini barometre ile nasıl bulursunuz, anlatınız." öğrencilerden birinin cevabı : " Barometrenin ucuna bir ip bağlarsınız. sonra gökdelenin tepesinden asıp sallarsınız. Barometre yere değdiğinde ipin boyuyla barometrenin boyunun toplamı
Reklam
Geri114
150 öğeden 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.