Sözümden dönebilir ve çok büyük günahlar işleyebilirim. Belki üzerim birini belki aldatılırım ve belki affederim sonra af dilerim birinden. Sevebilirim ve sevişebilirim bir başkasıyla. Savaşabilirim onunla ve vazgeçebilirim. Üstelik ben değilim bir ilah, Allah'ın bile inkar edildiği bir alemde elbette vazgeçilebilirim. Yola çıkabilirim biriyle, yoldan çıkabilirim, yarı yolda bırakılabilirim. Olabilir bunlar sorun değil. Benden güzel biri vardır, benden zeki ya da benden aptal. Herkes bir ve eşsizdir elbet ama herkes yerini doldurur herkesin. Biter her hikaye, biter en bitmez aşklar.
Atom bombası ile ilgili pek çok şey okudum, izledim ama pek azı beni okuduğum bu minicik kitap kadar etkilemiştir. Kitap bittiğinde ne düşüneceğimi şaşırmış bir halde duygularımla boğuşurken buldum kendimi.Şüphesiz ki #atombombası insanlık tarihinde bir kara leke ve çok üzücü ancak ben bu kitabı okurken zeki,çalışkan, disiplinli,ahlaklı bir
Kitabı henüz bitirdim ve bıraktığı etkiyle kaleme, kağıda sarıldım. Bazı kitaplar vardır tam yüreğinize dokunur ve etkisinden kurtulup, gözünüzden kopup bağımsızlığını ilan eden gözyaşlarınıza engel olamazsınız. Bunun gibi kurgu olduğunu unutturup, böyle hisler yaşatan kitapları seviyorum.
George ve Lennie hayatlarını idame ettirmek için,
YouTube kitap kanalımda Dostoyevski'nin hayatı, bütün kitapları ve kronolojik okuma sırası hakkında bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/0i9F0L1dcsM
Dostoyevski'nin bu kitabını okumak bu hayatta bir insanın yaşayabileceği en büyük deneyimlerden biridir. Hâlâ okumadıysanız çok şey kaçırıyorsunuz!
Bu incelemenin yorumlar kısmında bu
Leyla ile Mecnun küfür etmeyenlerin dizisidir. Kalp kırmayanların. Zeki insanların. Üşengeç insanların. Çay içilir mesela. Öyle fincanda değil çay bardağında. Üzüme düşülür çünkü içki içilmez. Sigara içilmez sakız çiğnenir. Bedua edilmez. Pis denir. Pislik herif denir. Tuvalet terliği denir. Poşet denir. Kulpu kırık çaydanlık denir. Aile vardır bir kere dizide. Kendi kanalından, kendi belediyesine tut dizilere, programlara dahi apaçık gönderme yapılır. Birde... Alacakaranlık tarzı vampir kitaplarının ya da o tarz saçmalıkların Edebiyat katili olduklarını öğretti. Şiir okumayı sevdik, adamlığı, arkadaşlığı öğrendik. Ve en güzeli hiç susmayacakmış gibi ağlarken ve birden kahkahalar attırıyordu ya onu sevdik. Beklemeyi sevdik be! Bizimde o gemide bir beklediğimiz olduğunu öğrendik. Ve dedik ki o gemi gelecek. "O gemi mutlaka bir gün gelecek."
Okçunun attığı bir ok tek bir kişiyi öldürebilir ya da öldürmeyebilir. Oysa zeki bir insan tarafından tasarlanan bir plan ana rahmindeki bebekleri bile öldürebilir.
-Kautilya (Hintli Filozof)